WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık Türk Medeni Kanununun 715. maddesine ve 3621 sayılı Kıyı Kanununa dayanılarak açılan tapu iptali ve terkin istemine ilişkindir. Gerçekten mahkemenin doğru olarak saptandığı üzere, önemli olan kıyı kenar çizgisinin yöntemince belirlenmesidir. Türk Medeni Kanununun 715 maddesinde kıyıların niteliği gösterilmiş, 13.03.1972 tarihli ve 7/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da kıyıların menfaati umuma ait yerlerden olduğu, 28.11.1997 tarihli ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu Kararında da ilke olarak mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisini belirleme görevinin adli yargı yerine ait bulunduğu, ancak 3621 sayılı yasanın 5. ve 9. maddeleri hükmü gereğince idarenin belirlediği ve idari yargı yerine başvurulmaması yüzünden yargı yolunun kapanmış olması nedeniyle kesinleşmiş kıyı kenar çizgisi bulunursa adli yargı yerinde saptamanın buna uygun olarak yapılacağı vurgulanmıştır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/11/2021 NUMARASI : 2020/113 ESAS, 2021/812 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Kıyı Kenar Çizgisi Olarak Terkin, El Atmanın Önlenmesi ve Kal KARAR : Pazar (RİZE) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29/11/2021 tarih, 2020/113 esas 2021/812 karar sayılı kararına karşı, davacı kurum vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı adına kayıtlı Fındıklı İlçesi Aksu Mah. 282 ada 13 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını, kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu zilyetlik yolu ile kazanılamayacağını bu nedenle dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile tescil harici bırakılmasını davalının müdahalesinin menini ve bu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların kaline karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda; uzman bilirkişiler tarafından kesinleşmiş tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın bir bölümünün orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu ormanlar üzerinde hiç bir şerhin bulunamayacağı, meni müdahale ve kal talebinin usul ve kanuna uygun bulunmadığının anlaşılmış olması gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 1-Çekişmeli.....havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (B) ile gösterilen 1697,65 m2 yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 2-Çekişmeli taşınmazın tapu kaydı iptal edilen bölümü üzerinde kurulu bulunan tüm şerhlerin ve kısıtlamaların kaldırılmasına, 3-Davacının men'i müdahale ve kal talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalı ......vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.06.2006 gününde verilen dilekçe ile asıl davada temliken tescil birleşen davada meni müdahale, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; temliken tescil davasının reddine, ecrimisil davasının feragat nedeniyle reddine, meni müdahale ve kal davasının açılmamış sayılmasına dair verilen 17.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle eldeki davada ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Tescil, Elatmanın Önlenmesi Ve Kal Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... İdaresi vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Mahkemenin verdiği önceki karar ... tarafından bozulmuş olup, ... bozma ilamında özetle; “Davacı ... İdaresinin dayandığı ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Elatmanın Önlenmesi, Kal Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda ... Valiliğince ... Gölü kıyı kenar çizgisi tespit çalışması yapıldığını ve tespit edilen kıyı çizgisinin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından 14.3.2011 tarihinde onandığını, dava konusu taşınmazın bir kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını açıklayarak, taşınmazın kıyı içinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile terkinine, davalının elatmasının önlenmesine ve taşınmaz üzerindeki binaların ve ağaçların kal’ine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur....

            in temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, davalı-davacı Hazinenin meni müdahale davasının reddine karar verildiği halde, kal talebinin kabul edilerek çekişmeli taşınmaz üzerindeki binanın kal'ine karar verilmesi kendi içinde çelişkili olduğu gibi, mahkemenin kararına dayanağı 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na 01.07.1992 tarihinde 3830 sayılı Yasa ile eklenen 5/2. maddesi ve aynı kanunun 13. maddesindeki açıklık gereği sahil şeritlerinde bulunan taşınmazlar üzerindeki yapıların kal'i ancak taşınmazın sınırları içinde bulunduğu Belediye Tüzel Kişiliği tarafından tesis edilecek idari bir işleme konu edilebileceği, bu işleminde denetim yerinin idari yargı olacağı şüphesizdir. Diğer yandan; 3621 sayılı Kıyı Kanunun 5/2. maddesi sahil şeritlerinden yararlanmaya ve yapılaşmaya ilişkin olup mülkiyet hakkına ilişkin düzenleme içermediği gibi somut olayda idarece yapılmış bir işlem de bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.07.2001 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin meni, kal ve tescil, asli müdahillerce 25.10.2001 günlü dilekçe ile müdahalenin meni ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı ve asli müdahillerin davalarının reddine dair verilen 11.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı hazine çekişme konusu taşınmazın hali arazi niteliğinde olduğunu, tapuda kayıtlı bulanmadığını, davalıların elattıklarını ileri sürerek, haksız elatmanın önlenmesini Türk Medeni Kanununun 713. maddesi hükmünce mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tescilini istemiştir....

                DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Elatmanın Önlenmesi ve Kal Hazine ile A.. K.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, elatmanın önlenmesi ve kal davasının kabulüne dair İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 26.11.2014 gün ve .. sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine vekili ve davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, tapuda davalılar adına kayıtlı 66 ada 28 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 221,00 m2'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını açıklayarak bu kısmın tapu kaydının iptaliyle kıyı olarak terkinine, davalıların müdahalesinin men'ine ve taşınmaz üzerinde bulunan yapıların kal'ine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur....

                  Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 109 nolu parselin 353,92 m², 110 nolu parselin 415,09 m² lik kısmı kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından davalı adına olan tapu kaydının iptali ile terkinine, müdahalenin meni ve kal talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı karşısında; 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun "kıyı kenar çizgisini" belirleme yöntemine ilişkin 5 ve 9.maddelerinin uygulanmasına yorum getiren ve görülmekte olan davalarda dikkate alınması zorunlu bulunan 28.11.1997 tarih ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında "kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin İdari Yargı'ya ait olduğuna; ancak 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9....

                    UYAP Entegrasyonu