Ltd Şti.’nin karar düzeltme isteminin incelenmesinde; Şikayetçi şirket tarafından, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine İİK'nun 128. maddesi uyarınca 7 gün içinde itiraz edilmediğinden, bu husus ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemez....
Şikayete konu ihalenin 22/10/2021 tarihinde yapıldığı, satış ilanının borçluya bizzat 17/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kıymet takdirine itirazlarını 7 günlük şikayet süresi içerisinde ileri sürmediği, bu nedenle ihalenin feshi şikayetinde kıymet takdirine itiraz sebeplerini ileri süremeyeceği, yine taşınmaza kıymet takdir edilen keşif tarihi ile ihale tarihi arasında İİK'nın 128/a.maddesinde belirtilen 2 yıllık sürenin geçmediği anlaşılmıştır. Şikayetçinin sair istinaf aşamasında ileri sürdüğü ihalenin feshi sebeplerinin ise, HMK'nın 357/1.maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerince re'sen gözönüne tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemeyeceğinden dava dilekçesinde ileri sürülmeyen, ilk olarak istinaf dilekçesinde ileri sürülen davacı iddiaları Dairemizce incelenmemiştir....
İİK'nın 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğünün kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir....
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından yasal süresinde istinaf kanun yoluna başvurusunda, dava dilekçesini tekrar ederek, kıymet takdirine itiraz davasının kesinleşmesinin, kıymet takdiri ile ilgili hukuk aykırılıklarının daha sonradan ihalenin feshi davasında ileri sürülmesine engel olmadığını, ihalenin feshi davasında mahkemenin kıymet takdiri ile ilgili talebi yeniden değerlendirebileceğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, bir başka takip dosyasında Kuşadası 3....
Sayılı kararı ile yargılamada alınan bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeter ve açıklıkta olduğu belirtilerek davanın kabulüne kıymet takdirinin dava konusu taşınmaz yönünden iptaline 14 parsel sayılı taşınmazın değerinin 52.500,00 TL olarak tespitine karar verilmiştir. Yargıtay 12. HD.nin 2019/13483 E. 2019/18419 K. Sayılı emsal içtihadı göz önüne alındığında, borçlunun kıymet takdiri tebliğinin usulsüz olduğu iddiası kıymet takdirine itiraz olarak kabul edilmiştir. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taşınmazın kıymet takdirinin usulüne uygun olarak kesinleşmediğini, kıymet takdir raporuna süresi içerisinde itiraz ettiğini, yargılama sırasında kendisine herhangi bir tebligat yapılmaksızın kıymet takdirine ilişkin şikayetinin kesin olarak reddedildiğini, kıymet takdirine itiraza ilişkin dosyada keşif yapılması talebinin bulunduğunu, keşif yapıldığında ihaleye esas alınan muhammen bedelin gerçek değerinin çok altında olduğunun görüleceğini, mahkemece belirtmiş olduğu itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, ihalenin feshi davasında gerekli incelemelerin yapılması, taşınmazın değerinin saptanması gerektiğini, ihaleye esas satış ilanının Türkiye çapındaki tirajı yüksek bir gazetede yapılması gerekirken tirajı yüksek olmayan bir gazetede yapılmasının ihalenin başlıca feshi sebeplerinden olduğunu, ihalenin yeterince duyurulmaması nedeniyle ihaleye yeterli katılımın olmadığını, alacaklı banka vekilinin dosyada vekaletnamesinin bulunmadığını...
Her ne kadar kıymet takdiri raporuna itiraz üzerine verilen kararlar İİK.nun 128/a-son maddesi gereğince kesin ise de, ihalenin feshi şikayetlerine ilişkin yargılamada denetlenmesi mümkün olup, satışa esas alınan kıymet takdirinin gerçeğe uygun olup olmadığının mahkemece araştırılması ve incelenmesi gerekmektedir. O halde mahkemece fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazları konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek, kıymet takdirine itiraz davasında taşınmazlar ile ilgili yapılan kıymet takdiri tarihi itibariyle tespit edilecek değerlerin, ihalede esas alınan muhammen bedellerin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedellerin altında olması halinde ise İİK'nun 134/8. maddesine göre zarar unsuru oluşmayacağından ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraz dava dosyası olan Mersin 1....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraz dava dosyası olan Mersin 1....
HMK'nun 119/1-e maddesi uyarınca; şikayetçi, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Aynı Kanun'un 25. maddesi hükmüne göre de; hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup; ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez. Somut olayda; borçlu, şikayet dilekçesinde, kıymet takdir raporu tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmediği halde, mahkemece, borçlunun şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan tebligat usulsüzlüğü nedenine dayalı olarak, kıymet takdir raporunun borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği, dolayısı ile kıymet takdiri kesinleşmediği,ihalenin feshi aşamasında aşamasında kıymet takdirine itirazın değerlendirilebileceği, bilirkişiden alınan rapor içeriklerine göre borçlunun kıymet takdirine yönelik itirazının yerinde olduğundan bahisle ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir....