Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davaya konu edilen kazanın, ölenin yolcu olduğu aracın lastiğinin patlaması şeklindeki teknik arızadan kaynaklandığı, olayda davalılara yüklenebilecek kusur bulunmadığının ceza mahkemesi kararı ve Adli Tıp Kurumu raporu ile saptandığı, davalılar kusursuz olduğundan davacıların tazminat talep haklarının bulunmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, davalılara ait araçların karıştığı kazada, davalılardan ...'a ait araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacı ...'ın, yaralanıp sonra da ölmesi nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlarının tazminini talep etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan, 07.06.2013 tarihli Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi'nin raporunda, davalı ...'...

    Dava; desteğin ölümünden kaynaklanan, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; davacıların desteğinin ölümünden, davalı ... şirketinin sorumlu tutulup tutulamayacağı, buna bağlı olarak da, davacıların, elektrik dağıtım şirketinden tazminat istemlerinin kabul edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Kusur aranmaksızın sorumluluğun düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilmektedir.Doktrinde kusursuz sorumluluk hallerinin olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ikili ayırıma tabi tutarken, TBK tarafından açıklanan hakkaniyet sorumluluğu-özen (sebep) sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ayırıma tabi tutulduğu görülmektedir. Denetleme ve gözetimde özen (cura in custodio) gereği, kusur unsur olarak aranmaz. ............

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

        Manevi tazminat yönünden, davalı tarafça istinaf dilekçesinde bu yönden mahkemece maddi hata gerekçesiyle tazminat miktarında düzeltme yapıldığı ,tashih koşullarının oluşmadığı bildirilmiş ise de, mahkemece bu konuda yazım hatası yapıldığı,esasen 10.000,-TL manevi tazminata hükmedildiği açıktır.Ancak mahkemece manevi tazminata hükmedilme gerekçesi kararda açıklanmamış, bu yönden sadece manevi tazminat takdirinde etkili olabilecek kriterler açıklanmıştır....

        Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının iş kazasından kaynaklanan maddi manevi tazminat talebi konusunda toplandığı belirlendi. Yargıtay uygulamasında, işverenin iş kazalarından doğan sorumluluğunun haksız fiile dayandığını kabul etmişken, zamanla işçinin daha yararına olan, akdi sorumluluk esasını benimsemiştir. Sosyal, ekonomik ve kültürel alanda meydana gelen gelişmeler nedeniyle akdi sorumluluğun da yetersiz kalması üzerine Yargıtay uygulamalarında istikrarlı şekilde tehlike sorumluluğu görüşünü kabul etmektedir. Tehlike sorumluluğu, en ağır kusursuz sorumluluk halini oluşturmaktadır. İşveren her türlü özen borcunu yerine getirmiş olsa dahi meydana gelen kazadan dolayı sorumluluktan kurtulma olanağı yoktur. Bu anlamda tehlike sorumluluğu mutlak bir sorumluluk olarak nitelendirilebilir. Bununla beraber belirtmek gerekir ki tehlike sorumluluğu bir "sonuç" sorumluluğu da değildir....

        a yardım ettiğini, aracın plakasının ... olarak ... adına tescil edildiğini ileri sürerek aracını 2011 yılından itibaren kullanamamasından kaynaklanan tazminat haklarını saklı tutarak, davaya konu aracın adına tescilini, bu mümkün olmazsa tazminini talep etmiş, 24/03/2014 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ise; maddi ve manevi kayıpları, aracın üstünde biriken borçlara istinaden 22.000 TL tazminat talep ettiğini bildirmiştir. Davacı, birleşen davada; davalı ...’nın asıl davalılar ... ve ... tarafından dolandırılarak davaya konu aracı satın aldığını, yargılamanın eksik olmaması amacıyla ...'nın davaya dahil edilmesi gerektiğini belirtmiştir....

          TL maddi tazminat, davacı anne ... için 13.798,70 TL maddi tazminat, anne ve babadan her biri için 15.000,00' er TL manevi tazminat, kardeşlerden her biri için ise 6.000,00'er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

            Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve 3.kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur." Tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu gibi zarar gören davacı, davalı noterin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Zarar gören davacı yalnızca zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Buna göre noter, gerekli özeni gösterdiğini iddia ederek sorumluluktan kurtulamayacaktır. Ancak, gerekli özeni göstermiş olsa bile, zararın doğmasına engel olamayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. Bu husus nedensellik bağının kesilmesidir. Bunun ispatı da davalı notere aittir....

            Bu sebeple, noterlerin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.Tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu gibi zarar gören davacı, davalı noterin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Zarar gören davacı, yalnızca, zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Buna göre, noter, gerekli özeni gösterdiğini iddia ederek sorumluluktan kurtulamayacaktır. Ancak, gerekli özeni göstermiş olsa bile, zararın doğmasına engel olamayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. Bu husus nedensellik bağının kesilmesidir. Bunun ispatı da davalı notere aittir....

            Buna göre, Mahkemece reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davalılar lehine ayrı ayrı AAÜT'nin ikinci kısmının ikinci bölümünde yer alan maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacının maddi ve manevi tazminat isteminin tümü üzerinden 19.031 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmiş olması usûl ve yasaya aykırı olup, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerindedir....

            UYAP Entegrasyonu