WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi kapsamında yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna yönelik tazminat istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı Bölge Adliye Mahkemeleri İş Bölümü Kararının Trabzon Bölge Adliye Mahkemesine ilişkin 1. Hukuk Dairesi 12. kısmında yer alan "Kusursuz sorumluluktan kaynaklanan davalar (TBK'nun 65 vd. Maddeleri, TMK m.369 vb.) sonucu verilen hüküm ve kararlara" ilişkin istinaf incelemesi Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin görevleri içinde olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın HMK'nun 352. maddesi gereğince görevli Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE karar verilmiştir....

Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur. Burada tehlikeli nesne veya işletme ile gerçekleşen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması sorumluluk için yeterlidir. Kusursuz sorumlulukta ancak illiyet bağının kesildiği durumlarda sorumluluktan kurtulmak mümkündür. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Bu kapsamda, enerji nakil hattının sahibi bulunan davalı, bu yapı eserinin fena yapılmasından, bakımı ve işletilmesindeki eksikliklerden ve dava konusu olayda olduğu gibi elektrik direğinde oluşan kısa devre oluşması için alınması gerekli önlemleri almamaktan dolayı sorumludur....

Bu sebeple noterlerin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu gibi zarar gören davacı, davalı noterin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Zarar gören davacı yalnızca zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur. Buna göre noter, gerekli özeni gösterdiğini iddia ederek sorumluluktan kurtulamayacaktır. Ancak gerekli özeni göstermiş olsa bile, zararın doğmasına engel olamayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. Bu husus nedensellik bağının kesilmesidir. Bunun ispatı da davalı notere aittir. Yargıtay uygulamasında da; noterlerin hukukî sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu genel bir ilke ve prensip olarak benimsenmiştir....

Maddesi gereği kusursuz sorumluluktan kaynaklanan itirazın iptali davasına ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümü Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Ancak 01/09/2021 tarihinden itibaren Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümü kriterleri yeniden düzenlenmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi'ne ilişkin iş bölümü kurallarının 12. Maddesinde" Kusursuz sorumluluktan kaynaklanan davalar (TBK'nın 65 vd. maddeleri, TMK m. 369 vb.) sonucu verilen hüküm ve kararlar" düzenlenmiş olduğundan dosyanın istinaf incelemesinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin görevine girmiş olduğu görülmüştür. Bu nedenlerle istinaf incelemesi görevinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu, Dairemizin görev alanı dışında kaldığı sonuç ve kanaatine varılmış, 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesi uyarınca; Dairemizin görevsizliği ile dosyanın Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi, 1....

Maddesi gereği kusursuz sorumluluktan kaynaklanan itirazın iptali davasına ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümü Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Ancak 01/09/2021 tarihinden itibaren Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümü kriterleri yeniden düzenlenmiştir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi'ne ilişkin iş bölümü kurallarının 12. Maddesinde" Kusursuz sorumluluktan kaynaklanan davalar (TBK'nın 65 vd. maddeleri, TMK m. 369 vb.) sonucu verilen hüküm ve kararlar" düzenlenmiş olduğundan dosyanın istinaf incelemesinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin görevine girmiş olduğu görülmüştür. Bu nedenlerle istinaf incelemesi görevinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu, Dairemizin görev alanı dışında kaldığı sonuç ve kanaatine varılmış, 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesi uyarınca; Dairemizin görevsizliği ile dosyanın Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi, 1....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2019 NUMARASI : 2016/538 ESAS, 2019/564 KARAR DAVA KONUSU : Kusursuz sorumluluktan kaynaklı Maddi-Manevi Tazminat KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

nın 06/01/2012 tarihinde inşaatta çalışırken elindeki metal borunun YG hattı üzerinde bulunan iletken tellere çarptığını, elektrik akımına kapıldığını, sağ bacağı ve sol kolunu kaybettiğini, maddi ve manevi zarara uğradıklarını, davalıların sorumlu olduğunu ileri sürerek şimdilik ... için 100.000.00.- TL manevi, 50.000.00.- TL maddi, ... için 25.000.00.- TL manevi, 50.000.00.- TL maddi, ... için 25.000.00.- TL manevi, 50.000.00.- TL maddi, ... için 17.000.00.- TL manevi ... için 17.000.00.- TL manevi ve ... için 16.000.00.- TL manevi tazminatın olay tarihinden yasal faizi imüteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Belediye yönünden yargı yolu bakımından dava reddedilmiş, ... yönünden dava ayrılmış, ayrı esasa kaydedilerek yargılama yapılmıştır. 14/08/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talep sonucu maddi tazminat yönünden 162.812.45.- TL'ye yükseltilmiştir. Davacı ...'nın ...'...

    Bu durumda; mahkemece, taraflar arasında kusursuz sorumluluktan kaynaklanan davaya bakma görevinin adli yargıya ait olduğu gözetilerek, işin esasına girilmesi, taraf delilleri toplanarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/09/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ......

      (TBK m.69) Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu" dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Elektrik tesisleri de yapı eseri niteliğindedir. Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği 5. maddesinde; kuvvetli akım tesislerinin, cana ve mala herhangi bir zarar vermeyecek ve tehlike oluşturmayacak bir biçimde yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda elektrik dağıtım şirketleri, elektrik verdiği ve abonelik tesis ettiği hatları denetlemek ve kontrol etmekle yükümlüdür. Şayet özel hat, olması gereken gibi tesis edilmemişse bunu düzelttirmek; gerektiğinde elektriğini kesmek durumundadır....

        nun 1007. maddesinden kaynaklanan sorumluluğuna dayalı tazminat isteği bakımından yapılan değerlendirmenin isabetli olduğunu söyleyebilmek mümkün değildir. Bilindiği üzere, eski Türk Kanunu Medenisi'nin 917. ve bu kuralı aynen benimseyen yeni Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesinde, tapu sicillerinin tutulmasından doğan zararlardan Devletin birinci derecede ve objektif sorumluluğu bulunduğu esası kabul edilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, anılan maddeler ile öngörülen sorumluluk kusursuz sorumluluk olup, tapu sicilinin tutulması görevi ile yükümlü bulunan memurun yaptığı yanlış işlem ve kayıtta kusursuz olması bile, Devleti sorumluluktan kurtarmaz. Tapuda yapılan işlem sonucu bir zararın oluşması, bu işlem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması Devletin sorumlu tutulması için yeterlidir....

          UYAP Entegrasyonu