İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümlerinin, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçların ayrıntılı olarak irdelenmesi, kusur aidiyet ve oranlarının gerekçeleriyle birlikte ortaya konulması gerekir....
İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümlerinin, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçların ayrıntılı olarak irdelenmesi, kusur aidiyet ve oranlarının gerekçeleriyle birlikte ortaya konulması gerekir. Dosya içeriğinden; 06.09.2018 tarihinde yapılan keşfe katılan trafik bilirkişisi tarafından düzenlenen kusur raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı T5 %100 oranında kusurlu olduğunun, 04.03.2020 tarihli kusur raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı T5 %80, ölen sigortalının %20 oranında kusurlu bulunduklarının, davalı şirketin kusursuz olduğunun, 21.11.2020 tarihli kusur raporunda ise; kazanın meydana gelmesinde davalı şirketin %20, davalı T5 %70, ölen sigortalının %10 oranında kusurlu olduklarının mütalaa edildiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece; iş kazasının gerçekleştiği iş kolu ile, işçi sağlığı ve işgüvenliği alanında uzman kişilerden seçilecek bilirkişi kurulundan, kazalı sigortalının maruz kaldığı 15.05.2010 tarihli iş kazası sonucu %4,2 oranında, 25.03.2011 tarihli iş kazası sonucu %9,1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olup, sosyal güvenlik kurumunun malüliyet oranlarının birleştirilmesi kararı ile meslekte kazanma gücünü kaybetme oranının %12,91 olarak belirlenmiş olması hususları ile tazminat dosyasındaki rapor da gözetilmek suretiyle 15.05.2010 tarihli ve 25.03.2011 tarihli her bir olay için ayrı ayrı kusur incelemesi yaptırılacak şekilde yeniden kusur raporu aldırılmalı, maddi oluşa ve kanuna uygun olarak kusur oran ve aidiyetleri usûlünce belirlenmeli, belirlenen kusur oranlarının ortalaması alınmamalı ve sonucuna göre karar verilmelidir....
Trafik kazalarında kusur oranının ve hasar miktarının tesbiti de özel ve teknik bilgiyi gerektiren konulardandır. Hakim özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda bilirkişiden oy ve görüşünü almakla görevli ve yükümlü tutulmuştur. Buna göre, kusur oranlarının ve hasar miktarının tespiti için uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan rapor alınarak varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Büyükşehir Belediyesi olduğunu, belirli aralıklarla rögar kapaklarının müvekkili İdare tarafından kontrol edildiğini, müvekkilinin sorumluluklarını yerine getirdiğini, kusur oranlarının tespiti ile rögar kapağının müvekkiline ait olduğunun tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, değer kayıplı davanın reddine,hasar nedeniyle tazminat talepli davanın kabulüyle 3.600 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Somut olayda tarafların kusur oranlarının ve sigortalı işyerinde dava konusu yangın nedeniyle meydana gelen gerçek hasar miktarının belirlenmesinin teknik ve özel bilgiyi gerektiren konulardan olduğu açıktır. Mahkemece yargılama sırasında iki ayrı bilirkişi heyetinden 03.2.2012 ve 26.12.2012 tarihli raporlar alınmış ise de; anılan bu raporlarda dava konusu yangın olayının meydana gelmesinde ve hasarın artmasında davacıya sigortalı işyerinin kusurunun olup olmadığı, varsa kusur oranı yönünden yeterli bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı gibi, gerçek hasar miktarının belirlenmesi yönünden de bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmektedir....
Kusur oranının ve zararın tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, trafik kazasından anlar makine mühendisi bilirkişi 12/04/2019 tarihli raporunda; kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu olduğu ve araçtaki zararın 7.962,44 TL olduğuna ilişkin kanaatini bildirmiştir. Rapor hüküm kurmaya elverişli ve oluşa uygun bulunarak itibar edilmiş ve hükme esas alınmıştır. Toplanan delillere göre davalıların kusuru ile davacıya ait aracın hasar gördüğü, bilirkişi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacının aracında meydana gelen hasar, davacının yaptığı ödeme miktarı gözeilerek davacının davasının kısmen sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Somut olayda yanılgılı değerlendirmeyle, davaya konu kazayla ilgili dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda ki değerlendirmelere göre kusur oranlarının, mahkemece resen belirlendiği anlaşılmakla, yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, dava dosyası içindeki bilirkişi raporunu hazırlayan heyetten ek kusur bilirkişi raporu alınarak, davalıların kusur oran ve aidiyetlerinin ayrıştırılması suretiyle uygun bir kusur raporu alınmadan ve mevcut çelişkiler giderilmeden karar verilmesi isabetsizdir. O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Mahkemece, tarafların kusur durumunu belirleyen bir bilirkişi raporu alınmadan, kusur oranları yorum yoluyla tayin edilerek, takdir olunan bu kusur oranlarına göre maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. Yerel mahkemece, kazanın meydana gelmesinde tarafların ihlal ettikleri trafik kuralları ile kusur oranlarının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınması gerekirken, kusur oranlarının yorum yoluyla belirlenmesi doğru olmadığı gibi; manevi tazminatın da bizzat takdir edilen bu oranlara göre matematiksel hesapla hüküm altına alınması isabetli değildir. Şu durumda, kazanın meydana gelişinde tarafların kusur oranlarına ilişkin uzman bir bilirkişi raporu alınmalı, bu sonuca göre davacıların maddi zararı belirlenmeli, talep edilen manevi tazminattan da kusur oranlarına göre matematiksel olmamak üzere uygun bir indirim yapılmalıdır. Anılan hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi isabetli olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Sonucu açık ve belli durumlar ayrık olmak üzere, trafik kazalarında araçta meydana gelen değer kaybı miktarının hesaplanması ve kusur oranının tespiti uzmanlığı gerektiren konulardandır. Mahkemece kusur konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın kaza tespit tutanağı ile yetinilip, değer kaybı konusunda uzmanlığı belirsiz kaporta ve mekanik teknisyeni tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna bağlı kalınarak hüküm kurulmuştur....