"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava,... ülkesinde çalışılmaya başlanılan tarihin Türkiye’de sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespiti ve aksine Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde sigorta başlangıç tarihi olarak tespit istemi yönünden davanın kabulüne, Kurum işleminin iptali istemi yönünden ise Kurumun cevabi yazısının icrai nitelikte olmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi..... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Mahkemece, 18.04.2007 tarihinde davacı ile yeni sözleşme imzalandığından feshin iptali talebi konusuz kalmakla karar verilmesine yer olmadığına, 6000 YTL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalı kurumun hak sahiplerine ilaç verilmesine ilişkin sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini iddia ederek fesih işleminin iptali ile ilaç veremediği dönem için kazanç kaybından dolayı tazminata hükmedilmesi istemi ile bu davayı açmıştır. Mahkemece yargılama süresi içerisinde bir yıllık fesih süresi dolup, davalı kurum ile davacı yeni sözleşme imzaladığı için davacının feshin iptali konusundaki istemi için karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş ise de, her dava açıldığı tarihteki duruma göre karara bağlanmalıdır....
İkinci Bozma Kararı 1.Mahkemenin 07.10.2021 tarihli 2011/872 Esas 2021/696 Karar sayılı kararı ile , Kurum tarafından yersiz ödemenin iadesi istemi ile Kurum memuru davalı ...’a açılan davanın husumet yokluğundan reddine, Kurum tarafından yersiz ödemenin iadesi istemi ile sigortalı ...’a açılan davanın kısmen kabulüne, sigortalı ... tarafından Kurum işleminin iptali istemi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
Daire kararında somut dava dosyası incelendiğinde, dava kurum işleminin iptali ve idari para cezasının iptali istemlerine ilişkin olup idari para cezasının iptali istemi yönünden idare mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle tefrik edilen diğer dosyada, davanın reddine karar verilmiş ve süresi içinde idari yargıda dava açılmamış olması nedeniyle idari para cezası kesinleşmiş ise de idari para cezasının kesinleşmiş olması eldeki davanın görülmesine engel teşkil etmeyip dava konusunun kurum işleminin iptaline yönelik olması karşısında idari para cezasının kesinleşmiş olması nedeniyle kurum işleminin yerinde olduğuna dair kabul hatalı olup işin esasına girilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. B....
Temyiz Sebepleri Davalı Kurum temyizi; Kurum işleminin yerinde olduğunu ve hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, Kurum işleminin iptali ile davacının emeklilik aylığından 1/4'ün üzerinde yapılan haciz kesintisinin iptali ve yapılan kesintilerin faiziyle iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 Sayılı Kanun'un 88, 93 üncü, 6183 sayılı Kanun'un 54 ve 71 inci maddesi hükümleridir. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Hukuk Dairesince itirazın iptali istemli davanın iş mahkemelerince görüleceğine 2015/17464 K. sayılı karar ile 22.10.2015 tarihinde karar verildiği, öte yandan davalı-birleşen dava davacısı tarafından 17.02.2016 tarihinde kurum işleminin iptali istemli işbu davanın açıldığı, ... 12. İş Mahkemesince 17.05.2017 tarihinde kurum tarafından açılan itirazın iptali istemli dava ile ... vekili tarafından açılan kurum işleminin iptali istemli davanın birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtildiği gibi ... 12. İdare Mahkemesi ve ... 1. İş Mahkemesi arasında, ödenen yersiz aylık ve sağlık giderlerinin kesilmesi ve iadesine ilişkin Kurum işleminin iptali istemi nedeniyle ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığı üzerine Uyuşmazlık Mahkemesi’nce 30.12.2013 tarih 2013/1646 E. - 2013/1859 K. sayılı kararda idari yargı yerinin görevli olduğu belirtildiğinden bu uyuşmazlığın artık çözüm ve görüm yerinin idare mahkemelerinin olduğu açıktır....
Somut olayda davacının istemi, aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin iptali ile kesilen aylıklarının tahsili olup, hükmün gerekçe kısmında kurum işleminin yerinde olmadığı, davacıya bağlanan aylığın geçerli olduğu belirtilmesine karşın, hüküm fıkrasında; davalı kurum tarafından "davacının babasından aldığı ölüm aylığının iptali ve borç çıkarma" işleminin yerinde olmadığından reddine şeklinde hüküm kurulması, gerekçe ile hüküm arasında açık çelişki oluşturmaktadır. Mahkemece, hem gerekçe ile hüküm arasında hem de hüküm kendi içinde çelişki oluşturacak şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, Dosya İçeriğinden de anlaşılacağı üzere toplanan deliller anılan karar açısından yeterli olmadığı, yeterli inceleme yapılmadan ve dava sübut bulmadan dosya karara bağlandığı, henüz dosyanın tekemmül etmediğini belirterek mahkeme kararının bozularak ilk derece mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, dava konusu kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aksi Kurum işleminin iptali, sigorta başlangının belirlenmesi ve borçlanmanın 4/1-a madde kapsamında sayılması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Zira uyulan bozma ilamımızda, davanın, kurum işleminin iptali, kesildiği tarih itibariyle aylığın yeniden bağlanması gerektiğinin ve yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine yönelik olduğu belirtildikten sonra, sonuç olarak “…mahkemece eksik inceleme sonucu, davacı hakkında Kurumca 96. maddenin 1. fıkrasının hangi bendinin uygulandığı açıklıkla belirlenip böylelikle Kurum işleminin borç tahakkuku yönünden yerinde olup olmadığı ortaya konulmaksızın davanın tümüyle reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.” hususları belirtilmiş olup, her ne kadar mahkemece, davacı hakkında 5510 sayılı Kanun’un 96. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine göre işlem yapılması gerektiği belirtildikten sonra talebe göre davanın reddine karar verilmiş ise de, davacının talepleri içerisinde, bozma ilamımızda da ayrıca belirtildiği üzere menfi tespit istemi olduğundan, mahkemece bu husus yönünden de karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması...