WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacı vekili, Bağ-Kur kaydına esas olan işini ve vergi kaydını 30.11.2011 tarihinde kapattığını, buna rağmen davalı Kurum 11.07.2019 tarih ve 10110200 sayılı davacının dilekçesine karşı verdiği 22.07.2019 tarih ve 94789460 - 201.02.01 - E.10540707 sayılı yazısı ile müvekkilinin 1112143954 bağ.no.suna kayden 4/B-sigortalılık kaydının devam ettiğini müvekkiline bildirdiğini, oysa; 30.11.2011 tarihinden sonra müvekkilinin Bağ-Kur'lu olmasına esas olacak herhangi bir kaydının mevcut olmadığını, bu husus araştırıldığında müvekkilinin 1479 sayılı Kanun'a tabi bir hizmetinin mevcut olmadığının anlaşılacağını belirterek, haksızlığın ve muarazanın giderilmesi yolundaki dilekçelerine karşı verilen cevabi yazının iptali ile son olarak 28.01.2014 tarihinden itibaren dava tarihine kadar son 3,5 yıldan fazladır SSK'lı olarak çalıştığının ve Bağ-Kur sigortalılığının 30.11.2011 tarihinde sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı eczacı, davalı kurumca yapılan denetimler sonucunda 2009 protokolünün 5.3.6. maddesini ihlal ettiği gerekçeleri ile davacı eczacının uyarılmasına ve 1.071,30 TL cezanın tahakkuk ettirildiğini, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek 21.11.2011 tarihli fesih işleminin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı yapılan işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

      Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan feshin haksızlığının tespiti, protokolün iptali, muarazanın giderilmesi, edimlerin ifası olmadığı taktirde tazminat istemli olup, davacı- karşı davalı ... Ltd.Şti. vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 29.12.2021 günlü ara kararın süresinde davacı- karşı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Somut olayda ...Şirketi ile ...Şirketi arasında 25.10.2013 tarihli ortak girişim anlaşmasının ve 17.12.2013 tarihli iş ortaklığı sözleşmesinin akdedildiği, ... Şirketinin pilot ortak olarak belirlendiği, iş ortaklığı ile davalı Kooperatif arasında 2659 ve 2678 parsellere ilişkin 02.12.2013 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin akdedildiği, davalı kooperatif ile iş ortaklığı nam ve hesabına ......

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, taraflar arasında düzenlenen protokolün 6.3.3 maddesi gereğince "reçetede yazılı bulunan ilaçların hak sahibi ya da yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın usulüne uygun olarak alınmadığının tespiti edilmesi sebebi ile reçete bedellerinin 5 katı tutarında 9.330,92 TL cezai şart ve uyarı cezası verildiğini, söz konusu ilaçların eczacı tarafından hastaya veya hak sahibine verildiğini, soruşturma raporunun tek başına hükme dayanak yapılamayacağını ileri sürerek kurum tarafından uygulanan işleminin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir....

          Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici .... maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : ...-Hükmün ... ve ... no’lu bentlerinin silinerek yerine “Davanın kabulüne, aksi kurum işleminin iptali ile, davacının ....03.1985-25.....1994 tarihleri arası 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresinin geçerliliğine” sözlerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.....2014 günü oybirliği ile karar verildi....

            Davacı, davalı kurum tarafından “kamu kurumu statülü şirketler” konulu yazılar gönderildiğini, kendilerinin Türk Ticaret Kanunu'na göre kurulmuş Özel Hukuk Tüzel Kişisi niteliğinde şirket olduklarının tespitini ve davalı tarafından işçi alım ilanlarının davacı kurumun internet sitesinde yayınlanması ve İş Kanunu kapsamında eski hükümlü çalıştırma yükümlüsü olduğu yönündeki yazılarla yaratılan muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı Türkiye İş Kurumunun faaliyetleri kamu hizmeti kapsamında olup davacıya gönderdiği yazılar idari işlem niteliğindedir. Davanın niteliği de esas itibariyle idari bir işlem olan yazıların iptali mahiyetindedir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu 2/ 1-a maddesi hükmünce iptal davaları ise idari yargıda görülmek zorundadır. Bu koşul HMK'nın 114. maddesinde düzenlenen dava şartlarındandır. Re'sen gözetilebileceği gibi yargılamanın her aşamasında taraflarca da ileri sürülebilir....

              Dava, yanlar arasındaki sağlık hizmeti alımı sözleşmesi sebebiyle 2015 yılı Şubat ayı dönemi için ayakta, yatarak ve günü birlik hasta gruplarında tedavi gören hastalarla ilgili faturalar nedeniyle davalı kurum tarafından yapılan hakkediş kesintisinin yerinde olmadığı gerekçesiyle açılan alacak ve muazarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanmış, SGK soruşturma dosyası incelenmiş ve toplanan delillerle birlikte 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczacı Olduğunu, davalı kurum tarafından 14.1.2010 tarihli yazı ile yapılan denetimde eczanede kime ait olduğu belli olmayan 348 adet kupür ve 4 kutu kupürü kesilmiş ilaç bulunduğu gerekçesiyle 18.690,20TL cezai şart uygulanarak sözleşmenin 6 ay süreyle feshedildiğini, fesih ve cezai şart işleminin haksız olduğunu ileri sürerek, fesih işleminin haksız olduğunun tespiti ile cezai şartın iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddiyle; 2183 parsel sayılı davalıya ait taşınmazın tapusunun iptali ile orman niteliğiyle ... adına tapuya kayıt ve tesciline, müdahalenin men'i ile muarazanın giderilmesi ve muhdesatın kal'i taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ... vekili tarafından reddedilen taleplere yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil ile müdahalenin men'i, muarazanın giderilmesi ve muhdesatın kal'i istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 21.02.1980 tarihinde kesinleşen genel arazi kadastrosu ve 18.12.2012 tarihinde askı ilânı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastro çalışması sırasında 2183 parsel sayılı 6433 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle davalı adına tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece verilen karar, usûl ve kanuna aykırıdır....

                  Davalı kurum,davacı tarafça aralarında düzenlenen protokolün II/2-d maddesinin ihlal edildiği belirtilerek protokolün V-2.maddesine göre sözleşmesini fesh etmiştir. Davacı fesih işleminin geçersizliğini istemiştir. Taraflar arasındaki sözleşme iltihaki mahiyette bir sözleşmedir. Davalı kurum fesih işlemi ile kendisi ve diğer kamu kuruluşlarını da etkiler şekilde davacı ile muaraza yaratmıştır. Bu nedenle dava açmakta davacının hukuki yararı vardır. Davacı tarafından açılan dava mahiyeti itibariyle muarazanın meni niteliğindedir. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Mahkemece, işin esasına girilerek,öncelikle davacının Emekli Sandığı ile olan ihtilafının araştırılması, tarafların tüm delillerinin toplanıp birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

                    UYAP Entegrasyonu