Hukuk Genel Kurulu'nun 29/09/2004 tarih, 2004/13- 417 Esas - 2004/442 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Bu tür davalarda hem muarazanın (çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi (men'i) talep edilir. Somut uyuşmazlıkta, davacının davalı bankanın müşterisi olup, emekli maaşının davalı bankada bulunan hesaba yatırıldığı, davacının davalı bankadan 19/07/2013 tarih ve 21.000,00.-TL bedelli 48 ay süreli taşıt kredisi kullanıldığı, kullanılan bu kredi nedeni ile emekli maaş hesabından kesinti yapıldığı ve bloke işleminin uygulandığı iddiasına dayalı olarak eldeki davanın açıldığı ve mahkemesince uyuşmazlık konusunun Tüketici Hakem Heyeti sınırları içerisinde kaldığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verildiği tespit edilmiştir....
Davacı, kayden maliki bulunduğu 1044 parsel sayılı taşınmazda davalı tarafından 22.04.2003 tarih, 323 karar sayılı encümen kararı ile imar uygulaması yapıldığını ve 7521 ada 8 sayılı imar parselinin oluşturulduğunu, ancak anılan encümen kararının idari yargı yerinde iptal edildiğini, yolsuz tescile rağmen davalı tarafından ecrimisil talebinde bulunulduğunu ileri sürerek, kadastral parselin ihyası ile muarazanın giderilmesi ve elatmanın önlenmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil davasının reddine, muarazanın önlenmesi talebi idari yargının görevinde bulunduğundan yargı yeri yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı eczacı olduğunu, aralarındaki sözleşmeye dayanarak davalı kurum mensuplarına ilaç verdiğini, davalının 19.2.2007 tarihli teftiş kurulu raporuna dayanarak ve kurum sigortalı ve yakınlarına ilaç verilmediğini gerekçe göstererek aralarındaki sözleşmeyi 3 yıl süreyle feshettiğini, feshin haksız olduğunu ileri sürerek fesih işleminin iptalini, muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Davanın kabulüne dair mahkemenin verdiği ilk kararın davalının temyizi üzerine dairemizce bozulması sonucu, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda yine davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Belediyesinin sınırları ... ili mülki sınırları olarak belirlendiğini, bu sebeple ... ilinde içme suyu ve kanalizasyon konusunda tek yetkili ve görevli kurumun hukuken müvekkili kurum olduğunu, ... Belediyesi sınırları içerisinde su ve kanalizasyon hizmetleri sunmak münhasıran su ve kanalizasyon idarelerinde ... Müdürlüğüne ait olduğunu, ... ve ... sayılı Kanunlar gereği ve hukuka uygun olarak, Bakanlık tarafından daha önce alınan olurlar iptal edilerek tesislerin işletme haklarının Kuruma verildiğini resen tespit edilecek sebeplerle işlemlerin müvekkil Kurum bakımından harçsız yapılmasına davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, muarazanın men'i ve tevdi mahalli tayinine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın davalı kurum tarafından yapılan faturalandırmaların yapıldığı tarih itibariyle davalı kurumun yetkisinde olup olmadığının istemine ilişkindir. Antalya ... İdare Mahkemesinin ...- ... E.K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil, müdahale ile muarazanın önlenmesi ... ile Hazine ve Sarıyazı Köy Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali, tescil, müdahale ile muarazanın önlenmesi davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.10.2011 gün ve 761/818 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına 01.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı tarafından optik hizmeti verilmesine ilişkin sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, fesih işleminin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının kesin süreye rağmen gider avansını yatırmadığından davanın HMK'nun 115/2 ve 324. maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafa mahkemece 15.11.2011 tarihli celsede davetiye gideri ve bilirkişi ücreti toplam 236,00 TL. gider avansının yatırması için iki haftalık kesin süre verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 19.6.2001 tarihinden itibaren ... sigortalısı olmadığının tesbitine aksi yöndeki kurum işleminin iptali ile muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı eczacı ile davalı kurum arasında ilaç teminine ilişkin imzalanan protokol hükümlerine davacının aykırı davranması nedeni ile yapılan fesih işleminin ve cezai şart uygulamasının iptali ile taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi istemine ilişkin bulunmasına ve dosyadan 3. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamı bulunmasına göre kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Davacı vekili, davacının eczacı olduğunu, davalı kurum tarafından, bir adet reçetedeki ilaçların, reçetede adı geçen hastaya teslim edilmediği gerekçesiyle davacı hakkında taraflar arasındaki protokolün 5.3.2 maddesi gereğince cezai işlem uygulandığını, böyle bir durumun söz konusu olmadığını, reçetenin sahte olmadığı gibi, ilaçların da adı geçen hastaya verildiğini bildirerek, davalı kurumun 10.04.2017 tarihli 1998812 sayılı para cezası ve yazılı uyarı işleminin iptali ile sözleşmenin aynı koşullar altında devamına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 11.12.2018 tarihli ve 2017/238 E., 2018/554 K. sayılı kararıyla; davalı kurumun cezai işleminin dayanağı olmadığı, bu durumun davalı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin kararı istinaf etmesi üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6....