Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Öte yandan, paylı taşınmazlarda, her paydaşın meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı vardır. Bu halde, iddia, pay oranı esas alınarak çözümlenmelidir. Bir başka deyişle, İİK'nun 82. maddesi hükmüne göre haczedilmezlik şikayetinde bulunan şikayetçinin payına isabet eden değerden haline uygun bir mesken edinip edinemeyeceği araştırılarak sonuca gidilmesi icap eder (Yargıtay 12. HD'nin 08.04.2021 tarihli, 2020/8911 E, 2021/4279 K. sayılı içtihadı). Somut olayda, ilk derece mahkemesince kolluk araştırması neticesinde düzenlenen sosyal ekonomik durum araştırma tutanağında borçlunun eşi, annesi ve 1 çocuğu ile birlikte yaşadığı tespit edilmiştir....
İş Mahkemesi Dava, davacının 09.09.1976-07.12.1997 tarihleri arası zorunlu Bağ-Kur sigortalılığının bu sigortalılığa dayanak olan Esnaf Odası kaydının usulsüz olduğu iddiası ile Kurum tarafından yaşlılık aylığının iptaline dair Kurum işleminin iptali ile gönderilen yersiz ödeme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Köyiçi mevki 270 ada 35 parseldeki bahçeli kargir ev niteliğindeki taşınmaza haciz uygulandığını, ilgili taşınmaz için meskeniyet iddiası ve haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, müvekkilinin bahsi geçen köy evinde 26 yıldır yaşadığını, geçimini hacizli araziye ektiği ürünleri satarak sağladığını, başka arazisinin ve evinin olmadığını bu nedenlerle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile ilgili taşınmazın üzerindeki haczin kaldırılmasına, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Hazcedilmezlik şikayetini kabul etmediklerini, ilgili taşınmaz satıldığında davacının haline münasip ev alabilecek kadar para kalacağını, gayrimenkulun çok değerli borcun ise çok az olduğunu bu nedenlerle meskeniyet iddiasının yersiz olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet iddiası Dava, Kat Mülkiyeti Kanununa dayanan mesken olarak kayıtlı taşınmazda işyeri açılmasının önlenmesi talebine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 31/01/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; meskeniyet iddiasında yalnızca tapu maliki borçlu bulunabileceğini, davacının böyle bir sıfatının bulunmadığını, davacının meskeniyet iddiasında bulunma hakkı olmadığından davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2020/482 ESAS 2021/361 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Adana 4....
Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, taşınmazın tapu kaydında ipotek bulunmasına rağmen haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmiş olması halinde, tapu kaydındaki mevcut ipotek şerhi, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunma hakkını ortadan kaldırmaz....
Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, taşınmazın tapu kaydında ipotek bulunmasına rağmen haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmiş olması halinde, tapu kaydındaki mevcut ipotek şerhi, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunma hakkını ortadan kaldırmaz....
Mahkemesince uyulan bozma ilamı doğrultusunda, tüm Kurum kayıtlarının dosya içerisine celbi ile, davalı Kurum tarafından takip edilen Kurum alacağının tahsili için uygulanan ihtiyati haciz işlemlerinin yasal koşullara uygun olup olmadığı ve devamla davacının talebinin irdelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. VI.KARAR Açıklanan sebeplerle; Mahkemece verilen kararın BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine,Dosyanın kararı veren Mahkemesine gönderilmesine, 11.04.2023 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet iddiası Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı ... Belediyesi'nin yetki alanı gasp edilerek Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın görev, yetki ve sorumluluk alanında olan hizmetlerin ve alanların açıkça hukuka aykırı olarak davalı şirkete devredildiği, bu itibarla yapılan ihale işlerinin kiralama sözleşmesine ilişkin yapılan ihale işlerinin iptali ve geçersizliğinin tespitine karar verilmesine ilişkin olup, davalı şirkete ihale edilen kiralama sözleşmesinin iptal ve geçersizliğinin tespiti isteğine ilişkin bulunduğuna göre. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (6.)...