Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki “Kurum İşleminin İptali ve Tespit” ile “Alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ... İş Mahkemesince asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine ilişkin verilen 10.05.2018 tarihli ve 2016/1139 E., 2018/410 K. sayılı direnme kararının asıl davada davalı birleşen davada davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 22.10.2019 tarihli ve 2019/1006 E., 2019/7797 K. sayılı kararı ile dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir. 2. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan inceme sonunda gereği görüşüldü: 3. Asıl dava Kurum işleminin iptali ve tespit, birleşen dava alacak istemine ilişkin olup ... İş Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. 4. ... İş Mahkemesinin bu kararı asıl davada davalı, birleşen davada davacı Kurum vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesince bozulmuş, ... İş Mahkemesince önceki hükümde kısmen direnilmiştir. 5....

    K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan deliller ile hükmün dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendi kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava; davacıya 1.10.1992-1.10.1998 tarihleri arasında ödenen yaşlılık aylıkları nedeniyle davalı Kurumun yapmış olduğu aylıkların kesilmesi işleminin iptali ile yapılan icra takibine davacı tarafından yapılan itiraz nedeniyle takibin devamına ve davacı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece davacının davasının kabulü ile davacının 1.10.1998 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile kurum işleminin iptaline, kurum tarafından açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile 1.10.1992-1.10.1998 tarihleri arasında ödenen aylıklar yönünden 1.333,21 Tl asıl alacak ile 5.895,08 TL faizin davalı-davacıdan tahsiline ve ... lehine asıl alacak üzerinden 533,20 TL %40 icra inkar tazminatına karar verilmiştir....

      Mahkemece: “Davacı vekilinin açmış olduğu davanın KABULÜNE, -Davalı kurumun 26.11.2009 tarih 684622 sayılı İŞLEMİNİN İPTALİ ile davacıya dul aylığının 23.06.2009 tarihi itibari ile YENİDEN BAĞLANMASINA, -23.06.2009 tarihinden itibaren kesilen aylıklarının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı kurum tarafından davacıya ÖDENMESİ GEREKTİĞİNİN TESPİTİNE, -Davacının 01.10.2008-23.06.2009 tarihleri arasında yapılan ödemelerden dolayı davalıya BORCU OLMADIĞININ TESPİTİNE,” karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin yasal koşullar bulunduğundan, davacıya bağlanan ölüm aylığını iptal ederek yersiz ödemelerin iadesini talep eden Kurum işleminin iptali yerindedir. Aynı nedenle davacının borçlu olmadığının tespiti de doğrudur. Ancak birikmiş aylıkların dava tarihinden tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline ilişkin karar hatalı olmuştur....

        İş Mahkemesi’nin 2014/299 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, Kurum lehine alacak doğruna işlemin iptali için açılan davada karar kesinleşmeden alacağın icra takibine konu edilmesinin hukuka uygun olmadığını, işbu nedenle taraflarından icra dosyasına itiraz edildiğini, kurum işleminin iptali davasının neticesinin beklenmesi gerektiğini, taraflar arasında devam eden bir dava olduğu için alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik bir itirazın söz konusu olmadığını, belirterek, davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince, davalının kurum işleminin iptali için açtığı davada, davalı kurumun işleminin iptaline, davacının borçlu olmadığının tespiti ile babasından aldığı aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanmasına karar verildiği, verilen kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği, bu dosyadaki talep alacağın iptal edilen Kurum işleminden kaynaklandığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece ana dava ile ilgili olarak davalı kurum işleminin iptaline ilişkin davanın reddine, birleşen davanın ise kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına karar verilmiş, ancak alacak yargılamayı gerektirdiğinden birleşen davanın davacısı olan Kurumun icra inkar tazminatı istemi reddolunmuştur. Mahkemenin ana dava ile ilgili verdiği ret kararı keza birleşen dava ile ilgili olarak verdiği itirazın iptali ile takibin devamına ilişkin kararı isabetlidir....

          a babasından bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Yasanın 56/2 maddesi uyarınca kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptaline ,borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.Birleşen davada , Kurum yersiz ödenen aylıkların iadesi amacıyla yapılan takibe itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkemece kurum işleminin iptali ve borçlu olmadığının tespitine ilişkin asıl davanın reddine,birleşen davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline ve asıl alacak 15.737,80 TL üzerinden %40 icra inkar tazminatının birleşen dosyanın davalısı ...'dan alınarak Kuruma verilmesine karar verilmiştir....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2019 NUMARASI : 2019/281 ESAS 2019/411 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kurum işleminin iptali için İstanbul 6. İdare Mahkemesi'nin 2018/578 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, açılan davada görevsizlik kararı verildiğini, bunun üzerine Anadolu 19. İş Mahkemesinin 2019/7 Esas sayılı dosyası üzerinden kuruma karşı kurum işleminin iptali için dava açıldığını belirterek, derdestlik itirazında bulunmuş, kurumun yetim aylığı iptal işleminin haksız ve yasaya aykırı olduğunu, davalının halen SGK'ya devredilmemiş olan Türkiye İş Bankası Emekli Sandığı'ndan emekli maaşı aldığını, bu nedenle maaşının kesilemeyeceğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

            Mahkemesi Dava, fiili çalışmaya dayalı olmadığı gerekçesi ile bir kısım sigortalılığının geçersizliği nedeniyle Kurum tarafından yaşlılık aylığının iptal edilmesi üzerine davacı (karşı davalı) tarafından açılan kurum işleminin iptali ile yeniden aylık bağlanması ve birleşen Kurum (karşı davacı) tarafından yersiz aylıkların ve ... yardımının tahsili için açılan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle kurumun açmış olduğu alacak davalarının reddine, davacının (karşı davalı) açmış olduğu kurum işleminin iptali ve yeniden aylık bağlanmasına ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum (karşı davacı) avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

              DAVA Davacı asıl dava dilekçesinde, davalı dışı kooperatif nezdinde 13.08.2008 ile 31.12.2008 tarihleri arasındaki hizmetlerinin iptal edildiğini bu nedenle yaşlıklık aylığının kesildiğini ve borç tahakkuk edildiğini belirterek, buna dair kurum işleminin iptalini talep etmiştir. Birleşen davada dava dilekçesinde, davalının aylığının sahte sigortalılık hasebi ile prim gün sayılarının iptali nedeni ile kesildiği belirtilerek, kurumca oluşturulan alacak kaydını talep etmiştir. II. CEVAP Asıl davada, davalı vekili cevap dilekçesinde; kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davalı cevap dilekçesinde; dava dışı kooperatifteki çalışmalarının yerinde olduğunu belirterek, aylık bağlama işleminin iptali kararının kaldırılmasını, yersiz ödeme çıkarılmasına ilişkin kurum işleminin de iptalini istemiştir. III....

                Mahkemece; kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkin asıl davanın reddine, yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle davacı/karşı davalıdan tahsili istemine ilişkin davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; farklı zamanlarda açılmış iki ayrı dava olduğu, Mahkemece davalar arasında bağlantı olduğu belirtilerek davaların birleştirildiği, davacı/karşı davalının açtığı kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkin asıl davanın reddine, davalı/karşı davacı Kurumun açtığı yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle davacı/karşı davalıdan tahsili istemine ilişkin davanın kabulüne şeklinde iki ayrı hüküm kurulduğu, buna rağmen davalı/karşı davacı lehine sadece alacak davasından nisbi vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu