Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 02/10/2014 tarihinde bilirkişi raporu alındığı ve ödeme halinde düşme kararı verileceğinin sanığa ihtar edilmediğinin anlaşılması karşısında; 1-Sanığın katılan kurumun bilirkişi tarafından tespit edilen cezalar hariç vergiler dahil zararını gidermesi halinde, bu durumun yasal sonuçları olan hakkında kamu davası açılmadan önce katılan kurum tarafından talep edilen zararı soruşturma aşamasında tazmin etmesi halinde hakkında kamu davası açılamayacağından, CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle hakkındaki kamu davasının düşürülmesine hükmedileceği; soruşturma aşamasında zarar karşılanmamış ise kovuşturma aşamasında sanığın bilirkişi tarafından tespit edilen cezalar hariç vergiler dahil zararı hükümden önce ödemesi halinde...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme ve müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1- Talimat mahkemesinde 18/01/2013 günü alınan savunmasında hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine muvafakat ederek ve taksit yapılması halinde zararı ödeyeceğini beyan eden sanığa, dava konusu eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/9. fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, talimat evrakı ekinde zarara ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından kamu zararını bilmeyen, sabıkasız olan ve suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat nedeniyle verilen hapis cezası ertelenen...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme ve müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1- Talimat mahkemesinde 07/12/2012 günü alınan savunmasında hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine muvafakat ederek ve bildirilmesi halinde zararı ödeyeceğini beyan eden sanığa, dava konusu eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanununun 231/9. fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, talimat evrakı ekinde zarara ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından kamu zararını bilmeyen, engel sabıkası bulunmayan ve suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat nedeniyle verilen hapis cezası ertelenen...

        KARAR Davacı, eczacı olarak çalıştığını , davalı kurum ile yaptığı sözleşme gereğince kurum mensupları ve bakmakla yükümlü olduğu yakınlarına ilaçlarını verdiğini, davalı kurum mensubu olan iki hastanın periyodik olarak kullandıkları ilaçları il dışına çıkacakları için ... karnelerine gününden önce yazdırdıkları, eczanede çalışan kalfanın da ilaçları hak sahiplerine verip kurumun ödeme yapmayacağını anlayınca reçetelerin tarihlerini değiştirdiğini, davalı kurum tarafından bu reçeteler gerekçe gösterilerek sözleşmenin 7 yıl süre feshedildiğini, bu fiilin kamu yararına aykırı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını iddia ederek haksız feshin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının ikrar ettiği eylem nedeniyle kurum zararı oluştuğunu, yapılan teftişte tesbit edilen bu tahrifat nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini,davacının çalıştırdığı elemanının eyleminden sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....

          Somut olaya gelince; davalının 2006 yılında kurum izniyle kiraladığı aracın kurum ve personelin kurumun işlerinin gerektirdiği hizmette kullanıldığı, 2007 yılında da ihtiyaç doğrultusunda sözleşmeye devam edildiği tüm dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Kurumun ihtiyaçlarının davacı ... tarafından karşılanması gerektiğinde de kuşku bulunmadığına göre .. bütçesinden gereksiz bir harcama yapılmamış, yani davacı zarara uğramamıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, “… davacı kurum sigortalısı işçinin davalı işyerinde mekanik cihaz tamircisi olarak çalışırken 13/10/2008 tarihinde sigortalının işyerinin bodrum katında bulunan yaklaşık iki metre yüksekliğindeki rafın üzerine malzeme koymak için merdivene tırmandığı, rafın profilinin yaylandığı ve merdivenin aşağıya kayması sonucu sırt üstü yere düştüğü ve yerde bulunan demir malzemelerin işçiye zarar verdiği, davacı işçinin meslekte kazanma güç kaybına uğradığı ve davacı kurumca işçiye peşin sermayeli gelir bağlanmak suretiyle sürekli iş göremezlik zararı ve geçici iş göremezlik zararı ödemesi yapılıdığı, ayrıca kurumca yapılan tedavi giderleri nedeniyle davalı işverenden rücuan tazmininin talep edildiği, tarafların delilleri toplanmak suretiyle üç kişilik iş g üvenliği uzmanı bilirkişi heyetinden oluşan iş kasasında tarafların kusur oranına ilişkin rapor alınmış, işçinin %50 oranında kusurlu olduğu, işverenin %50 oranında kusurlu olduğu anlaşılmış davacı...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kurum zararı nedeniyle tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda, hükmüne uyulan Dairenin 2016/2413 Esas 2016/4064 Karar sayılı 29/03/2016 tarihli kararı sonrası mahkemece davanın reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir....

              Ceza Dairesinin 15/03/2018 tarihli ve 2017/4646 esas, 2018/2780 karar sayılı ilâmında, "...Soruşturma aşamasında bilirkişi raporu alınarak kurum zararının belirlenmediği ve sanığa ödeme ihtarı da yapılmadığının anlaşılması karşısında, katılan kurumdan ödeme hususunun sorulup, kovuşturma aşamasında bilirkişinin hesapladığı kurumun vergisiz ve cezasız gerçek zararını kovuşturma aşamasında ödemesi durumunda, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma koşulu gerçekleşmediğinden hakkında düşme kararı verileceğine dair sanığa ihtaratta bulunulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi..." şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda sanık hakkında kaçak elektrik kullanma eylemi nedeniyle, bilirkişi raporu alınarak kurum zararı belirlenmeden ve bu hususta sanığa ödeme ihtarı yapılmadan kamu davası açıldığı, kurumun vergisiz ve cezasız gerçek zarar miktarının belirlenip, söz konusu bu miktarı ödemesi konusunda sanığa ihtaratta bulunulması gerektiği...

                Madde fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken kurum zararı giderilmediğinden bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Sanık ... yönünden; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel adli sicil kaydı bulunmayan sanık alınan savunmalarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş olup talimat ekinde KEMT bulunmadığı bu nedenle kamu zararından haberdar olmadığı anlaşılmakla, dosya kapsamına göre hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına engel hali bulunmayan sanığa, davaya konu depoda ele geçen 150 litre yakıtın ithalinde öngörülen ... vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamı olan 262,36 TL nin kamu zararı olduğundan, bu miktar ihtar edilerek sonucuna göre gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/9. madde fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken kurum zararı giderilmediğinden bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması, 3- 5237 sayılı TCK.nun 51/7.maddesi gereğince sanıkların denetim süresi içinde...

                  Zararı öğrenme olgusu, gelirler yönünden Kurumun yetkili organının onay günü, giderler için sarf ve ödeme tarihleri itibarıyla gerçekleşmekte, zararı gerçekleştirenin öğrenilmesi olgusunun ise her somut olayın özelliğine göre saptanması gerekmektedir. Kurum ceza davasına müdahil olarak katılmadığından rücu davalarında Borçlar Kanunu'nun 60. maddesindeki ceza zamanaşımı ise uygulanmamaktadır. Anlaşılacağı üzere maddedeki zamanaşımı süresi, zararın ve eylemi gerçekleştirenin (failin) öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlamakta olup, Kurumca zararın öğrenilme tarihinin, gelirlerin onay, giderlerin sarf ve ödeme günü olduğu açıktır. Faile ıttıla tarihinin ise özel bir duyarlılıkla araştırılıp incelenmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu