Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesi zararı karşılanmıyor ise sanığa kaçak elektrik kullanım bedelini hükümden önce ödemesi halinde TCK'nın 168/5. maddesi uyarınca etkin pişmanlıktan yararlanabileceği hususu hatırlatılıp talep etmesi halinde zararı gidermesi için kendisine makul bir süre verilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...

    Dava, sigortalının iş kazası sonucu yaralanması nedeniyle katlanılan Kurum zararının kusursuz sorumluluk çerçevesinde işverenden rücuan tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; davacı .....’nun ......kontrol memurları ve iş müfettişi tarafından yapılan tahkikat sonucu Kurumca iş kazası geçirdiği kabul edilen sigortalı için katlanılan Kurum zararı nedeniyle, iş yerinde işçisi olarak çalıştırdığı halde bildirmeyen işverenin kusursuz sorumluluğu kapsamında rücuan tazminat davası açtığı, ancak Mahkemece 5510 sayılı Yasanın 23. maddesi kapsamında inceleme yapılmadan salt kusur incelemesi ile sonuca gidildiği ve devamla davanın reddedildiği tespit edilmiştir....

      Ancak; 1-Sanıklar müdafiinin 26.06.2009 taihli oturumda, zararı gidermek için celse arasında katılan kurum İstanbul Büyükşehir Belediyesine müracaat ettiklerini ancak belediye görevlilerinin zararı tahsil etmemeleri nedeniyle karşılayamadıklarını, bu nedenle belediyenin zararını karşılayarak etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediklerini beyan etmiş olması karşısında, mahkemece zararın giderilmesi için ödeme yeri belirlenip buna göre makul bir süre tayini ile paranın yatırılmasının sağlanması yerine, sanıklar hakkında yazılı şekilde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına karar verilmesi, 2-Birlikte suç işleyen sanıklara neden oldukları yargılama giderinin, 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesi uyarınca ayrı ayrı yükletilmesi yerine, müteselsilen tahsiline karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 09.07.2013 tarihinde...

        TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5/3. maddesinde faaliyet zararının kurum kazancından indirilemeyeceğinin kurala bağlandığı, oysa iştirak hissesinin satışından doğan zararın bir faaliyet zararı değil bir işlem zararı olduğu, iştirak satış zararının kurum kazancından indirilemeyeceğine ilişkin yasal düzenleme bulunmadığı, iştirak satış kazancı istisnasının bir istisna olduğu ve mutlak bir düzenleme olmadığı, iştirak hissesinin satışı nedeniyle katlanılan zararın kurum kârının tespitinde gider olarak dikkate alınması gerektiği ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. TETKİK HÂKİMİ : … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 6352 sayılı Yasa'nın geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kurum zararının giderilmesi halinde öncelikle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceğinden, kurum zararı normal tarifeye göre vergi ve cezalar hariç olarak bilirkişiye hesaplattırılıp, bilirkişi tarafından belirlenen zararı gidermesi halinde, 6352 sayılı Yasa'nın geçici 2/2. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair sanığa bildirimde bulunulması, ödeme için makul bir süre verilip, sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma ile hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 6352 sayılı Yasa'nın geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kurum zararının giderilmesi halinde öncelikle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceğinden, kurum zararı normal tarifeye göre vergi ve cezalar hariç olarak bilirkişiye hesaplattırılıp, bilirkişi tarafından belirlenen zararı gidermesi halinde, 6352 sayılı Yasa'nın geçici 2/2. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair sanığa bildirimde bulunulması, ödeme için makul bir süre verilip, sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma ile hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, 13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              T6, T7 ve işveren T3 isteyebileceği kurum zararı 30.065,59 TL olup, sigorta şirketi ise söz konusu bu zarardan poliçe limiti ile sınırlı sorumludur; ayrıca davacı kurumun yalnızca davalı işveren T3 isteyebileceği kurum zararı ise 10.932,96 TL olmak üzere, kurum zararının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle, "Davanın KABULÜ ile, 1- 30.065,59 TL kurum zararı alacağı olan peşin sermaye değerli gelirin, tahsis onay tarihi olan 25/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar T3 T7 T6 T8 Şirketinden (poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, Bakiye 10.932,96 TL kurum zararı alacağı olan peşin sermaye değerli gelirin, tahsis onay tarihi olan 25/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T3 tahsili ile davacıya verilmesine," karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 15/01/2014 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/09/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 04/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ...tarafından, davalı ... aleyhine 19/09/2013 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 18/12/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 23/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/08/2015 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 20/06/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 14/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu