Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ...tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 21/09/2011 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılardan ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılardan ... aleyhine açılan davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair verilen 07/03/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 20/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Davacı Kurum, kasten yaralama eylemi nedeniyle sigortalıya yapılan tedavi gideri masrafından oluşan kurum zararı 4.332,06-TL‘nın, 3.249,06-TL’sinin davalıdan rücuan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, iş kazası nedeniyle oluşan Kurum zararının davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Müzayede sonunda davacı kurum, hem ...Şti'nin, hem de...firmasının komisyon bedellerini ödemiştir. Davacı, dava dilekçesiyle her ne kadar ...Şti'nin gereksiz yere devreye sokulması nedeniyle ...Şti'ne verilen %15 komisyon bedelini talep etmişse de, ıslah dilekçesiyle de talep içeriğini değiştirerek, ...., firmasına verilen %8 komisyon ücretinin de kurum tarafından ödenmesinin sözleşmelere aykırı olduğu gerekçesiyle, kurum zararı olarak istemiştir. Mahkemece, ıslah dilekçesiyle talep edilenin, dava dilekçesinin netice-i talep kısmında söz konusu edilmemiş veya fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmamış olması hallerinde, sonradan ıslah yoluyla alacak talebinde bulunulması mümkün olmadığı düşünülerek, davacı tarafın ıslah dilekçesi kabul edilmemiştir. Oysa, ıslahla talep edilen %8'lik miktar dava dilekçesinde talep edilen %15'lik kurum zararının içindedir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kurum zararı nedeniyle alacak isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 24.08.2015 gününde verilen dilekçe ile alacak (kurum zararı nedeniyle) talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 28.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davacı Bakanlığın temyiz dilekçesinde belirttiği 31.08.2012 tarihli kira sözleşmesinin davacıdan temini ile Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 23.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Madde koşullarına göre belirlenen Kurum zararı ile sorumluları hakkında varılan sonuçta, davalı Genç Tes.Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın kabulüne dair kararın vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

              zararı olduğu gözetilmeden, kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin kurum zararı olarak bildirilmesi suretiyle, yazılı şekilde sadece kurum zararı giderilmediği gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.11.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....

                SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu borç bildirim belgesine istinaden kurum işleminin iptali istemiyle Kastamonu İş Mahkemesinin 2017/94 Esas sayılı dava olduğunu ve bu davanın bekletici mesele yapılmasını, 2004 yılında Mülga Köy Hizmetleri Müdürlüğü şimdiki adı ile Kastamonu İl Özel İdaresinden emekli olduğunu ve tarafına davacı kurum olan SGK tarafından 15/01/2005 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığını, emekli olduktan sonra Köylere Hizmet Götürme Birliklerinde yetişmiş personel yetirsizliği nedeniyle birim müdürlerininde ısrarları üzerine dönem dönem İnebolu ve Doğanyurt Köylere Hizmet Götürme Birliklerinde sözleşmeli dozer operatörü olarak çalıştığını ve davacı kurumca kendisinden T1 kesintisinin yapıldığını, davacı kurum SGK tarafından tarafına gönderilen borç bildirim belgesine yasal süre içerisinde yapmış olduğu itirazların kurum tarafından reddedildiğini, öncelikle açılan davanın derdestlik nedeniyle, dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine, bu...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava; rücuen alacak istemine ilişkindir. 1- Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 26’ncı maddesinin ikinci fıkrasında, üçüncü bir kişinin kastı veya kusuru yüzünden iş kazası veya meslek hastalığı olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla birlikte zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara Borçlar Kanunu hükümlerine göre rücu edileceği belirtilmiş, 818 sayılı Borçlar Kanununun 60’ıncı maddesinde ise, zarar ve ziyan veya manevi zarar olarak nakdi bir tutar ödenmesine ilişkin davanın, zarar gören tarafın zararı ve zararı gerçekleştireni öğrendiği tarihten başlayarak (1) yıl ve herhalde zararı doğuran eylemden itibaren (10) yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır....

                UYAP Entegrasyonu