KARAR Davacı eczacı, SGK Başkanlığı’nın 22.11.2013 tarih ve 42046020-18.787.120 sayılı yazısı ile cezai işlem uygulandığını belirtmiş,haksız cezai şart ve reçete bedeli kesinti işlemlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, herhangi bir cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile muarazanın men’ine, ... Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’nün 22.11.2013 tarih ve 42046020-18.787.120 sayılı yazısı ile davacı ... Eczanesi hakkında uygulanan haksız cezai şart ve reçete bedeli kesinti işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir....
İlk derece mahkemesince; hasta yakını ve/veya hastaların beyanlarının alındığı, dinlenen tanık beyanları doğrultusunda kurum müfettişlerince alınan ifade ve buna dayanak yapılan dava konusu kurum işleminin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile taraflar arasındaki muarazanın men'i ile davalı kurum ... İl SGK Müdürlüğünün 09.02.2016 tarih ve 2.020.836 sayılı cezai şart bedeli, reçete bedeli kesinti işlemi ve uyarı işleminin iptaline karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
(kurum işleminin iptali istemli) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurumca eczanesinde yapılan denetim sonucunda sigortalının bilgisi dışında reçete düzenletilerek kuruma fatura edilmesi suretiyle kurumun zarara uğratıldığı gerekçesiyle davalı kurum tarafından sözleşmesinin feshedilerek, iki yıl süre ile sözleşme imzalanmayacağının bildirildiğini ve reçete tutarı olan 1.034,33 TL'nin on katı oranında cezai şart talep edildiğini, işleme konu reçete üzerinde oynama yapmadığını ve reçete gereğince işlem yapıldığını, kurum işleminin haksız olduğunu belirterek, kurum işleminin iptaline ve tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istenmiştir. Davalı kurum vekili, yetkililerce yapılan denetim sonucu ......
e taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine aykırı olarak sağlık hizmeti verildiği gerekçesiyle haksız olarak cezai işlem uyguladığını ileri sürerek, işlemin iptali ile davacı alacaklarından mahsup edilen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, uygulanan işlemin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dava, uygulanan cezai işlemin iptali ve tahsil edilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, sözleşme uyarınca; kurum sigortalılarına sağlık hizmeti veren davacının, hizmet bedellerini davalıya fatura ettiği, dava konusu olayda; kurum sigortalısı ...'ın kimliği ile, ...'...
DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen 18/12/2020 tarihli ara karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Samsun Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 14.10/2013 tarih ve 16788710 sayılı yazısı ile müvekkili tarafından yapılan faturalandırma işlemlerinde SUT hükümlerine aykırılık bulunduğu gerekçesiyle müvekkili hakkında cezai işlem tesis edildiğini, müvekkili tarafından yapılan işlemlerde bir usulsüzlük bulunmayıp davalı kurum işleminin hukuka aykırı olduğun ileri sürerek, kurum işleminin iptaline ve cezai işlemin uygulanmasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece 08/11/2013 tarihli tensip ara kararı ile; tedbir talebinin %15 teminat karşılığında kabulü ile cezai işleminin uygulanmasının tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir....
Davacı yanca dilekçe red kararına karşı davalı kurum tarafından 38.113.92 TL cezai şart ve uyarma cezası verildiğini, talebin hem cezai şartın iptali, hem de uyarma cezasının iptali istemini ilişkin olduğunu, dolayısıyla uyarma cezasınında dikkate alınması suretiyle değerlendirme yapılması gerektiğini ileri sürerek; maddi hatanın düzeltilmesi talebinde bulunmuş ise de davacı, dava dilekçesinde davalı Kurumun 11.02.2016 tarih ve 38260739/18410754/864857 sayılı işleminin iptalini istemiş olup anılan işleme ilişkin evrakın incelenmesinde davacı yan hakkında uyarı cezasının verilmediği, davacının dava dilekçesinin sonuç bölümünde cezai şartın iptalini istediği anlaşılmıştır. Bu nedenle dairemiz kararında maddi hata bulunmadığından talebin bu nedenle de reddine karar verilmesi gerekmektedir. Dairemiz kararında maddi hata bulunmadığı gibi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda, maddi hatanın düzeltilmesi adı altıda kanun yolu da bulunmamaktadır....
Optik olarak davalı kurum ile arasında 2013 yılının Aralık ayına kadar geçerli olan Optik sözleşmesi imzalandığını, davalı kurum tarafından aleyhine gönderilen 23/05/2013 tarihli 0118361334/1030401/1941075 nolu ve "Fesih ve Cezai İşlem hk" konulu toplamda 60.555,86 TL tutarında cezai şart işlemi ve 1 ay süreli fesih kararı ile ekran kapatma cezası uygulandığını, bu cezanın yalnızca tanık ifadelerine dayandırıldığını, tek taraflı, somut hiçbir dayanak gösterilmeden 2013 yılı Optik sözleşmesinin 8.2.15, 8.2.22, 8.1.16, 8.1.6 ve 7.3.7. maddelerinin ihlal edildiği gerekçesiyle haksız olarak bu cezanın kesildiğini ileri sürerek, cezai şart ve fesih işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile davalı kurumun davacı hakkında uyguladığı bir ve iki yıl süreli fesih, reçete bedeli ve cezai şart tahsiline ilişkin 11.09.2012 tarihli işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı Kurum tarafından 2009 yılı protokolü gereğince davacı aleyhine düzenlenen fesih, uyarı, cezai şart ve reçete bedellerinin tahsili yönündeki işlemin haksızlığın tespiti ile iptali istemine ilişkindir. Davaya konu cezai işlemin dayanağının Kurumun denetim servisince hazırlanan inceleme raporu olduğu anlaşılmaktadır....
- KARAR - Davacı vekili, davacı şirket ile davalı kurum arasında dahilde işleme izin belgesi ile mal bedeli peşin ödemeli satışa ilişkin sözleşme düzenlendiğini, davacı şirketin bu sözleşmeye aykırı hareket ettiği iddiası ile davalı kurum tarafından davacı şirkete cezai müeyyide uygulandığını, davacının faizi ile birlikte cezai müeyyide ödemesini yapmak zorunda kaldığını, davalı kurumun işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının süresi içerisinde sözleşme kapsamındaki ihracaat sorumluluğunu yerine getirdiğini, tahrifat yapıldığı iddia edilen kara manifestosu tanziminin davacı şirketin mükellefiyetinde olmadığını beyanla davanın kabulü ile davalı kurumun cezai müeyyide içerikli işleminin iptali ile muarazanın giderilmesine, davacı şirket tarafından faizi ile birlikte ödenmek zorunda kalınan bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı idareden tahsilini talep ve dava etmiştir....
- TL uygulanması ve eczacının uyarılması"şeklinde cezai işlem tesisine, -2012 yılı eczane protokolünün 4.3.6 Maddesi gereği cezai şarta konu reçetelerin bedeli 10.020,40- TL'nin davacının kurumdan alacağından mahsubuna yönelik işlem yerinde olduğundan, iş bu işlemin iptali isteminin reddine, karar verilmiştir....