Bu fiilleri işleyenlerden kurumun uğradığı zararın iki katı kanunî faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilir ve ilgililer hakkında 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleri uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur. Olay tarihinde yürürlükte olan Sağlık Uygulama Tebliği'nin (SUT) 3.1.2.maddesine göre; “Sağlık kurum ve kuruluşları, Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilerin müracaatı aşamasında (acil hallerde ise acil halin sona ermesinden sonra) nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, evlenme cüzdanı, pasaport veya verilmiş ise Kurum sağlık kartı belgelerinden biri ile kimlik tespiti yapacaktır. Kimlik tespiti yükümlülüğünü yapmayan ve bu nedenle bir başka kişiye sağlık hizmeti sunulması nedeniyle Kurumun zarara uğramasına sebebiyet veren sağlık hizmeti sunucularından uğranılan zarar geri alınır.”...
Şirketin merkezi ve adresi Kars olmasına rağmen tebligat, davacı adına ve ....yerleşim adresine çıkarılmıştır. ........, şirket ile birlikte yöneticiler ve hissedarlar da Kurum borcundan sorumlu olduklarından uygulamada yöneticiler ve hissedarlar aleyhine takip yaptığında ödeme emirlerine sorumlu olduğu şirket adını yazmaktadır. Yani, ödeme emrine şirket adı yazılarak hem şirket hem de yönetici ve hissedar aleyhine takip yapabilmektedir. Davacı yukarıda belirtildiği gibi, kendi adına gelen ödeme emri nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı Kurum ise cevap dilekçesinde, “(…) söz konusu ödeme emri ile davacının şirket ortaklığı ve mesul müdürlüğü nedeniyle sorumlu olduğu, 2009/6-7. aylara ait Kurum alacaklarının, davacının şirketteki hisse oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.135,57 TL alacağın ödenmesi talep edilmiştir. (..)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kurum işleminin iptaline, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, feragat nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, Kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın feragat nedeniyle reddine,davalı Kurum lehine 300,00 TL dilekçe yazım ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir....
Kurumu aralarındaki kurum işleminin iptali davasına dair İzmir 7.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 31/01/2017 tarihli ve 2016/284 E. 2017/43 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 08/06/2020 tarihli ve 2020/556 E. 2020/2777 K. sayılı ilama karşı taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla özetle; “1-Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, - Kurum tarafından düzenlenen 31.03.2016 tarihli ve 4.949.045 sayılı Kurum işleminin kısmen iptaline, - Davacı tarafın davalı tarafa 58.638,01 TL tutarında borçlu olmadığının tespitine,” dair karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı Kurum vekili dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacıya bağlanan yaşlılık aylığının iptaline dair Kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 2....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava, Kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve aylığın yeniden bağlanması; birleşen dava ise, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyulurak asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
İş Mahkemesi Asıl dava, Kurum işleminin iptali, Kurumca tahakkuk ettirilen miktarda borçlu olmadığının tespiti ile haksız tahsil edilen meblağın iadesine, birleşen dava ise, itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
, fazlasından sorumlu olmadığının tespiti ile fazla miktara yönelik Kurum işleminin iptaline, birleşen dava yönünden davacı Kurum tarafından 5510 sayılı Kanun'a ve Kanun'un 96/1-b bendine göre işlem yapıldığından davalının icra takibine yaptığı itirazın kısmen yerinde olmadığı, bu nedenle davalının Bakırköy 14....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 5510 sayılı “Asgari işçilik uygulaması ve uzlaşma” başlıklı 85.maddesinde “ İşverenin, işin emsaline, niteliğine, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütümü açısından gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun tespiti halinde, işin yürütümü açısından gerekli olan asgarî işçilik tutarı; yapılan işin niteliği, kullanılan teknoloji, işyerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan sigortalı sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurlar dikkate alınarak tespit edilir. Söz konusu tespitler, Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından yapılır....
Mahkemece, davanın kabulü ile, Davacının 05/09/2011 - 12/09/2011 tarihleri arasındaki sigortalılığının iptaline ve buna bağlı olarak emekliliğinin iptaline ilişkin kurum işleminin iptaline, davacının sigortalılığının ve emekliliğinin iptali nedeni ile yersiz aylık ödendiğinden bahisle kurum tarafından kendisine çıkarılan borçtan dolayı kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir. 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Yasa’sının 2 ve 6. maddelerinde açıkça belirlendiği üzere, sigortalılığın oluşumu yönünden çalışma olgusunun varlığı zorunludur. Eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın varlığı saptanmadıkça, hizmet akdine dayanılarak dahi sigortalılıktan söz edilemez. Yöntemince düzenlenip süresi içerisinde Kuruma verilen işe giriş bildirgesi ile diğer belgeler fiili çalışmanın varlığının ortaya konulması açısından tek başına yeterli kabul edilemez....