İdare Mahkemesi'nce, Dairemizin 03/01/2018 tarih ve E:2011/3539, K:2018/34 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; istasyonsuz bayilik lisansı sahibi olan davacıya, lisansın verdiği haklar dışında akaryakıt satış faaliyetinde bulunduğundan bahisle, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararıyla 50.000,00-TL idarî para cezası verildiği, anılan Kurul kararının davacının ayrıldığı adrese tebliğe çıkarıldığı, davacının tebligat yapılmak istenilen adreste bulunamaması ve tebligat görevlisi tarafından davacının açık adres bırakmadan taşındığı şerhi düşülmek suretiyle tebliğ evrakının iade edilmesi üzerine söz konusu Kurul kararının 07/10/2009 tarih ve 27369 sayılı Resmî Gazete'de ilanen tebliğ edildiği, davacı tarafından cezanın ödenmemesi nedeniyle ödeme emri gönderilerek tahsili yoluna gidildiği ve bu ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı; dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan Kurul kararının davacıya tebliğ edilememesi üzerine 7201 sayılı...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/192 Esas KARAR NO : 2023/427 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 28/02/2023 KARAR TARİHİ : 27/04/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Şirketin müdürlerinin ... Ltd. Şti.'...
Dosyanın incelenmesinden, Dairemizin 11/02/2021 tarih ve E:2020/3589, K:2021/450 sayılı dilekçe ret kararı üzerine davacı tarafından düzenlenen ve 08/04/2021 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kaydına giren dava dilekçesinde, dava konusu Kurul kararının dayanağının iptali isteğinin geri alındığının ifade edildiği, ... Petrokimya A.Ş.'nin 422.400.000,00-TL bedelsiz sermaye artırımı kararına onay verilmesine ilişkin Kurul kararının dava konusu edildiği, nitekim, dava dilekçesinin "Sonuç ve İstem" başlıklı kısmında da yalnızca anılan Kurul kararının iptalinin istenildiği anlaşılmaktadır. Düzenli hâle koymak, düzen vermek olarak tanımlanabilecek olan düzenleme, kamu hukukunda kural koyma ile eşanlamlıdır. Kural ise, hukukta sürekli, soyut ve objektif, genel durumları belirleyen norm olarak tanımlanır. Yasama organının yasama tasarrufları dışında idare, Anayasa ve yasal düzenlemelerden aldığı yetki ile kural koyma, düzenleme yapma yetkisine sahiptir....
Mahkemece, davacının usulüne uygun muhalefet şerhini genel kurul tutanağına yazdırmadığı, kararların iptalini gerektiren bir durumun olmadığı, ayrıca davacının üye olduğu, üyeliği konusunda bir muaraza bulunmadığı gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali ve üyeliğin tespiti istemlerine ilişkin olup, mahkemenin gerekçesinde “genel kurul kararına ilişkin muhalefet şerhinin de bulunmadığı” hususuna da dayanılmıştır. Davada iptali istenilen genel kurul kararı, esas itibarıyla genel nitelikli bir karar değildir. Doğrudan davalının kişisel durumunu ilgilendiren bir karardır. Bu itibarla, davacının bu kararda oy kullanma hakkı bulunmadığı gibi, iptal davası açması için de muhalefet şerhine gerek yoktur. Bu nedenle, kararda bu gerekçeye dayanılması doğru değildir....
Genel kurul davacının itirazı olmasa da esasen itirazı incelemeye görevli olduğuna ve görevli olduğu konuda ihraç kararını gündeme alıp, ihracı karara bağladığına göre, mahkemece artık itirazın yapılmadığına bakılmaksızın ve dosya içerisinde bu genel kurul kararının davacıya tebliğine dair belge ve davalının tebliğe ilişkin bir savunmasının da bulunmaması ve anılan genel kurul kararının iptali için ayrı bir dava açıldığının taraflarca iddia ve ispat edilmediği de gözetilerek, davanın genel kurulda alınan ihraç onama kararının iptali davası olarak nitelendirilerek esasa girilip, bu yöndeki deliller toplanıp söz konusu genel kurul kararının butlanının veya iptalinin gerekip gerekmediği değerlendirilerek ve gerekirse bu yönde kooperatif uzmanından bilirkişi raporu da alınarak ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken davanın yönetim kurulu kararının iptali davası olarak nitelendirilerek karar verilmesi doğru olmamıştır. Nitekim Yargıtay 23....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı şirket tarafından, Doğal Gaz Dağıtım Şirketleri İçin Tarife Hesaplama Usul ve Esaslarını belirleyen … tarih ve … sayılı Kurul kararı gereğince, … tarih ve … sayılı Kurul kararıyla onaylanan tarifesinin, … tarih ve … sayılı Kurul kararının 4. maddesi uyarınca şirket varlık tabanının güncellenmesi suretiyle yeniden düzenlenmesi gerektiği, aksi durumun eşitlik ilkesine aykırı olduğu ileri sürülmekte ise de, söz konusu Kurul kararıyla, ihalesi davalı idare tarafından yapılan doğal gaz dağıtım şirketlerinin varlık tabanının belirlenmesine ilişkin usul ve esasların kabul edildiği, davacı şirket ise Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca yapılan ihale sonucu doğal gaz dağıtım faaliyetinde bulunduğundan anılan Kurul kararının davacıya uygulanamayacağı, bununla birlikte dava konusu işlemin dayanağı olan … tarih ve … sayılı Kurul kararının 6. maddesinin 4. fıkrasında yer alan "(...) yapılan ilk tarife uygulama döneminden...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2014/420 Esas KARAR NO:2021/283 DAVA:Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali DAVA TARİHİ:18/09/2014 KARAR TARİHİ:08/04/2021 Davacılar tarafından davalı aleyhine açılan Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalı kooperatifin 10 ortaklı olduğunu, müvekkillerinin de 10 ortak arasında olduğunu, müvekkillerinin 2006 yılı sonrası yapılan genel kurullara çağrılmaması üzerine kooperatif yöneticilerinin zimmet, sahtecilik, görevi kötüye kullanma suçları işledikleri, müvekkilleri hakkında yasaya aykırı şekilde çıkarma kararı aldıkları, yapılan genel kurul toplantılarının yok hükmünde olduğunun anlaşıldığını, 01/10/2010 tarihli genel kurul kararlarının kanunun emredici hükümlerine, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, genel kurul toplantısının kanuna aykırı olarak hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde yapılmadığını, 20/10/...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/94 Esas KARAR NO : 2021/1007 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 30/01/2021 KARAR TARİHİ : 21/10/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin ortağı aynı zamanda yönetim kurulu başkanvekili olduğunu, 07.10.2020 tarihinde davalı şirketin olağanüstü genel kurul toplantısı yapıldığı bu toplantı da müvekkilinin yönetim kurulu başkanvekilliği görevine son verildiğinin tespit ettiklerini, Olağanüstü Genel Kurul toplantısına ilişkin hazır bulunanlar cetveli incelendiğinde müvekkilinin de cetvelde adının ve imzasının olduğu görüldüğü, davalı şirkete gönderilen Eyüpsultan .......
Dava dilekçesinin "Konu" ile "Netice ve talep" kısmında, 17/03/2022 tarih ve 10866 sayılı Kurul kararının, 29/03/2022 tarih ve 10887, 10888 sayılı Kurul kararları ile 07/04/2022 tarih ve 10914 sayılı Kurul kararının iptalinin istenildiğinin belirtildiği; "Açıklamalar" kısmında Usul ve Esaslar'ın 4. maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında hesaplanan âzâmî uzlaştırma fiyatının güncellenmesine ilişkin formüllerin uygulanmasının hukuka aykırı olduğunun belirtildiği, "Konu" ile "Netice ve talep" kısmında ise 07/04/2022 tarih ve 10914 sayılı Kurul kararının iptali istenmiş olmasına rağmen 29/03/2022 tarih ve 10889 sayılı Kurul kararının iptalinin açıkça istenilmediği; Usul ve Esaslar'ın 4. maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında hesaplanan âzâmî uzlaştırma fiyatının güncellenmesine ilişkin formüllere ve bu formüllerde geçen tanımlara 29/03/2022 tarih ve 10889 sayılı Kurul kararında yer verildiği, 07/04/2022 tarih ve 10914 sayılı Kurul kararıyla ise, 10889 sayılı Kurul kararında yer alan tanımların...
Mahkemesince, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda dosyaya toplanan deliller doğrultusunda, 29.05.2005 tarihli genel kurulda eski yönetim kurul üyeleri hakkında sorumluluk davası açılmasına ilişkin 9.maddedeki karar ile ilgili 20 red oyu, 23 kabul oyu ve 7 adet çekimser oy bulunduğu, çekimser oyların red oyuna ilave edilmesi halinde 27 red, 23 kabul oyu olacağı ve dava açılmasına ilişkin kararın 23 oyla azınlık kararı olduğu, azınlık kararının iptalinde husumetin azınlık kararı yönünde oy kullananlara yöneltilmesi gerektiği, kooperatifin davalı sıfatı olmadığı gerekçesiyle davalı kooperatife karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....