Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Davacılar tarafından açılan davada, davalı şirket yapılan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca kura ile belirlenen taşınmazların davalıya da hisselendirildiği belirtilerek 5136 4 parselde 20- 21 nolu dairelerdeki davalı Sevim payının iptali ile davacı Ümmüs, 29 nolu dairedeki davalı Sevim payının iptali ile davacı Nihal adına tescili olmadığı takdirde tazminat talep edilmiştir. Davacılar ile davalı Erkut İnş. A.Ş. arasında yapılan 09/01/2013 tarihli Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesine göre 5136 ada 4 parselde; Davacı T2' a 2 adet daire ve 6.500,00.-TL, davacı Nihal ile birlikte Hikmet Soygüllücü, Gülhanım Dadaşer ve Mustafa Dadaşer' e 2 adet daire ve 3.000,00.-TL verileceği, kat ve daire paylaşımlarını kura ile yüklenici firmanın belirleyeceği kararlaştırılmıştır. Davalı Sevim ile Davalı Erkut İnş....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.12.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise taşınmazın rayiç değerinin tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Dosyada yer alan aile nüfus kayıt tablosundan davacının 12.02.1981 doğumlu olduğu görülmektedir. Davada, 442 sayılı Köy Kanununun geçici 13.maddesine dayanılmıştır. Davacıya tahsis, 26.09.1998 tarihli kura ile yapılmıştır....

    DAVA Davacı, mirasbırakan babası ...’ün 164, 555, 638 ve 1044 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, varlıklı biri olan mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir. II. CEVAP Davalı, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın sağlığında kura çekerek mallarını tüm mirasçıları arasında paylaştırdığını, dava konusu taşınmazların da kura sonucu adına devredildiğini, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın ileride oğulları arasında doğabilecek tartışmaların önüne geçmek için paylaştırma amacıyla temliki gerçekleştirdiği, mal kaçırma kastının bulunmadığı, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1....

      DAVA Davacı, mirasbırakan babası ...’ün 164, 555, 638 ve 1044 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, varlıklı biri olan mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir. II. CEVAP Davalı, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın sağlığında kura çekerek mallarını tüm mirasçıları arasında paylaştırdığını, dava konusu taşınmazların da kura sonucu adına devredildiğini, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın ileride oğulları arasında doğabilecek tartışmaların önüne geçmek için paylaştırma amacıyla temliki gerçekleştirdiği, mal kaçırma kastının bulunmadığı, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1....

        Danıştay Tetkik Hakimi: … Düşüncesi: Sağlık Bakanlığınca açılan personel seçme sınavını kazanan ve çekilen kura sonucu … Sosyalleştirme Bölgesi emrine açıktan aday sağlık memuru olarak ataması yapılan davacının 657 sayılı Kanunun 63.maddesine dayanılarak atama onayının iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmış olup, davacının vatani görevin ifası ve terhislerin Bakanlar Kurulu Kararı ile dondurulması nedeniyle atandığı yerde göreve başyamaması, ayrıca bu durumun davacı tarafından idareye bildirilmesi karşısında idare mahkemesince davanın reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet bulunmadığı anılan kararın bozulması gerekeceği düşünülmüştür....

          Davacılar vekili; dava konusu 138 ada 21 ve 22 parsel sayılı taşınmazların tarafların kök murisinden intikal eden taşınmazlar olduğunu, muris Hüseyin Torun'un vefatında sonra taşınmazın miras hisseleri oranında tespit edilmesi gerekirken hatalı şekilde davalılar adına tespit edildiğini beyanla davalılar adına olan tapu kaydının miras payları oranında iptali davacılar adına tescilini talep etmiştir. Davalılardan T4 vekili cevap dilekçesinde, taşınmazın murisi Hüseyin Torun'dan geldiği ancak murisin 1994 yılında vefat ettiğini ve mirascıları arasında kura cekimi yapılarak taksim yapıldığını, kura ve taksim sonucu 138 ada 21 parsel sayılı taşınmazın müvekkiline isabet ettiğini, davacıların kötüniyetli olduklarını beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı Hacı Ahmet Torun mirascıları davaya cevap vermemişlerdir....

          Yerel mahkemece muristen kalan iki adet bağımsız bölümün yine iki kişi olan mirasçılara kura sonucuna göre tahsis edilmek suretiyle ortaklığın giderilmesine dair verilen karar, Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçe ile bozulmuştur. Yerel mahkeme, tarafların bağımsız bölümlerin tahsisi konusunda anlaşamamaları nedeniyle mahkeme huzurunda çekilen kura sonucunda bağımsız bölümlerin taraflara tahsisi yolu ile ortaklığın giderilmesine karar verilmesinde mevzuat açısından hiç bir engel bulunmadığı gerekçesi ile önceki kararında direnmiştir. Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık; ortaklığın giderilmesi davasında aynen taksim istenmiş ise, muristen kalan birbiri ile aynı nitelikte ve aynı değerde iki taşınmazın, iki mirasçıya kura çekilmek suretiyle verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır....

            Yukarıda açıklanan yönteme aykırı olacak şekilde birden fazla aynen taksim alternatifi oluşturularak bu alternatifler üzerinden kura çekilmesi doğru görülmemiş, hükmün açıklanan bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 30/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              - K A R A R - Davacılar vekili, davalı yüklenici ile davacı müvekkilleri arasında düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ve kura uyarınca davacılara ikişer daire düştüğünü ancak sözleşmede kararlaştırılan dairelerden farklı ikişer daire verildiğini öne sürerek daireler arasındaki değer farkının tahsili amacıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davacılara kura ile belirlenen daireleri teslim ettiğini öne sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bağımsız bölümlerin tarafların iradeleri doğrultusunda belirlenmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

                Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalı kooperatif arasında 07.12.1999 tarihli daire karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiği, noterde düzenlenen kura zaptında 64. sıradan sonrakilerin yanında üye numaralarının da bulunduğu ancak ilk 63 kişilik listenin üye no kısmında herhangi bir sayının bulunmadığı, davacının 63.sırada isminin yer aldığı, kura zaptına göre davacının arsa sahibi olarak kura çektirilen kişilerden olduğu, davacının, 12.02.2000, 18.03.2001, 22.03.2003 tarihli genel kurul toplantısı hazirun listelerinde isminin bulunduğu, 22.02.2004, 26.02.2006, 22.03.2009, 23.01.2011 tarihli genel kurul hazirun listelerinde isminin yer almadığı, kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucu davacının üyeliğini devrettiği, daha sonraki dönemde de davacının herhangi bir üyelik talebinin olmadığı, bilirkişi raporunun sunulmasından sonraki aşamada davacı vekilinin dava dilekçesindeki taleplerini ıslah ettikleri, müvekkilinin davalı...

                  UYAP Entegrasyonu