Köyünde kadastro tespit çalışmalarında dava konusu taşınmaz 5 ada 78 parsel numarası alarak 6.550 m² yüzölçümünde tarla niteliği ile Maliye Hazinesi adına tespit edilmiş, tespite itiraz talebiyle açılan davada yapılan yargılama sonunda davanın feragat nedeni ile reddine, ... Köyü 5 ada 78 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline, kütüğün beyanlar hanesine, 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yer olduğunun ve ... oğlu ... ...'in işgalinde bulunduğunun" yazılmasına karar verilmiş, karar 29.09.2000 tarihinde kesinleşmiştir. Bölgede 3402 sayılı yasanın 22/A maddesi gereğince 2011 yılında yapılan uygulama kadastrosu sonunda dava konusu eski 5 ada 78 parsel, yeni 392 ada 6 parsel numarasını almış ve 6.076,14 m² yüzölçümü ile tescil edilmiştir. Davacılar, taşınmazın beyanlar hanesinde bulunan kullanım şerhinin iptali talebi ile 30.07.2015 tarihinde eldeki davayı açmışlardır....
Daha sonra henüz sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması 1999 yılında yapılarak kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5831 sayılı Yasayla 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastroda davalı gerçek kişiler yararına konulan kullanım şerhinin değiştirilmesine yönelik olduğu, davalı gerçek kişilerin de davayı kabul ettiği, bu durumun taşınmazın niteliğine ve kullanım şerhine itiraz etmeyen davalı Hazinenin aleyhine bir durum yaratmadığı anlaşıldığına göre, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 27/12/2011 günü oybirliği ile karar verildi....
Uygulama kadastrosu sırasında, davacı T1 adına kayıtlı 11.950 m2 yüzölçümündeki, eski 1014 parsel sayılı taşınmaza, yeni 308 ada 48 parsel numarası verilerek 12.138,35 m2 yüzölçümü ile tespit edildiği; uygulama kadastrosu tutanağının edinme sebebi ve değerlendirme sütununda, anılan taşınmazın, komşu davalı 308 ada 49 parsel ile olan ara sınırının sabit sınır tipinde tespit edildiği, tespite karşı davacı T1 tarafından itiraz edilmekle, 03/08/2018 tarihli komisyon kararı ile itirazın reddine karar verildiği; Davacı T1 adına kayıtlı 3.400 m2 yüzölçümündeki, eski 1021 parsel sayılı taşınmaza, yeni 308 ada 42 parsel numarası verilerek 3.323,56 m2 yüzölçümü ile tespit edildiği; tespite karşı davacı T1 tarafından itiraz edilmekle, 03/08/2018 tarihli komisyon kararı ile itirazın reddine karar verildiği; Davacı T1 adına kayıtlı 1.388 m2 yüzölçümündeki, eski 695 parsel sayılı taşınmaza, yeni 258 ada 10 parsel numarası verilerek 1.361,84 m2 yüzölçümü ile tespit edildiği; tespite karşı davacı T1 tarafından...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında Elmalı Köyü çalışma alanında kalan 121 ada 7 parsel sayılı 453.22 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve “ taşınmazın bahçe olarak 15 yıldan beri ...'un fiili kullanımında” olduğu şerhi verilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın kendisinin kullanımında olduğu iddiası ile dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında ... İlçesi Baklacı Mahallesi 1320 ada 7 parsel sayılı 1.220,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, 15 yıldan beri ... ve ...'ın kullanımında olduğu ve taşınmazın tamamının dere mutlak koruma alanı içinde olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin iptali ile kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yargılama sonunda, davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinin, 15 yıldan beri ...'...
Kullanım kadastrosu tespitlerine karşı, askı ilan süresi içinde açılacak davalarda 3402 sayılı Yasanın 11 ve 26. maddeleri uyarınca Kadastro Mahkemeleri, askı ilan süresi sona erdikten sonra açılacak davalarda ise genel mahkemeler görevlidir. Somut olayda davacı Belediye ...Köyü Tüzel Kişiliği iken) dilekçesinde ve yargılama sırasında taşınmazın 2510 sayılı Yasa kapsamında köy boşluğu olması nedeniyle beyanlar hanesi ile birlikte tespitin iptali istemiyle dava açmış olup, davacının talebi beyanlar hanesinde yazılı olmayan kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut şerhin değiştirilmesi istemli kullanım kadastrosuna itiraz davası olmayıp mülkiyet ihtilafına ilişkindir. Bu tür mülkiyet ihtilafına ilişkin davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi"den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....
Değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı göz önünde bulundurulmalı; tesis paftasında herhangi bir hata varsa sebebi tespit edilerek bu hatanın giderilmesi halinde ortaya çıkan sınır fiili kullanım sınırına uygun ve uygulama kadastrosunda da bu sınır esas alınmış ise yapılan uygulama kadastrosuna değer verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak tesis paftası mevcut teknik belgelere göre yeniden uyarlanarak olması gereken sınırlar belirlendiğinde fiili kullanım sınırı buna uygun değilse uygulama kadastrosu ile mülkiyet ihtilafları canlandırılamayacağından fiili kullanım sınırlarına itibar edilemeyeceği göz önünde bulundurulmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....
"Kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak ... adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir. 19. Kullanım kadastrosu sırasında, hakkında kullanım kadastrosu tespit tutanağı düzenlenen taşınmazların beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün olduğu hususu tartışmasızdır. Kadastro mahkemelerinde askı ilanı içinde 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince açılacak davalar kullanıcı şerhine ilişkin olup, söz konusu taşınmazın mülkiyeti Hazineye ait olduğundan mülkiyet hakkı bakımından değerlendirme yapılması mümkün değildir. 20....
Mahkemece tespite ilişkin bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle karar verilmiş ise de, söz konusu tespite ilişkin rapora davalı tarafından itiraz edildiği görülmüştür. Davalı, yargılama sırasında da söz konusu tespite ve bilirkişi raporuna itirazını bildirmiş olup tespitin gerçek durumu yansıtmadığını öne sürmüştür. Bu durumda, tek yanlı olarak yaptırılan tespit ve bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi doğru değildir....