Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın varislerinin kullanımındadır" şerhinin iptaline; taşınmazın beyanlar hanesine (muhtesat bilgileri) "iş bu taşınmaz bahçe olarak 35 yıldan beri 128/1536 hisse ile ... Kızı ...'in, 128/1536 hisse ile ... oğlu ...'ın, 128/1536 hisse ile ... kızı ...'ın, 128/1536 hisse ile ... oğlu ...'ın, 128/1536 hisse ile ... kızı ...'ın, 128/1536 hisse ile ... oğlu ...'ın, 768/1536 hisse ile ... oğlu (ölü) ...'ın varislerinin kullanımındadır" ibaresinin şerh edilmesine karar verilmiştir. Hükmün davalı Hazine vekili ile davalı ... ve arkadaşları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş; anılan hüküm, bu kez de davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    'a ait olduğunun tespiti ile bunun pay defterine işlenmesine ve ticaret siciline tesciline ve tescilin ilan edilmesine , vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Taşınmazın satılmasından sonra davaya zilyetlik şerhi verilmesi olarak devam edilemez ise de, davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da, sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur. Bu nedenle, yargılama sırasında taşınmaz malikinin değiştiğinin anlaşılması karşısında dava, kullanım kadastrosu sonucu oluşan tespit ve tescile itiraz davası olmaktan çıkmış, zilyetliğin tespiti davasına dönüşmüştür. Hal böyle olunca; davacının taşınmazdaki zilyetliğinin tespitine karar verilmesi gerekirken zilyetlik şerhi verilmesi yönünde hüküm tesisi hatalı olmuştur. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 428 ada 89, 91 ve 92 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastro tespiti gibi tapuya tescillerine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine onanmasına karar verilmiş; davacılar vekili tarafından bu kez de karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Mahkemece, nizalı taşınmazların kuzeybatı sınırında, uygulama kadastrosunda tespit edilen sınırının eski tarihli hava fotoğraflarında bulunduğu, uygulama kadastrosundan hemen öncesine kadar tarafların bu sınıra göre taşınmazlarını kullandıkları, ilk tesis kadastrosundaki sınırda yapılan kazıntı nedeniyle sınırlandırma, ölçüm ve tersimat hatasının yapıldığı, uygulama kadastrosunda bu hatanın usulünce giderildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın Ek 4 maddesi gereğince yapılan kadastroda, beyanlar hanesine yazılan kullanım şerhinin silinmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1945 yılında yapılıp 16.01.1946 tarihinde askı ilânı yapılarak 10.04.1946 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1981 yılında yapılarak 24.09.1982 tarihinde askıya çıkartılan ve dava tarihinde kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Çankaya mahallesinde (Kütükçü köyü) 15.07.2010 tarihinde 3402 sayılı Yasanın (5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen) Ek 4 maddesine göre yapılan kadastroda yapılan ve 26.07.2010 ilâ 24.08.2010 tarihinde ilân edilen kullanım kadastrosunda 28205 ada 50 parsel sayılı 1000,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, arsa niteliğiyle beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasanın 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve ... oğlu.....'...

            Hukuk Dairesinin görevine girdiği belirtilmiş olup, kararı veren mahkemenin kadastro mahkemesi olması dolayısı ile yargılama sırasında yalnızca kullanım kadastrosunda konulan şerhe ilişkin inceleme yapılacağından, taşınmazın mülkiyetine yönelik bir iddia varsa bununla ilgili genel mahkemelerde yargılama yapılarak verilecek hüküm ancak Dairemizin görevine gireceğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesinin Dairemizin görevi dışında olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 1/4/2015 tarihli ve 6644 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 07/05/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....

              hisse bakiyesinin 261.000 adet olduğu, 2019 yılında devredilen hisse ile birlikte bu yıldaki alım satımlarla 450.000 adede ulaştığı, 2020 yılına devredilen 450.000 adet hisse sayısının bu yıldaki alım satımlarla ve ...-... birleşmesi sonucunda 314.000 adet hisse senedine ulaşıldığı ve 31/12/2020 tarihi itibariyle 160.000 adet bakiye ... hissesi olarak gerçekleştiği, bakiyenin sonra ki dönemlerde ne olduğunu dosyaya sunulan ekstrelerden anlaşılamadığı, dava dışı şirket ......

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazların 2/B vasfıyla Hazine adına tesciline, 10 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinin "İş bu taşınmaz bahçe üzerindeki 1 katlı kargir ev 30 yıldan beri ... ... mirasçıları ... kızı ... (5/20 hisse), ... evlatları ... (3/20 hisse), ... (3/20 hisse) ... (3/20 hisse), ... (3/20 hisse) ve ... (3/20 hisse) iştiraken kullanımındadır.", 11 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinin ise "İş bu taşınmaz bahçe üzerindeki 3 katlı kargir evin 2 katı 25 yıldan beri ... ... mirasçıları ... kızı ... (5/20 hisse), ... evlatları ... (3/20 hisse), ... (3/20 hisse) ... (3/20 hisse), ... (3/20 hisse) ve ... (3/20 hisse) iştiraken kullanımında olup 3. Katı ... kullanımındadır." şeklinde düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  alanının eksik belirlediğini, Kuzey kısımda betonların yaşının tespiti talep ettikleri ve fırın ve eklentisi bulunduğunu, yaklaşık 20 yıldan fazla bir süredir var olan bu eklentilerin evin kuzey kısmındaki yola eklendiğini, ancak bu kısmın yol olarak kayıt edilmesinin yanlış olduğu belirtilerek, dava konusu taşınmazın gerçek kullanım alanının tespiti ile 238,03 m² olarak belirlenen yüzölçümünün iptalini ve yapılacak ölçümler neticesinde belirlenecek alanının müvekkili adına tespit ve tesciline karar verilmesi, yargılama harç ve masraflar ile vekalet ücretinin davalı tarafta bırakılmasına karar verilmesini tarz ve talep etmiştir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 363 ada 7 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanım şerhinin iptaline, 1/4 hisse yönünden tasarrufçunun davacı ..., kalan 3/4 hisse yönünden ise tasarrufçunun davalı ... olduğuna dair kullanıcı şerhi oluşturulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, 19.03.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu