Bu durumda öncelikle, ayıp ile eksik ifa kavramları üzerinde durmak gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 15/06/2022 tarih, 2021/(13)3-143 E., 2022/941 K. Sayılı ilamında ayıp ve eksik iş kavramı; "15. Bu doğrultuda öncelikle; her ikisi de genel anlamda borcun gereği gibi ifa edilmemesi olgusunu temelinde barındıran “eksik ifa” ve “ayıp” kavramları üzerinde kısaca durulması gerekir. 16. En öz tanımı ile ifa, borçlanılmış olan edimin yerine getirilmesi suretiyle borcun sona erdirilmesidir (Alman Medeni Kanunu, m. 362/I, Tunçomağ, Kenan: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 1976, s. 663). 17. Borcun ifa edilmemesi hâlinde borçlunun sorumluluğunu düzenleyen ve sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 96. maddesine göre “Alacaklı hakkını kısmen veya tamamen istifa edemediği takdirde borçlu kendisine hiçbir kusurun isnat edilemeyeceğini ispat etmedikçe bundan mütevellit zararı tazmine mecburdur”. 18....
, satış bedeli iade edildikten aracın devrini vermeye hazır olduğunu 10/09/2019 tarihinde davalıya ihtarname göndererek bildirdiğini ileri sürerek, satış bedeli olan 33.700,00 TL'nin satış tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiş; 15/06/2021 tarihli ıslah dilekçesinde; araçtaki ayıp nedeniyle satış bedelinde indirim yapılmasını ve indirim bedeli olarakta şimdilik 25.747,00 TL'nin satış tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, ayrıca aracın kullanılabilmesi kapsamında motor ve mekanik aksamı için yapılan masraflar için şimdilik 7.953,00 TL'nin de 28/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir....
bedelinden indirim yapılmasına, indirim oranındaki tutarın aracın satış tarihi olan 12/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
hali ile ayıpsız hali arasındaki değer farkının 33.333,33 TL olduğunun tespit edildiği, davacı vekilinin bozma ilamından evvel talep sonucunu ıslah etmesi nedeniyle dava değerinin 72.014,52 TL olduğu, davacı vekilinin ayıptan kaynaklı bedel indirimi talebi yanında satış sözleşmesinden kaynaklanan 5.347,86 TL cezai şart alacağı talebinin de bulunduğu, ancak her ne kadar dava konusu taşınmazın tesliminin sözleşmede kararlaştırılan tarihten 10 ay 17 gün daha geç teslim edildiği tespit edilmişse de bu cezai şartın asıl borcun ifasına ekli cezai şart niteliği taşıdığı ve asıl borcun fer'i olduğu, bu nedenle asıl borcun ifası esnasında ihtirazi kayıt ileri sürülmediği takdirde artık talep edilemeyeceği, somut olayda da konutun teslimi esnasında böyle bir ihtirazi kaydın ileri sürülmediği ve teslimin de yapıldığı görüldüğünden artık cezai şart alacağı talep edilemeyeceği gerekçesiyle Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 33.333,33 TL bedel indirim alacağının ihtarnamede öngörülen mehil de dikkate...
-KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; satış sözleşmesinden kaynaklanan satılan malın eksik teslim edilmesinden dolayı bedelde indirim veya bedelin iadesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......
Tüketicinin bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde bağlı kredi de bu oranda indirilir ve ödeme planı buna göre değiştirilir. Tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, o güne kadar yapmış olduğu ödemenin iadesi hususunda satıcı, sağlayıcı ve kredi veren müteselsilen sorumludur. Ancak, kredi verenin sorumluluğu; malın teslim veya hizmetin ifa edilmediği durumlarda satış sözleşmesinde veya bağlı kredi sözleşmesinde belirtilen malın teslim veya hizmetin ifa edilme tarihinden, malın teslim veya hizmetin ifa edildiği durumlarda malın teslim veya hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren, kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere bir yıldır." şeklindedir....
bu sorunlarından bahsedilmediğini, taşınır satışında davalı satıcının ayıptan sorumluluğunun ve alıcı davacının satış bedelinden indirim isteme hakkı olduğunu, bedelde yapılacak indirimlere ilişkin açıklamaları olduğunu, satış bedelinde yapılacak indirimin bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağından bu kalem yönünden davayı belirsiz alacak davası olarak açtıklarını, davacının bedelde indirim talebi dışında yetkili servise ödediği 398,00- TL ile ayıbın bildirildiği ihtarname ücreti 152,39- TL nin de davalıdan tahsil edilmesi gerektiğini belirterek davanın kabulü ile şimdilik 100,-TL olmak özere bedelden indirim yapılması gereken tutarın tespiti ile bu bedelin satış tarihi itibariyle yasal faizi ile davalıdan tahsili ile 398,-TL servis gideri ve 152,39 TL ihtarname bedelini yasal faizi ile tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalıya bir kısım ürün teslimi yaptığını, davacı tarafından teslim edilen ürünlerin sözleşmede kararlaştırılan niteliklere haiz olmadığını, bu nedenle davacıya ödeme yapılmadığını, teslim edilen ürünlerin daha düşük kalite olması nedeniyle davacıdan bedelde indirim talep edildiğini, bedelde indirim talebinin davacı tarafından kabul edilmemesi nedeniyle taraflar arasında teslim edilen ürünlerin tutarı konusunda anlaşmazlık çıktığını, her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi gerektiğini, davacının kötüniyetli olarak takip başlattığını belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava; tacirler arası ticari satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....
Hal böyle olunca, yerel mahkememizce, davacının seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece satıcıya karşı kullanılabileceği, nitekim Yargıtay 13....
Eser sözleşmesinde ayıplı ifa ve eksik ifada iş sahibinin seçimlik hakları TBK 475 vd. Maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre davacı sözleşmeden dönme, bedelde indirim, ücretsiz onarım talep edebilir. Ancak somut olayda sözleşmeye göre bedeli her bir ... bölüm maliki ödeyeceğinden ve her bir daire bakımından eksik ve ayıplı işin ayrı ayrı belirlenmesi gerektiğinden davacı kooperatifin bedelde indirim isteme hakkı bulunmamaktadır. Eksik ve ayıplı iş yönünden bedel davacı yanca karşılanmadığından bedelde indirim talep etmesi mümkün görülmemekle ve yine her bir dava dışı malikin ödemeleri tek tek ele alındığında davalıya halen borçlu oldukları anlaşılmakla ödenmeyen bedelin iadesi de mümkün olmayıp bu iddialar her bir ... bölüm malikince onlara karşı yapılan takiplerde ileri sürülebilir. Davacının ayıp nedeniyle alacak iddiası da bu kapsamda dinlenilemez. Davalının takas mahsup talebi de yerinde değildir....