İlk derece mahkemesi tarafından; davacı tanıklarından davacının, ayıpları ve eksik işleri öğrenir öğrenmez önce şifaen görüşme ve sonrasında noter ihtarı ile ihtar yükümlülüğünü yerine getirdiğinin anlaşıldığı, bilirkişi raporuyla davalının bir kısım edimlerini sözleşmede kararlaştırılan ürünlerden farklı ürünlerle yerine getirdiği, bu sebeple bir kısım yönünden ayıplı ifa olduğu, bir kısım yönünden yerine getirmediği, eksik ifa olduğu, ayıplı ifanın söz konusu olduğu kısımlar yönünden açık ayıp olduğu, davacının ayıp ihbarında bulunduğu, sözleşmeye göre eksik işler ve ayıplı işlerin toplam bedelinin bilirkişi raporuyla belirlendiğinin anlaşıldığı belirterek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
KARAR Davacı, davalı TOKİ’nin diğer davalı ....ne inşaa ettireceği “İstanbul Halkalı Toplu Konut Projesinden” 12.04.2007 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ile ...nolu daireyi satın aldığını, taşınmaz teslim edildiğinde tüm imalatın arızalı, boyaların bozuk, işçiliğin kalitesiz ve malzemelerin standart dışı ve ayıplı olduğunun anlaşıldığını, teslim tutanağında eksikliklerin de tesbit edildiğini, kullanımla birlikte de pek çok ayıpların ortaya çıktığını, eksik ve ayıpların giderilmesi için davalılara yapılan müracaatın sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak, daire içindeki ve bloklardaki eksik ve ayıplı işler ile site ortak alanlardaki ayıplı ve eksik imalatlar nedeni ile ortaya çıkan bedel farkının ( semen tenzilinin ) tesbit edilerek teslim tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle malın ayıplı olmasından kaynaklı tazminat ve kira kaybı alacağı istemine ilişkindir....
tapusunu devretmekten kaçındığını ileri sürerek dava konusu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescilini; eksik ve ayıplı işler ile geç teslimden kaynaklanan kira alacağı için de toplam 15.000,00TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
O halde mahkemece bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle, satış tarihi olan 11.4.2000 tarihi itibariyle dairenin bulunduğu sitede reklam ve ilanlarda taahhüt edilen sosyal ve sportif tesislerin yapılmış olması durumundaki rayiç değeri ile (ayıpsız değer), dairenin halihazırdaki durumundaki hiç yapılmayan ya da eksik, farklı veya siteye ait mülkiyet alanı içinde yapılması gerekirken, site dışında yapılan işler nedeniyle rayiç değeri (ayıplı değer), ayrı ayrı belirlenmeli, belirlenecek bu miktarlar birbirine oranlanmalı, tespit edilecek bu oran da satış bedeline uygulanarak, satış bedelinden indirilmesi gereken miktar bu şekilde belirlenmelidir. Açıklanan husus gözardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
A.Ş.’den 200.000- TL bedelle 19/03/2005 tarihli “Taşınmaz Satış Sözleşmesi” ile satın aldığını, davalıların satış sırasında reklamını yaptıkları projede müşterilerine vaat edilen taahhütlerini yerine getirmediklerini, eksik ve ayıplı işler bulunduğunu, ağır kusur ve hile ile gizlenen ve taşınmazda değer kaybına sebep olan ayıp ve eksiklikler nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... İnşaat..A.Ş., davalı Toki’ye vekaleten satış yaptıklarını, hukuken taraf olmadıklarını, davanın husumetten reddi gerektiğini, satılan taşınmazda ayıp bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Davalı Toki, inşaatın onaylı projeye uygun yapıldığını, tanıtım ve reklam broşürlerine aynen uyulduğunu, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....
A.Ş.’den 156.840- TL bedelle 14/12/2005 tarihli “ Taşınmaz Satış Sözleşmesi” ile satın aldığını, davalıların satış sırasında reklamını yaptıkları projede müşterilerine vaat edilen taahhütlerini yerine getirmediğini, eksik ve ayıplı işler bulunduğunu, ağır kusur ve hile ile gizlenen ve taşınmazda değer kaybına sebep olan ayıp ve eksiklikler nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... İnşaat..A.Ş., davalı ...’ye vekaleten satış yaptıklarını, hukuken taraf olmadıklarını, davanın husumetten reddi gerektiğini, satılan taşınmazda ayıp bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Davalı ..., inşaatın onaylı projeye uygun yapıldığını, tanıtım ve reklam broşürlerine aynen uyulduğunu, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....
A.Ş.’den 90.330- TL bedelle 10/04/2004 tarihli “ Taşınmaz Satış Sözleşmesi” ile satın aldıklarını, davalıların satış sırasında reklamını yaptıkları projede müşterilerine vaat edilen taahhütlerini yerine getirmediğini, eksik ve ayıplı işler bulunduğunu, ağır kusur ve hile ile gizlenen ve taşınmazda değer kaybına sebep olan ayıp ve eksiklikler nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ... İnşaat..A.Ş., davalı ...’ye vekaleten satış yaptıklarını, hukuken taraf olmadıklarını, davanın husumetten reddi gerektiğini, satılan taşınmazda ayıp bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Davalı ..., inşaatın onaylı projeye uygun yapıldığını, tanıtım ve reklam broşürlerine aynen uyulduğunu, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....
Dava, satışa sunulan taşınmazın sözleşme, teknik şartname ve tanıtımlarda belirtilen vasıflarda imal edilmemiş olmasından kaynaklı ayıp ve eksik işler nedeniyle tazminat ve ayrıca taşınmazın geç tesliminden kaynaklı kira kaybının tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece 4077 sayılı kanun gereğince ihbar yükümlülüğü yerine getirilmediğinden ve sözleşmeyle belirlenen sürede taşınmaz teslimi yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk ve ... 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, dava ayıba karşı yüklenici sorumluluğu olduğu iddiasıyla maddi tazminat davasıdır. Bir kısım davacıların diğer davacıların halefi olmasının görevi belirlemede etkin bir rolü yoktur. 4077 sayılı TKHK'nın 4/3 maddesi gereğince yüklenici aynı Kanun 3/1 maddesinde konut üretici tüzel kişi olduğundan "imalatçı üretici" sıfatıyla sorumluluğu 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Ne var ki uyuşmazlığa bakmaya belirlenen bu ilkeler çerçevesinde Kanunun 23. maddesi gereğince tüketici mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....