Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliği üzerinden, üründeki ayıplar da belirtilerek ürünün iadesi ve ödenen bedelin de taraflarına ödenmesi ihtar edildiği, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanmakta haklı olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

    DEĞERLENDİRME: Davacı tarafça taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı ayıp nedeniyle oluşan zarar bedelinin tahsili, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup; Taraflar arasında 22/08/2016 tarihli iş yerinin iç mekan işlerinin tadilatı için sözleşme yapıldığı, davalı tarafça şikayete neden olan ve yırtıldığı anlaşılan esnek metal bağlantı borusunun davalı tarafça yerine montajı esnasında aşırı gerilmeli ve keskin köşeli şekilde zorlanarak monte edildiği ve ... normal şartlarda çalışması esnasında oluşan sıcak, soğuk değişimleri ile ısıl genleşmelere dayanamayan dava konusu esnek metal borunun bağlantı boynundan yırtılarak sıcak su kaçağına ve zarar oluşmasına neden olduğu, ayıbın gizli nitelikte olduğu, ayıbın giderilmesi için yapılması gereken masrafın ayıbın ortaya çıktığı tarih itibariyle ...ve yüklenici karı hariç 33.099,00 TL olduğu bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulü ile aşağıdaki hükmün...

      İddia, savunma, dosya kapsamı ve istinaf nedenleri hep birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan gerekçelerle alım satım araçtaki ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve satış sırasında var olup olmadığı, araçtaki motor arızasının ortaya çıkmasındaki sebebin ne olduğu, dolayısıyla ayıptan dolayı davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, 6098 sayılı TBK m.223 ve devamı maddeleri uyarınca davacının seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu dikkate alınmak sureti ile, yargılama sırasında alınan tüm bilirkişi raporları da değerlendirilerek, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için devlet üniversitesinde görevli 3 kişilik uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gereklidir. Bu nedenle taraf vekilleri istinaf istemlerinde haklı bulunmuştur. Kararın eksik inceleme nedeni ile kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

      Davacı ----davalı tarafından ------ ayıplı olduğu belirterek sözleşmenin feshi ile kalan -----ödenen bedelin iadesini yeniden yapılması sırasında fiyat farkı oluşacak olması nedeniyle oluşacak zararların tazminini talep etmiş; davalı yüklenici ise, ayıpların kullanım hatasından kaynaklandığı ve zeminin uygun olmaması nedeniyle oluştuğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve derecesi ile ayıbın oluşma sebebine yönelikdir. Davadaki talep, ayıp iddiasına dayandırılmıştır. Eser sözleşmesinde ayıp iddiasına dayalı taleplerde zamanaşımı süresi (TBK'nın 478.maddesi) eserin tesliminden itibaren taşınırlarda------ ağır kusurlu olması halinde 20 yıl olarak belirlenmiştir. Burada ayıbın açık veya gizli olmasının bir önemi yoktur....

        Bu kez davacı vekili, satış değerindeki kaybın iadesine yönelik kararın ortadan kaldırılması, bedel iadesi veya misli ile değişime tazminatla beraber hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle yani talep etmediği hüküm sonucuna karşı kararı temyiz etmiştir....

          Yerel mahkemece bozma üzerine yapılan yargılama sonunda “davacının dava konusu aracı sıfır km olarak aldığı, bilirkişi raporuna göre araçtaki ayıbın servo fren sisteminde meydana gelen arızadan kaynaklandığı, üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu, Özel Dairece her ne kadar tüketicinin seçimlik haklarını kullanırken objektif iyi niyet kuralları içerisinde hareket etmesi gerektiği, mahkemece davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullandırılmasının iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirildiğinde aşırı bir dengesizliğe neden olacağı, ancak ayıbın üretimden kaynaklanması nedeniyle seçimlik hakkından ücretsiz onarım hakkının uygun olacağı, bu nedenlerle mahkemenin ayıplı malın misli ile değişim kararının hatalı olduğu görüşü benimsenmiş ise de Özel Dairenin görüşünün somut olaya uygulanabilecek nitelikte olmadığı, davaya konu araçtaki gizli ayıbın fren sisteminde olduğu, kapı kolu, torpido kapağı gibi önemsiz bir parçada olmadığı...

            Davacı vekili; davacının, davalı galericiden satın aldığı aracın sonradan gizli ayıplı olduğunu öğrendiğini, ayıbın giderilmesi için 22.495,00 TL bedel ödediğini ileri sürerek 22.395,00 TL araç onarım bedelinin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı; aracın gizli ayıplı olarak satılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

            Ön ödemeli konut satış sözleşmesi,6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Aksi hâlde satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez." şeklinde düzenlenmiştir....

            marka 2013 model sıfır kilometre araç satın aldığını, müvekkilinin 2014 yılında aracı satacağı zaman aldığı 19.03.2014 tarihli ekspertiz raporunda aracın tavan bölümünde değişen parça ve boya tespit edildiğini, durumun 25.03.2014 tarihinde noter kanalı ile davalı şirkete bildirildiğini, ayıplı satış nedeniyle satış akdinin feshedilerek bedelin iadesinin istendiğini, ancak davalı şirketin bedeli iade etmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, satılanın ayıplı olması nedeniyle satış sözleşmesinin feshi ile aracın satıcıya iadesi karşılığında ödedikleri 36.850-TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/256 Esas, 2016/76 Karar sayılı ilamına istinaden müvekkili hakkında takip başlatıldığını, takip çıkışının "78.000,00 Euro + 23.525,19 TL" şeklinde olduğunu, Euro olan kısmın ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden ödenmesinin talep edildiğini, müvekkili tarafından temyiz yoluna gidildiğini, teminat mektubu sunularak tehir-i icra kararının alındığını, temyizin karar düzeltme yolu açık olarak onanması ile teminat mektubunun bozdurularak haciz işlemlerinin yapıldığını ve alacağın Euro'luk kısmının fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden tüm dosya hesabının ödendiğini, taraflarınca karar düzeltme yoluna başvurularak karar düzeltme taleplerinin kabul edildiğini ve dayanak ilamın araç üzerindeki hukuki ayıbın kaktığı gerekçesiyle bozulduğunu, ilk derece mahkemesinin bozmaya uyduğunu, dava konusu araç üzerindeki tedbirin kaldırılması ile hukuki ayıbın kalmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı karar verildiğini...

              UYAP Entegrasyonu