Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, cayma hakkının kullanılması nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve sözleşme kapsamında verilen senetlerin iadesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesince "davacının güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu" gerekçesi ile davanın yukarıda belirtildiği şekilde görev yönünden usulden reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının davalı Garanti-Koza İnş.San. ve Tic. A.Ş.'...

Bağlı krediye konu mal veya hizmetin hiç ya da gereği gibi yerine getirilmemesi durumunda tüketicinin önünde iki seçenek bulunmaktadır: Tüketici bu halde ya satış sözleşmesinden dönme hakkını kullanarak ve kredi ödemelerini durdurarak o zamana kadar ödediği taksitlerin iadesini isteyebilecek ya da bedelden indirim isteme hakkını kullanarak kredi geri ödemelerinin bu oranda indirilmesini talep edebilecektir. Tüketicinin, mal veya hizmet tedarikine ilişkin sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde, esasen kredi ve satış sözleşmeleri bileşik sözleşme ilişkisi içerisinde birbirine bağlı durumda olduğundan, kredi sözleşmesinin bu durumdan etkilenmesi kaçınılmaz olup kredi verenin sorumluluğunun gündeme gelmesi de pek tabiidir Tüketicinin satış sözleşmesinden dönmesi halinde, tüketici bu andan itibaren bankaya karşı kredi ödemelerini durdurma hakkına sahiptir....

    ödediklerini, eksik ödenen bedelin tahsili için icra takibi yaptığını, davalılar takibe itiraz ettiğinden haksız itirazlarının iptaline, ıslah yolu ile de satış geçersiz olduğundan davalılardan aldığı satış bedeli 9000 TL’nin iadesi koşulu ile hükmen adlarına tescil edilen 160/98740 arsa payının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

      Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen işyeri devir sözleşmesinden dönülmesi sebebiyle ödenen kaporanın ve sözleşmede kararlaştırılan cezanın tahsili istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın işyeri devri sözleşmesinden kaynaklandığı, TTK'nın 4. maddesine göre ticari dava olup ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince ise uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağa ilişkin taraflar arasındaki gayrımenkul satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığının dolayı geçerli olmadığından davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkmesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili özetle; davalılardan ...'...

        (ONS şirketi) arasında imzalanan 16.08.2014 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ile ONS İncek Rezidence adlı projeden A Blok 73 nolu bağımsız bölümün davacı tarafından 290.000 TL bedelle satın alındığını, 72.500 TL'nin peşin ödendiğini, kalan 217.500 TL için Albara Türk Katılım Bankasından bağlı konut kredisi kullandığını, ancak konutun sözleşmede kararlaştırılan sürede teslim edilmediği gibi binaların gerçekleşme oranınında %8-9 gibi oranlarda kaldığını, noter kanalıyla her iki davalıya 17.10.2014 tarihli ihtarname gönderilerek satış sözleşmesinden ve bağlı sözleşme olarak düzenlenen konut kredisi sözleşmesinden döndüklerini ve ödedikleri bedelin iadesini istediklerini, ancak bu güne kadar iade edilmediğini, davalılar aleyhine başlatılan Ankara 18....

          vekillerince istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Uyuşmazlık satış sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davalı ayıplı malın iadesi ile ödenen bedelin istirdadı talep edildiğinden karara yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı, bağımsız bölümün süresinde teslim edilmemesi nedeni ile sözleşmeden dönme, ödenen bedelin iadesi, konut kredi sözleşmesinin feshi, ödenen taksitlerin faizi ile iadesi ve kira kaybının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. 19/12/2014 tarihli celsede davacı vekili; öncelikli taleplerinin sözleşmeden dönme olduğunu, aksi halde yoksun kalınan kira bedelinin tahsilini istediklerini bildirmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmeden dönme hakkını süresinde kullanmadığı, davaya konu taşınmaz ve çevresi incelendiğinde davalı müteahhidin inşaatı bırakarak terk ettiği devam etmediği; bu durumda davacının davayı süresinde açtığı kabul edilse bile sözleşmeyi feshetmesinde hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davacının sözleşme feshinedair talebinin reddine ancak yoksun kalınan kira kaybının istenebileceği gerekçesi ile diğer taleplerin reddine, yoksun kalınan kira kaybının davalılardan tahsiline karar verilmiştir....

              Mine Çiçeği Sok.Banu Evleri 2 B/4 Blok Kat:6 Daire:19 Ispartakule Avcılar/İstanbul'' adresindeki konutun satışı için 23/08/2022 tarihinde anlaşma yapıldığını, bu tarihte satış bedeline mahsuben, aracı T4 banka hesabına 50.000 TL satış bedeline mahsuben peşinat olarak gönderildiğini, ancak 25.08.2022 tarihinde, satıcının satıştan vazgeçmesi nedeniyle, satışın fesih protokolü ile iptal edildiğini, satış iptal edildiği için, ödenen satış bedelinin iadesi gerektiğinden, sözlü olarak talep edilmesine rağmen aracı tarafından para iadesi yapılmadığını, bu nedenle ödenen satış bedelinin iadesi için, gayrimenkul malikine ve aracılara, Bakırköy 1.Noterliği'nin 26/08/2022 tarihli 20063 yevmiyeli ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalıların müvekkiline, cevabi ihtarname gönderdiğini, ihtarda ödenen 50.000 TL'nin emlak komisyonuna mahsuben ödendiğini, iade etmeyeceklerini, ayrıca bu 50.000 TL'ye ilave olarak, müvekkilinin onlara cezai şart olarak 50.000 TL daha ödemesi gerektiğini belirttiklerini...

              Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “Konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı, kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

                GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ile davalı şirket arasında 17.03.2018 tarihli konut edinme sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme ile 250.000,00 TL bedeli 100 ay taksit şeklinde ödenmesi konusunda tarafların mutabık kaldığını, sözleşmede kararlaştırılan taksitler dışında davacıdan haksız olarak organizasyon bedeli olarak 20.000,00 TL ödeme yaptığını, daha sonrasında müvekkilinin sözleşme ile bağlı kalmak istemediğini davalı şirkete bildirmesine rağmen davalı şirket tarafından davacıya organizasyon bedeli olan 20.000,00 TL nin iadesinin yapılmadığını, organizasyon bedeli adı altında ödenen bedelin iadesi için Bakırköy 40....

                UYAP Entegrasyonu