nın 07.04.2008 tarihinde kullandığı başka bir tarımsal kredi genel sözleşmesinden ve 28.09.2009 tarihli tarımsal kredi ikraz sözleşmesinden kaynaklanan borcunun ödenmemesini gerekçe göstererek Kırıkhan İcra Müdürlüğünün 2014/80 Esas sayılı takip dosyası üzerinden 07.02.2014 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, önceki malikin başkaca kredi sözleşmelerine bağlı olarak bankaya borçlu bulunmasının yeni maliki bağlamayacağı gibi tapu kaydına göre bu borçlar sebebiyle ayrıca ipotek tesis edilmemiş olduğunu ileri sürerek taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan 30/12/2008 tarihli konut kredisi finansman sözleşmesi ile kredi aldığını, kredinin teminatı olarak satın alınan taşınmaz üzerinde 296.225.00 TL miktarlı 1. dereceden ipotek tesis edildiğini, kredi borcunu erkenden ödediğini ancak davalı bankanın hesabı bir türlü kapatmadığını, kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borç (anapara, faiz, komisyon, sigorta primleri, erken ödeme cezaları vs.) tümüyle ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılması için 350.00 TL masraf istendiğini bu talebin yasal olmadığını ileri sürerek, 296.225.00 TL bedelli ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Davalı, ipoteğin kaldırılması için gereken 350.00 TL masrafın davacı tarafından ödenmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 3.maddesine göre ipoteğin fekki için gereken masrafların davacı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, miktar olarak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurulması gerektiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....
ın genel kredi sözleşmesi gereği kullandığı kredilerin ödendiği, davalı banka lehine verilen ipotek teminatının devam ettirilmesinin hukuki dayanağının kalmadığı, ipoteğin süresiz olarak devamının yasanın amacına uygun olmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki davalı lehine ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık her ne kadar ipoteğin fekki istemiyle açılmışsa da temel ilişki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığından TTK'nın 4. maddesi uyarınca ticari mahiyetteki genel kredi sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkeme ticaret mahkemesidir. Mahkemece asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğunu gözetilerek, görevsizlik kararı vermesi gerekirken, işin esasına girerek yazılı şekilde karar vermesi doğru olmayıp, kararın bozulması gerekmiştir....
DAVA Davac vekili; davacının satın almış olduğu taşınmaz üzerinde davalı lehine konut finansmanı sözleşmesi nedeniyle ipotek bulunduğunu, davacının davalı bankaya, ipoteğin kaldırılması amacıyla kalan kredi borcunu ödemesine rağmen davalının ipoteği kaldırmadığı gibi davacı aleyhine takip yaptığını ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili; dava konusu ipoteğin, taşınmaz dava dışı eski malik ...adına kayıtlı iken ...’ün doğmuş ve doğacak tüm borçlarına teminat teşkil etmek üzere verildiğini, ...’ün dava dışı genel kredi sözleşmesi borçlusu ...’a müşterek borçlu müteselsil kefalet sözleşmesi nedeniyle kefalet sorumluluğunun devam ettiğini, ...’ün doğmuş ve doğacak tüm borçları için teminat gösterilen ipoteğin devam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. III....
Mahkemece, "...davacının dava konusu ipoteği banka ile imzaladığı 21/09/2010 tarihli konut kredisi sözleşmesi kapsamında kredi borcunun teminatını oluşturmak üzere davalı lehine verdiği, konut kredi sözleşmesinin 21 ve 22.maddeleri ile ipotek akit tablosundan anlaşılacağı üzere davacının verdiği teminatın sadece bu sözleşme kapsamında olmayıp, davacının daha evvel kullandığı veya ileride kullanacağı diğer krediler ile her ne sebepten olursa olsun gerek asaleten gerekse kefaleten doğmuş doğacak tüm borçlarının teminatını teşkil etmek üzere alındığı, dolayısıyla bu ipoteğin davacının daha evvel müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı dava dışı .... şirketi ile davalı banka arasında yapılan genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borçların da teminatını oluşturduğu, bankanın ipoteğin fekki için bu genel kredi sözleşmesinden kaynaklı bakiye borcun ödenmesi gerektiği yönündeki davranışının haklı olduğu, ancak yapılan bilirkişi incelemesinden anlaşılacağı üzere davalı bankanın davacıdan...
Şti'nin kredi borçlarının teminatını teşkil etmek üzere taşınmazını ipotek ettiğini, bu şirketin borcu kapandıktan sonra ipoteğin fekki için bankaya müracaat ettiğini, ancak davalı bankanın şirket ortaklarından ...'ın borcu olduğu gerekçesi ile ipoteğin fekkini yapmadığını, müvekkilinin ...’a ait 15.365,75 TL borcu "ipoteğin fekki için itirazı kayıt ile ödüyorum" şerhi ile ödediğini, ipoteğin teminat ipoteği olduğunu,ipoteğin fekki için itirazı kayıtla ...'ın borcunu ödeyen müvekkilinin ödediği 15.365,75TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili,müvekkili bankanın ikametgahının ... olduğunu, yetkisizlik kararı verilerek yetkili ... Asliye Ticaret Mahkemesi'ne dosyanın gönderilmesini, müvekkili bankanın davacıya şirket ortaklarından...'...
Dava konusu uyuşmazlık davalı Bankanın kredinin ödenmesi karşılığında ipoteğin fek edileceği taahhüdü üzerine, başka bankadan kredi kullanan İpotekli taşınmazı satın alan alıcının açtığı önceki malik tarafından kullanılan konut kredisinin teminatı olarak konulan ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, ipoteğe konu borcun konut finansman kredisinden kaynaklandığı ve davacının konut kredisini çeken tüketicinin halefi olarak ipoteğin fekkini istediği anlaşılmakla, davacı taraf dava konusu bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumundadır. Bu itibarla uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup, re'sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak olmaz. 3....
HUKUK DAİRESİ Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kefalet sözleşmesinin iptali ile kredi sözleşmesi kapsamında verilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23/07/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 08/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı teminat amacıyla ipotek bırakılan taşınmazların satın alınması sonucu menfi tespit , ipoteğin fekki ve kötü niyet tazminat talebidir. Davacı ------bedelli ipoteklerinin kaldırılmasını ve kötü niyet tazminatı talebi vardır. Dosya içerisindeki ------ hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, kredi alacağının faiz ve masraflar toplamı olarak ---- üzerinden takip başlatıldığı, dava konusu edilen ---- bölümler üzerinde ----birinci derecede ipotek tesis edildiği görülmüştür....
Açıklandığı üzere Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, kredi kartı ve “Konut Finansmanı Kredisi” gibi tüketici kredisi kullanan borçluları, diğer kredi borçlularından ayrı tutmak, tüketicinin koşullarını iyileştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla geliştirilmiş özel bir yasa olup, bu kanun kapsamında verilen krediler nedeniyle borçluların temerrüte düşüp düşmedikleri, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borç miktarının ve faizinin, yapılan özel sözleşmelerin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun koşullarında değerlendirilmesi gerekir. Somut olayda, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile kredi kartı alacağının tahsili amacıyla limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilip, borçlulara İİK'nun 150/ı maddesi kapsamında icra emri gönderilmiş, borçlular ise takibin iptalini istemiştir....