Asliye Ticaret mahkemesinde derdest davaların bulunması nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacının dava dışı ... ile davalı banka arasında imzalanan 13.11.2008 tarihli Konut Finansmanı Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalaması ve aynı zamanda bu sözleşme nedeniyle taşınmazı üzerine ipotek konulması nedeniyle davalı bankanın konut finansmanı kredisi ve dava dışı kredi borçlusunun konut finansmanı kredi sözleşmesi ve diğer borçlu ve kefili olduğu sözleşmeler nedeniyle davacı hakkında başlatılan icra takiplerinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır. Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 10. maddesinin üçüncü fıkrası tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren, asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasını isteyemez düzenlemesini ihdas etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/297 Esas KARAR NO : 2021/400 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 11/02/2020 KARAR TARİHİ : 13/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı şirket arasında ... Konut Satış Sözleşmesi imzalandığını, .......
Yasaya eklenen 10/A maddesinde; kredi kartı ve nakit çekim sureti ile kullanılan kredilerde 10. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtildikten sonra, aynı Yasaya 21.02.2007 tarihli 5582 sayılı Yasanın 24. maddesi ile eklenen 10/B maddesinde ise; “Konut Finansmanı Sözleşmeleri” de bu yasa kapsamında değerlendirilerek, konut finansmanı sözleşmelerinin düzenlenme koşulları, borçlunun temerrüdü durumunda finansman sağlayan bankanın yükümlülükleri, borcun muaccel kılınabilmesinin ve muacceliyet uyarısının koşulları gibi hususlar özel olarak ve ayrıca düzenlenmiştir....
Hukuk Dairesi Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak davalı banka lehine 180.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, kredi borcunu ödeyemeyince davalı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını ve taşınmaz üzerine İİK. 150/c şerhi konulduğunu, 2018 yılı şubat ayında kredi borcunu tamamen ödediğini ve taşınmaz üzerindeki İİK. 150/c şerhi ile ipoteğin terkin edilmesini talep ettiğini, İİK. 150/c şerhinin kaldırıldığını ancak ipoteğin terkin edilmediğini ileri sürerek konut kredisi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Davalı, borç tamamen ödendikten sonra davacının ipoteğin terkin edilmesi için herhangi bir başvuru yapmadan dava açmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, tebliğat ulaşır ulaşmaz banka tarafından 27.04.2018 tarihinde gönderilen yazı üzerine ipoteğin tapu müdürlüğünce terkin edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/190 Esas KARAR NO: 2021/517 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ: 19/09/2019 KARAR TARİHİ: 11/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ----- dava dışı ---------- yılında ipoteğin kaldırılması istenen tapuyu satın aldığını, söz konusu tapu üzerinde ----- davalı bankanın ----- çekmiş olduğu kredi neticesinde ipotek gösterildiğini, 3. Şahsın maliki olduğu ------- parselde tapuya kayıtlı ---- miktarlı arsa ve betonarme apartmanın-----bölümü üzerinde arsa payı ---- olan taşınmaz, davalı banka ile arasındaki ticari ilişkinin teminatı olmak üzere, ipotek tesis edildiğini, 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, dava dışı ...’ın kullandığı krediye karşılık davacı ...’a ait taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, Haziran 2006 tarihinde kredi alan ... ile ilgili olarak ... tarafından ortaklığın sona erdiğinin bankaya bildirildiğini, alınan kredi borcunun ödendiğini, ipoteğin terkini talepli ihtarname çekildiğini buna rağmen Haziran 2006 tarihinden ve ortaklığın bitmesinden sonra müvekkillerinin iradesi dışında verilen kredi ile ilgili olarak ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Konut finansmanı kuruluşları tarafından verilen kredilerin ipotek finansmanı kuruluşlarına, konut finansmanı fonlarına veya ipotek teminatlı menkul kıymet teminat havuzlarına devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz." hükmünü içerir. 3.Değerlendirme Temyizen incelenen kararda; yukarıda yer verilen hukuk kuralları gözetilerek oluşturulan gerekçeye ve İlk Derece Mahkemesince yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen alacak tutarlarına uygun şekilde hesaplanarak hüküm altına alındığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE, 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, konut kredi sözleşmesinin teminatı olarak tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 09.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalı banka lehine 25/12/2017 tarihli kredi sözleşmesinin teminatı olmak üzere ipotek oluşturulmuştur. İpotekli taşınmaz kredinin kefili ve ipotek vereni ... tarafından 17/03/2020 tarihinde dava dışı ...'e, ondan da davacımız ...'a 01/02/2021 tarihinde satılıp devir edilmiştir. Kefaletten kaynaklanan asıl kredi borcu ... tarafından ödendiği için davacımız taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını istemiş, davalı banka kredi işleminde asıl borçlunun riskleri devam ettiği için ipoteğin kaldırılmayacağını ileri sürmüştür. Davanın kabulüne ilişkin ...., sayılı kararı ile ilgili istinaf incelemesinin yapıldığı .... ., sayılı ve 28/12/2023 tarihli kararında "davacı tarafından dava dışı şahsın davalı bankadan kullandığı ticari kredilerin teminatını oluşturmak üzere tesis edilen ipoteğin borç bulunmadığı gerekçesiyle fekki talep edilmiştir....
ilişkisi bulunacağını ve bu durumda ilişkide iki taraf bulunduğunu, konut satış sözleşmesinin kredi veren tarafından finanse edildiği ve kredi verenin satıcının hizmetlerinden yararlandığı hallerde bağlı kredi ilişkisi bulunduğunun kabul edileceğini, tüketici ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinde belirli mal veya hizmetin adının açıkça anılması durumunda da ekonomik birlik ve bağlı kredi bulunduğunun kabul edileceğini, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacının adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Koza'ya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu (YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin fekkinin talep edilemeyeceğini, adi yazılı satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, ipoteğin tesisi esnasında taşınmazın davacıya satıldığının müvekkili tarafından bilinmediğini, davacının kötüniyetli...