Zira taraflar arasındaki temel uyuşmazlık genel kredi sözleşmesinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edilen ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkin olup uyuşmazlığı doğuran temel ilişki genel kredi sözleşmesi olup genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar TTK'nun 4/1-f maddesi kapsamında kalmaktadır. Genel kredi sözleşmesi yasa ve yerleşik içtihatlar dikkate alındığında bankacılık işlemi niteliğindedir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanacak kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun 01.09.2021 tarihli kararı gereğince;"Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.13.14.Hukuk Dairesinin görev alanındadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 25/02/2021 NUMARASI: 2021/10 2021/147 DAVANIN KONUSU: İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) Taraflar arasındaki davada Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Bakırköy 6. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satışından kaynaklı ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesince, "... davacı ile davalı ... A.Ş.arasında tüketici işlemine dayanak tutulan taşınmaz satış sözleşmesindeki edimlerin yerine getirilmesi suretiyle başkaca tüketici işlemi kalmadığı, davacı ile ipotek alacaklıları ... AŞ. Ve ... AŞ. , arasında da herhangi bir sözleşmenin mevcut olmadığı , uyuşmazlığa konu ipoteğin davalı ... Şirketinin dava dışı ... AŞ. Ve ... AŞ. , ile yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği, ancak ipotek alacaklısının ... AŞ. Ve ......
in borcunun müvekkili tarafından peyderpey ödenerek 2011 yılı içinde kapatıldığı halde davalı bankanın, adı geçenin bireysel kredi kartı borcunu gerekçe göstererek ipoteği kaldırmadığını, müvekkilinin, söz konusu bireysel kredi sözleşmesine kefil olmadığını, kefili olmadığı bir sözleşmeden kaynaklanan borcun varlığından bahisle ipoteğin kaldırılmamasının haksız olduğunu belirterek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının, ipotek senedinde, oğlu ... lehine açılmış ve açılacak her türlü krediden ve bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarından kefaleti kabul ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin dava dışı ...'in, davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak verildiği, dava dışı ...'...
Açıklandığı üzere Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, kredi kartı ve “Konut Finansmanı Kredisi” gibi tüketici kredisi kullanan borçluları, diğer kredi borçlularından ayrı tutmak, tüketicinin koşullarını iyileştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla geliştirilmiş özel bir yasa olup, bu kanun kapsamında verilen krediler nedeniyle borçluların temerrüte düşüp düşmedikleri, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borç miktarının ve faizinin, yapılan özel sözleşmelerin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun koşullarında değerlendirilmesi gerekir. Somut olayda, alacaklı banka tarafından genel kredi ve teminat sözleşmeleri, doğrudan borçlandırma hesabından kaynaklanan alacaklar ile kredi kartı alacağının tahsili amacıyla limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, borçlulara İİK'nun 150/ı maddesi kapsamında icra emri gönderildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - İSTİRDAT Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve istirdat davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, konut finansmanı (mortgage) kredi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, istirdat istemlerine ilişkindir....
KARAR Davacı, davalı ile konut finansmanı sözleşmesi imzaladığını ve dava dışı ...'ın da bu sözleşmeye kefil olarak imza attığını, davalı banka tarafından konut kredisi ile aldığı taşınmazın tapu kaydına ipotek konulduğunu, kredi borcunu erken kapatmak istediğinde kefil olan dava dışı ...'ın kredi kartı borcu bulunduğundan konut kredisi borcunu kapatamayacağının ve taşınmaz üzerine konan ipoteğin kaldırılamayacağının davalı tarafından bildirildiğini ileri sürerek sözleşme uyarınca hesaplanacak borcun davalı bankaya veya gösterilecek bir yere yatırılarak kapatılması şartıyla sözleşmeye konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Anılan Kanun'nun 10/A. maddesinde; kredi kartı ve nakit çekim sureti ile kullanılan kredilerde 10. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, aynı Kanunu'a 21.02.2007 tarihli 5582 sayılı Yasanın 24. maddesi ile eklenen 10/B. maddesinde ise; “Konut Finansmanı Sözleşmeleri” de bu kanun kapsamında değerlendirilerek, konut finansmanı sözleşmelerinin düzenlenme koşulları, borçlunun temerrüdü durumunda finansman sağlayan bankanın yükümlülükleri, borcun muaccel kılınabilmesinin ve muacceliyet uyarısının koşulları gibi hususlar özel olarak ve ayrıca düzenlenmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davacı arasında Sabit Faizli Konut Finansmanı Kredi Sözleşmesi imzalandığını ve davacıya konut kredisi kullandırıldığını, bu kredinin teminatını teşkil etmek üzere Eyüpsultan ilçesi, Alibeyköy Mah, 157 ada, 4 parsel, 5 nolu bağımsız bölüm üzerinde müvekkili banka lehine 1.dereceden ipotek tesis edildiğini, davacının kredi borcunun ödenmesine rağmen ipoteğin müvekkili banka tarafından fekkedilmediğini iddia ettiğini, dava konusu ipoteğe ait kredi alacağı tahsil edildiğini, kredinin tahsil ve tasfiye olması halinde kredinin teminatını oluşturan ipoteklerin fek işlemleri müşteriler tarafından müvekkili bankaya sunularak fek talebi dilekçeleri üzerine gerçekleştirildiğini, davacı tarafından dava tarihine dek müvekkili bankaya sunulan herhangi bir ipotek fekki talepli dilekçe bulunmadığını, bu sebeple ipotek fekkinin gerçekleştirilmediğini, davacı tarafından dava açılması üzerine davacının bu yöndeki talebinden haber olunup ipotek...
Somut olayda, kat ihtarnamesinden de açıkça anlaşılacağı üzere, alacaklı banka tarafından konut finansmanı kredisi sözleşmesinden kaynaklı alacağın ve bireysel tüketici kredisi kapsamındaki kredili mevduat hesabı kullanımı ile kredi kartı kullanımından kaynaklı alacakların tahsili amacıyla limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, borçluya ve ipotekli taşınmazı borçludan satın alan davacıya İİK'nun 150/ı maddesi kapsamında icra emri gönderildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere, konut finansmanı kredisi sözleşmesine ilişkin alacak ile bireysel tüketici kredisi kapsamındaki kredili mevduat hesabı kullanımı ile kredi kartı kullanımından kaynaklı alacakların varlığı ve miktarı, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında yargılama yapılmasını zorunlu kılmaktadır....
bahisle şerhin kaldırılmadığını, tapu kaydında konut kredisinden kaynaklanan ipotek dışında başka bir şerhin bulunmadığını, tapu sicilinden anlaşılamayan kayıtlardan sorumlu olamayacağını ileri sürerek banka borcu ödenmiş olduğundan ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında dava konusu taşınmazı devralan ... davaya dahil edilmiştir....