Davacı, bağımsız bölümün süresinde teslim edilmemesi nedeni ile sözleşmeden dönme, ödenen bedelin iadesi, konut kredi sözleşmesinin feshi, ödenen taksitlerin faizi ile iadesi ve kira kaybının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. 19/12/2014 tarihli celsede davacı vekili; öncelikli taleplerinin sözleşmeden dönme olduğunu, aksi halde yoksun kalınan kira bedelinin tahsilini istediklerini bildirmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmeden dönme hakkını süresinde kullanmadığı, davaya konu taşınmaz ve çevresi incelendiğinde davalı müteahhidin inşaatı bırakarak terk ettiği devam etmediği; bu durumda davacının davayı süresinde açtığı kabul edilse bile sözleşmeyi feshetmesinde hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davacının sözleşme feshinedair talebinin reddine ancak yoksun kalınan kira kaybının istenebileceği gerekçesi ile diğer taleplerin reddine, yoksun kalınan kira kaybının davalılardan tahsiline karar verilmiştir....
karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" Dava, eksik ödenen yaşlılık aylığı ve konut edindirme yardımının yasal faiziyle tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacının müvekkili şirketin şubesine gelerek faizsiz şekilde konut sahibi olmak amacıyla konut edindirme sözleşmeleri hakkında bilgi aldığını ve konut bedelini belirleyerek müvekkiliyle 17.04.2020 tarihinde konut edindirme sözleşmesi akdettiğini, davacının 200.000,00 TL bedelinde konutun finanse edilmesini istediğini, bu bedelle birlikte 13.900,00 TL organizasyon ücreti ödemeyi üstlendiğini, sözleşme kapsamında davacının organizasyona katılmasının ardından isminin çekilişlere katıldığını ve isminin çekilişte çıkması halinde müvekkili şirket tarafından konutun alınması için davacıya bu konutun bedelinin ödendiğini, müvekkilinin konut satışı veya satış vaadinin söz konusu olmadığını, sözleşme kapsamında organizasyon ücretinin iadesi mümkün olmadığından davacıya bu ücretin iade edilmediğini, müvekkili şirketin, müşterilerine konut satmadığını, yalnızca konut finansmanı sağladığını, bu nedenlerle davanın reddine...
Bu itibarla, davalı inşaat şirketi ile davacı arasında imzalanan adi nitelikteki gayri menkul satış vaadi sözleşmesi kapsamında satın alınan ve davalı bankadan kullanılan kredi ile satım bedeli ödenen taşınmazın resmi devrinin gerçekleşmemiş olması sebebiyle kredi sözleşmesinin feshi ile ödenen kredi taksitlerinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkin işbu dava açılmıştır. Taraflar arasındaki ortak sebep ticari kredi çekilmek suretiyle taşınmaz bedelinin ödendiği, resmi devir gerçekleşmemesinden ötürü genel kredi sözleşmesinin feshi ve ödenen kredi taksitlerinin tahsilinden kaynaklı olduğundan, asıl ilişkinin görüleceği mahkeme görevli mahkemedir. Genel Kredi Sözleşmesi'ne dayalı davalar TTK'nın 4. maddesi kapsamında ticari dava niteliği bulunduğundan görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Bu hale göre Ankara 7....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında 29/06/2017 tarihinde Çekilişli Konut Edindirme Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği KDV dahil 18.500 TL organizasyon ücreti talep edildiğini, bu bedelin taksitler şeklinde ödendiğini, taksitlerin düzenli şekilde ödenirken salgın nedeniyle müvekkilin ekonomik darlığa düştüğünü bu nedenle davalıdan ödenen tüm bedellerin iadesi ile ayrılma talebinde bulunulduğunu, davalı tarafından ödenen taksitlerin iade edildiğini ancak organizasyon bedelinin iade edilmediğini beyan ederek bu bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev ve yetki itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki savunmalarını da tekrarla, müvekkilinin sağladığı hizmetin bir nevi, bankaların konut kredilerine benzemekte olup, kredi sisteminden farklı olarak bu sistemde iştirakçiler birbirini finanse etmekte ve faiz ödenmediğini, yani müvekkilinin konut satışı ve/veya satış vaadi sözkonusu olmadığını, iştirakçilerin edindiği konut ve araçların da müvekkili şirket ile bir alakası bulunmadığını, davacının isminin de çekilişlere dahil edildiğini ancak ismi çekilişlerde çıkmadığını, bunun ardından davacı organizasyondan ayrılmak ve ödediği bedellerin iadesi amacıyla huzurdaki davayı ikame ettiğini, ne var ki, taraflar arasında akdedilen sözleşme nedeniyle organizasyon bedelinin iadesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin bir finans kuruluşu olduğunu, nasıl ki, bankalar konut kredisi sözleşmeleri ile müşterilerine konut satmıyorsa müvekkil şirkette müşterilerine konut satmamakta yalnızca konut finansmanı sağlamakta olduğunu, müvekkili şirketin...
HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık; Mülga 3320 sayılı "Memurlar ve İşçiler ile Bunların Emeklilerine Konut Edindirme Yardımı Yapılması Hakkındaki Kanun" ve 5664 sayılı "Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına" dair kanun (özel yasa) hükümleri gereğince yapılan konut yardımı ödemesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine 24.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Davalı vekili istinaf dilekçesine cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından usul ve yasaya aykırı şekilde yapılan istinaf başvurularının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ön ödemeli konut sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin faiziyle iadesine ilişkin Tüketici mahkemesince kesinleşen karar ile hüküm altına alınan bedelin davacının zararını karşılamadığı iddiasına dayalı munzam zararın tahsili istemine ilişkindir. 6100 S.HMK.nun 1.m.si hükmü uyarınca“Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 09.02.2012 günlü kararı ile 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun kapsamındaki uyuşmazlıklara ilişkin davalar sonucunda verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'ne verilmiştir. SONUÇ:Taraflar arasındaki uyuşmazlığın konut edindirme yardımı alacağından kaynaklanması ve Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun anılan kararına göre dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 18.09.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....