Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davalının eyleminden kaynaklanan bir zarar tespit edilememiş olsa dahi istinat duvarı yapımının zaruri bulunması halinde davacı ve davalı taşınmaz maliklerinin masrafları ortak olarak karşılamaları gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Komşuluk Hukukundan Kaynaklanan Elatmanın Önlenmesi Ve Yıkım K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nin 737 ve devamı maddeleri kapsamında komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 15.10.2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklı tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan maddi tazminat isteğine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2018 tarihinde verilen dilekçeyle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 09.07.2020 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesincence istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15/09/2017 tarihinde verilen dilekçeyle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/12/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. KARAR Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM -KARAR- Dava, tarihi itibarıyla taraf taşınmazları senetsiz olup iddia komşuluk hukukundan kaynaklanan muuarazanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.İddianın açıklanan içeriği itibariyle Yüksek 8.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 24.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İmar mevzuatına ve komşuluk hukukuna aykırı olarak çıkılan bu katların çelik konstrüksiyonlardan imal edilmesi nedeniyle yerinden kaldırılması kolay olacak ve davalının ana yapısına zarar vermeyecektir.Davalının bu çıkmalarla otelin kullanım alanını haksız şekilde genişlettiği ve değerini artırdığı açıktır.Bu çıkmalar kaldırılmadan davacının konutuna yapılan haksız el atmanın sona ermeyeceği belli olup başka bir yöntemle el atmanın giderimi mümkün değildir.Bu tür hukuka aykırı çıkmalara izin verilmesi halinde davacı haricinde kalan civardaki tüm kat maliklerinin ömür boyu bu tahammül sınırlarını aşan kullanıma katlanmalarının beklenemeyeceği , aksi halde tüm bina sahiplerinin kaçak kat çıkmaları gibi şehri çirkinleştiren ve hukuka güven duygusunu yok eden uygulamaya yol açılacağı , kanun kurallarının bunu engellemek için var olduğu dikkate alınarak davacının öncelikli talebi olan el atmanın önlenmesi ve bu kaçak yapıların yıkılmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
Taraflar arasındaki komşuluk hukukundan kaynaklanan el atmanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nin "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. TMK’nin 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir. Malikin kendi taşınmazı üzerine diktiği ağaçların dalları ve kökleri komşunun taşınmazına geçip zarar verdiği takdirde, ikaz üzerine münasip bir müddet içerisinde bu dal ve köklerin kesilmesi gerekir. Malik tarafından kesilmediği takdirde, komşunun bu dal ve kökleri kesip zaptetmek hakkı doğar. Ancak tüm ağaçların kesilmesine ilişkin hüküm kurulmamalıdır. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir....