Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; komşuluk hukukundan kaynaklı muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,2.9.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Eski hale getirme bedeli taşınmaz bedelinden fazla olmayacağından taşınmazın bedelinin 2942 sayılı yasanın 11/f madde ve bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir yöntemine göre belirlenip ve sonuçta taşınmazın zemin bedeli eski hale getirme bedelinden az ise taşınmazın zemin bedelinin davacıya ödenmesine ve taşınmazın tapusunun iptaline ve idare adına tesciline karar verilmesi aksi durumda ise eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerektiğine ilişkin Yargıtayın yerleşik kabulü kapsamında mahkemece eski hale getirme bedeline ve ecrimisil bedeline hükmedilmesine istinafa gelenin sıfatına göre aykırı bir yön bulunmamıştır. Bu itibarla; HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.02.2016 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera vasıflı taşınmazın eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava; ... tarafından açılmıştır. Mera ve yaylaya elatma nedeniyle eski hale getirme bedeli isteme hakkı kural olarak Hazine ile yararlanan köy veya belediye tüzel kişiliklerine aittir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ESKİ HALE GETİRME MASRAFININ TAHSİLİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, sulama kanalı yaptığı sırada davalının çıkan taş ve toprağı kayden maliki olduğu 387 parsel sayılı taşınmaza dökmek sureti ile müdahale ettiğini, bu konuda .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/184 Esas, 2010/293 Karar sayılı dosyasından açtığı davanın kabul edildiğini ve anılan dosyada eski hale getirme bedelinin 24.018,75.-TL olarak hesaplandığını ve bu miktardan yalnızca 1.000,00.-TL'nin tahsiline karar verildiğini, öte yandan geçen süre zarfında elatılan bölümlerden yararlanamadığını ileri sürerek, anılan hafriyat bedeli ile taşınmazın eski hale getirme bedelinin ve geriyi dönük 5 yıllık toplam 5.000,00....

        Noterliğinin 09.08.2012 tarihli ve 07185 yevmiye numaralı ihtarnamenin davalıya 16.08.2012 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak sonuç alınamadığını, taşınmazın kullanılamaz hale geldiğini, müvekkilinin büyük bir acıya gark olduğunu belirterek, elatmanın önlenmesini, muhdesatın kalini ve eski hale getirilmesini, el atmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirilmesi için gerekli 10.000 TL bedelin tahsilini, 1.000 TL ecrimisilin tahsilini, 10.000 TL manevi tazminat bedelinin ödenmesini talep etmiş, 28.02.2013 tarihli dilekçesi ile ecrimisil talebini 1.703,47 TL ve elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirilmesi için gerekli bedele ilişkin talebini 28.400 TL olarak güncellemiştir. Mahkemece elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil taleplerinin kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve manevi tazminat isteğine ilişkindir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.12.2004 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.06.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya davalının elatmasının önlenmesi ile eski hale getirme ve ot bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin reddine, ot bedeli ile eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir....

            Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup - olmaması, kasıtlı hareket edip - etmemesi; elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasındaki illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunup - bulunmadığının tespit edilmesinden sonra varsa davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz....

            Öte yandan yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre; bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir (bkz. Y. 5. HD'nin 2019/5189 E ve 2020/10982 K sayılı ilamı)....

            Davacı vekilinin, eski hale getirme bedeline ilişkin karar düzeltme taleplerine gelince; İcra İflas Kanunu'nun 30.maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde; eski hale getirme bedelinin infaz aşamasında gözetilecek bir husus olduğu, her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde eski hale getirme isteyip, 19/10/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile bilirkişi kurulunun 20/02/2009 tarihli raporunda 102.636 TL belirlediği eski hale getirme bedeline hükmedilmesini talep etmiş ise de; davacının asıl talebinin dava dilekçesinde de belirtildiği üzere, el atılmak sureti ile niteliği değiştirilmiş taşınmazın eski hale getirilmesi olduğu göz önüne alındığında mahkemece elatmanın önlenmesi ile birlikte eski hâle getirilmesi kararı ile yetinilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hâle getirme bedelinin hüküm altına alınması doğru görülmemiş, hükmün bu yönü ile bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir....

              A R A R Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca Dairenizin bakmakta olduğu taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, yıkım ve haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istekli davalar sonucu verilen kararların temyiz incelemesinin Dairemiz'in görevine girdiğine ilişkin karar verilmiş ve dosyalar Dairemize gönderilmiş ise de; Dairenizden gelen dosyalar arasında yukarıda numarası yazılı davada taraflar arasındaki asıl uyuşmazlığın davalı şirketin atık dökmek ve kanal açmak suretiyle insan sağlığı ve bitki gelişiminin olumsuz etkilendiği ileri sürülerek açılan komşuluk hukukundan kaynaklanan muarazanın giderilmesi isteğine ilişkin olup temyiz isteğinin Dairemiz'in görevi cümlesinden bulunmamakla, dosyanın yeniden Yargıtay (1.)...

                UYAP Entegrasyonu