"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Komşuluk Hukukundan Kaynaklanan Elatmanın Önlenmesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KOMŞULUK HUKUKUNDAN KAYNAKLANAN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Zarar tehlikesinin belirlenebilmesi için mahkemece öncelikle taraflara ait taşınmazların tapu katıyları ile cap ve krokileri getirtilmeli; yapılacak keşifle, kadastro mühendisi veya tapu fen memuru bilirkiş yanında davanın niteliğine, tarafların iddia ve savunmalarına göre en uygun ihtisas grubu ve meslek erbabından seçilecek bilirkişiler hazır bulundurulmak; düzenlenecek bilirkişi raporlarında alınması gereken önlemler ile tazminat, ecrimisi, yıkım ve eski hale getirme istekleri varsa bunlar gerekçeli olarak gösterilmelidir. Davacının zararının önlenmesi esas olmala birlikte, davalıya da en az zarar verecek veya külfet yükleyecek önlem veya önlemler belirtilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım Talepleri Yönünden Karar Verilmesine Yer Olmadığına, Tazminat Talebinin Reddine K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, komşuluk hukukundan kaynaklanan zararın giderilmesi, kal ve müdahalenin giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacının dava dilekçesindeki istemine ve tüm dosya kapsamına göre, davacının talebi, (davalıya ait taşınmaz içerisinde bulunan tuvaletin neden olduğu kirlilik ve koku nedeniyle kendi taşınmazını kiralamasının zorlaştığı iddiası ile) davalıya ait taşınmazda bulunan tuvaletin ve sundurmanın kaldırılmasına ilişkin olup, davalının davacıya ait taşınmaza fiili bir tecavüzü ve müdahalesi olduğuna ilişkin bir iddia ve tespit bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup - olmaması, kasıtlı hareket edip - etmemesi; elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasındaki illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunup - bulunmadığının tespit edilmesinden sonra varsa davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz....
eski hale getirilmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir....
O halde bir kimsenin komşu sıfatıyla bir dava açabilmesi için, ayni veya şahsi bir hakka dayanması, başka bir anlatımla komşuluk sıfatıyla zarar görmesi gerekmektedir. Taşınmazda doğrudan fiili bir hakimiyeti bulunmayan kişiler, mülkiyet hakkının zarar verici şekilde kullanıldığını iddia ediyorlarsa, TMK’nın 730, 737. maddelerine göre değil, kamu hukukuna ilişkin öteki kanunlara göre dava açmaları gerekmektedir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir....
bu oranın katlanma sınırları içerisinde kaldığı, kaldı ki davacı parsel boş olup üzerinde bir yapının bulunmadığı, el atmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olmasının gerektiği, ileride zarar doğacağından bahisle el atmanın önlenmesi davası açılamayacağı, dosyaya sunulan 19.11.2019 tarihli bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, davalı tarafından sonradan yapılan kısmın projeye aykırı olduğu anlaşılmakta ise de, davacı taşınmazına komşuluk hukukundan kaynaklanan ve olağan katlanma ve hoşgörü sınırlarını aşacak şekilde bir taşkınlığın bulunmadığı, yine davacının taşınmazının manzarasını, komşuluk hukuku bakımından hoşgörü sınırlarını aşacak şekilde kapatmadığı ve bu nedenle davacının herhangi bir zararının varlığının kanıtlanamadığı, davalı tarafından yapılan imalatların, sadece ruhsatsız ve imara aykırı olması nedeniyle komşuluk hukukuna aykırılıktan kaynaklanan bu davada, yıkımına kararı verilmesinin mümkün olmadığı" şeklindeki gerekçe ile davanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.07.2006 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 12.02.2009 günlü hükmün davacılar vekili tarafından temyizi üzerine yapılan Yargıtay incelemesi sonucu bozulması üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.12.012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Davacılar, davalının kendi taşınmazı üzerine yaptığı binanın deniz manzaralarını kapattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine ve inşaatın yıkımına karar verilmesini istemiştir....
DAVACININ İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemenin davalıların kusursuz sorumlu olduklarını dikkate almadan karar verdiğini, davanın komşuluk hukukundan kaynaklandığını, kusursuz sorumluluk ilkesinin esas alınması gerektiğini, TMK'nun 683.maddesindeki düzenlemeye göre mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına sınırlandırılabileceğini, aynı yasanın 2.fıkrasında da mülkiyet hakkının nasıl korunacağının hükme bağlandığını, 730,737 ve 738.maddeleri ile de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesinin hedeflendiğini, yapma, kaçınma katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümünün komşuluk hakkı başlığı altında TMK'nun 737 ve 750.maddelerinde düzenlendiğini, 751 ve 761.maddelerinde de malikin yapması ve katlanması gereken hususların belirtildiğini, komşuluk hukukundan kaynaklanan el atmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olmasının aranmadığını, kasıtlı hareket edip etmemesinin...