Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacıların davacı ve taraf sıfatı bulunmadığından öncelikle davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine, ayrıca müvekkilinin üç ayrı bağımsız bölüm maliki olup, bahse konu parsel üzerinde kayıtlı pek çok bağımsız bölüm bulunduğunu, bu bağımsız bölümlerin maliklerince oluşturulmuş bir kat malikleri kurulu olmadığını ve böyle bir site yönetiminin oluşturulabilmesine yasal imkan bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddi ile davacıların dava ve takip tutarının % 20'sinden az olmamak üzere müvekkili lehine tazminata mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Taraflar arasında; İzmir İli, Çeşme İlçesi, 16 Eylül Mahallesi 567 ada 53 ve 90 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bina yapılması ile ilgili olarak Çeşme Noterliği'nce düzenlenmiş 14/12/2015 tarih ve 15393 yevmiye numaralı taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmede yapılacak binadaki bağımsız bölümlerin taraflar arasında %50- %50 oranında paylaşılacağının kararlaştırıldığı ve sözleşmeye ekli paylaşım krokisinde ise toplam 4 adet yapılacak bağımsız bölümlerden 90 parseldeki 1 nolu bağımsız bölüm ile 53 parseldeki 2 nolu bağımsız bölümün yükleniciye, 53 parseldeki 1 nolu bağımsız bölüm ile 90 parseldeki 2 nolu bağımsız bölümün ise arsa sahiplerine ait olacağının belirlendiği, sözleşmenin "tapu devri" başlıklı kısmının 2....
Yapıda kat irtifakı kurulmamış, bağımsız bölüm numaraları belirlenmemiştir. 24.01.1990 tarihli arsa sahiplerinin imzalarını taşıyan “protokol” başlıklı belgeden arsa sahiplerinin kendilerine isabet edecek bağımsız bölümleri paylaştığı yapıdaki 1 numaralı bağımsız bölüm olarak adlandırılan yerin paylaşımı sonucu 1/2 hissesinin arsa sahiplerinden ...’ye, 1/2 hissesinin ise ...’e bırakılmasının kararlaştırıldığı, arsa sahibi ...’nin 15.03.1991 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile 42 parseldeki 3/24 payını dava dışı ...’ye satışını vaat ettiği, bu kişinin de 23.01.1992 günlü temlik sözleşmesi ile 1/2 payı davacı ...’a temlik ettiği görülmektedir. 1 numaralı bağımsız bölümdeki ... payı mirasçıları tarafından 24.05.1993 günlü adi yazılı sözleşmeyle davacılardan ...’ye satılmıştır....
Şirketinin arsa sahibi olan davalılar ile arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenledikleri, davacıların dolaylı olarak bu sözleşmelerden yararlanmak sureti ile yüklenicinin kişisel hakkına dayandıkları anlaşılmaktadır. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yüklenicinin temel borcu bir inşaatı sözleşmesine, fenne ve projelere uygun meydana getirmek bu şekilde ortaya çıkarılacak eseri arsa sahiplerine teslim etmektir. Yüklenici ancak bu edimlerini yerine getirirse şahsi hak kazanacağından kural olarak sözleşmenin bir bakıma bedeli olan arsa payı devrinin o takdirde talep edebilir. Yükleniciden şahsi hakkın devri suretiyle bağımsız bölüm satın alan kişiler açısından da durum farklı değildir. Yüklenicinin arsa sahiplerinden doğrudan isteyemeyeceği bir hakkı onun devrettiği üçüncü kişilerin istiyebileceği düşünülemez....
Ancak; davacılar T2 T3 T5 T6 T7 T8 T9 T10 ve T11'in, ana taşınmazda halen bağımsız bölüm maliki oldukları ve bu taşınmazlarını dava dışı üçüncü kişilerden satın aldıkları, üçüncü kişilere ise söz konusu daireleri yüklenicinin arsa sahibinden aldığı vekalete istinaden devrettiği dosyadaki tüm belgelerden anlaşılmıştır. Buna göre; anılan bağımsız bölüm malikleri, yüklenicinin kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kişisel alacak hakkını devralan üçüncü kişilerden alıcı olan kişiler olarak, diğer bir ifade ile onların "halefi" sıfatıyla bağımsız bölümlerdeki ve ortak alanlardaki ayıplar için yükleniciye müracaat edebileceklerdir. Bu durumda, mahkemece bu davacılar hakkında "pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden red" kararı verilmesi doğru değildir....
ile dava dışı yüklenici İmza Daşdemir arasında, 14.03.2003 tarihli biçimine uygun düzenlenmiş arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu bağımsız bölüm, yüklenici İmza Daşdemir tarafından davacıya 07.01.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle satımı vaad edilmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde arsa sahiplerinin temel borcu, üzerine bina yapılacak arsayı hukuki ayıptan ari olarak yükleniciye teslim etmek, yüklenicinin temel borcu ise arsa sahiplerine ait arazi üzerinde amaca, sözleşmeye, fenne ve imar mevzuatına uygun bina inşa etmektir. Yüklenici böyle bir yapı meydana getirmişse bir bakıma eserin bedeli olan bağımsız bölümün tescilini arsa sahibinden talebe hak kazanır....
Bağımsız bölüm satılıp satış bedeli de müşteri tarafından bütünüyle ödenmiş olmasına rağmen kendi yetkilendirdiği yüklenicinin söz konusu satış bedelini TOKİ'ye intikal ettirmediği durumlarda bağımsız bölüm satış sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapılmış olması sebebiyle geçersiz olduğunun iddia edilmesi ve ileri sürülmesi açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir. Davacının konumundaki alıcılara karşı TOKİ'nin temsilcisi sıfatıyla hareket eden yüklenici şirketlerin TOKİ ile olan iç ilişkilerinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini alıcının bilmesi beklenemez....
ın dava konusu taşınmazda bulunan 12 ve 13 nolu bağımsız bölümlerdeki hissesini 14.07.2009 tarihinde satış yoluyla davacılardan ...'e devrettiği anlaşıldığından bu davacının karar başlığında adının gösterilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2) 13 nolu bağımsız bölümün arsa payı tapu kaydında 14/200 olduğu halde bu bağımsız bölümün arsa payı 22/200 olarak kabul edilmek suretiyle fazla bedel belirlenmiş olması, 3) 6 nolu 22/200 arsa paylı bağımsız bölümün çıplak mülkiyetinin davacı ... 'na intifa hakkının ise davacı ...'na ait olduğundan bu bölüm için belirlenen bedelin intifa hakkı sahibi adına bankaya bloke edilerek nemalarından yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde ise çıplak mülkiyet sahibine ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde davalı idareden tahsiline karar verilmesi, 4) Davacı ......
Kat, 8 Bağımsız Bölüm Numaralı ve yine aynı binada bulunan Bursa İli, Nilüfer İlçesi, Çalı Mahallesi, 5986 Ada, 4 Parsel sayılı, Daire nitelikli, 2+ Çatı Kat, 11 Bağımsız Bölüm Numaralı, taşınmazlar üzerin ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemenin 20/01/2023 tarihli ara kararı ile; davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin HMK 389. Maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulunun sağlandığı ve taşınmazların devri halinde telafisi güç zararlar doğabileceği anlaşılarak dava değerinin %20'i oranında (40.000,00TL) teminat mukabilinde Kabulü ile dava konusu iş makinelerinin davalı adına kayıtlı olması halinde 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir konulmasına karar verilmiştir....
in borcundan dolayı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarıca alınan yetki belgesine dayanarak 328 ada 45 parsel sayılı taşınmazda bulunan 7 No'lu bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmün, davalı ... ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23.06.2014 tarih 2014/4896 Esas, 8378 Karar sayılı ilamı ile, "taşınmazın maliki muris ... mirasçılarından ...’ın ölü olduğu mirasçılarının davada taraf olmadığı, taraf teşkilinin sağlanması gerektiği" gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davanın kabulü ile, dava konusu bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... ... vekili temyiz etmiştir....