WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairenin 07.03.2023 tarih ve 2022/10464 Esas, 2023/859 Karar sayılı ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, ... kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına, erkeğin tüm, kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu böllümlerinin onanmasına karar verilmiştir....

    Tetkik Hakimi....tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin 2005 senesinde davalının mesul müdürü ve hakim ortağı olduğu dava dışı ....i'ye %50 ortak olmak amacıyla hisse karşılığı 289.587 Euro verdiğini, davalının söz konusu parayı almadan önce müvekkiline devretmeyi taahhüt ettiği %50 ortaklık hissesinin devrinden kaçındığını, davalıya verilmiş bulunan 289.587 Euro tutarındaki paranın davalı nezdinde kalmasının sebepsiz hale geldiğini, davalının aldığı parayı ödemek amacıyla müvekkiline.....'ne ait 34.855 Euro, 10.000 Euro, 188.800 Euro ve 55.932 Euro tutarında çekleri verdiğini, müvekkilinin bu çeklerin ödenmemesi üzerine icra yolu ile tahsili amacıyla......

      Davalı vekili, davacı ...’in kredi kartı borcundan dolayı icra takibi başlatıldığını, borcun tahsili amacıyla banka kayıtlarının incelenmesinde İbrahim Sayımer’in kızı Tayla ile ½ oranında ortak hesap sahibi göründüğü hesabın tespit edildiğini, davacı ... ile imzalanan kredi kartı üyelik sözleşmesinin 20. maddesi uyarınca hesapta bulunan paranın ½’ne isabet eden 6.223,82 TL’nin kredi kartı borcuna mahsup edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, küçük adına açılan hesabın ortak hesap olduğunun kanıtlanmadığı, bankanın kredi kartı borcu nedeniyle hesaptaki paranın 1/2 tutarını çekmesinin yasal olmadığı gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne, 7.623,82 TL'nin 6.623,82 TL'sine dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir....

        Müşterek hesap birden fazla kişiye ait ise mudilerden birinin ölümü halinde, aksine sözleşme yoksa, hesaptaki paralar eşit paylara bölünecek ve hayatta kalan mudiye kendi payı ödenebilecektir. Ortak hesabın taraflarından her biri bankadan para çekerken, payına göre kendi adına, payından fazlası için diğer hesap sahibinin vekili olarak hareket etmekte olup, payından fazla çektiği miktardan diğer hak sahibine karşı borçlu durumuna girer.Davalı O.. S.. murisin ölümünden önce hesaptaki paranın payına düşen miktarından fazlasını çekmiş ise, payından fazla çektiği miktarda mirasçılara karşı sorumludur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava ortak gider alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kat Mülkiyeti Kanununun 20.maddesi gereği kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça, kapıcı, kaloriferci, bahçıvan ve bekçi giderlerine ve bunlar için toplanacak avansa eşit olarak ana gayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma, güçlendirme ve onarım giderleriyle yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlüdürler. Aynı maddenin c bendi gereği kat malikleri ortak yer veya tesisler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçmek veya kendi bağımsız bölümün durumu dolayısıyla bunlardan faydalanmaya lüzum ve ihtiyaç bulunmadığını ileri sürerek bu gider ve avans payını ödemekten kaçınamazlar....

          Dava konusu 23.7.2005 tarihli belgede, “Ben ... 2004 yılı içerisinde Irak Süleymaniye’de ortak ... yapmak üzere ...’dan parça parça olmak üzere (nakit para ve mal karşılığı olarak) toplam 785.000 Amerikan Doları tutarında para aldım.” Açıklaması mevcut olup, alınan paranın borç olarak değil, “ortak ... yapmak üzere” alındığı açıkça belirtilmiş olduğundan, öte yandan belgede tarafların imzalarından sonra yazılan, “Not: ... borcunu en geç 25.10.2005 tarihinde ödeyeceğini beyan etti.” yazılarının altında davalının imzası bulunmadığından ve bu kısım davalı tarafından da kabul edilmediğinden, söz konusu belge borç ikrarını havi nitelikte bir belge olmadığı gibi, yazılı delil başlangıcı niteliğinde de değildir. Türk Medeni Kanunun 6. maddesi gereğince, herkes iddiasını ispatla yükümlü olup, davacı da davalıya borç verdiğini yasal delillerle kanıtlamak zorundadır....

            ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır....

              DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; manevi tazminatın ve ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı ile kendisi için tedbir nafakası ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakaları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir....

                in inceleme tarihi itibarıyla erğin olduğunun anlaşılmasına göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre velayeti davacı anneye bırakılan ortak çocuk Bera'nın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır....

                  açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminat azdır....

                    UYAP Entegrasyonu