Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu iptal kararı gözetildiğinde, 05.04.2014 tarihli genel kurulda alınan yukarıda açıklandığı üzere bu tarihten sonra daire maliyetlerine aylık %1 gecikme faizi uygulanmaması yönündeki karar daha sonrasında daire ana maliyetleri için aylık %0,69 gecikme faizi alınması yönünde 14.05.2016 günü yapılan genel kurul toplantısında alınan karara kadar ödemesi geciken tüm ortaklar için geçerliliğini sürdürmüş olacaktır. 14.05.2016 tarihli genel kurulun yanında 27.05.2017 günü yapılan genel kurul toplantısında da daire maliyetleri için gecikme faizi kararı alınmış olup, bu kararların 05.04.2014 günü alınan karar aykırı olduğu, kazanılmış bir hakkı ortadan kaldırdığı gerekçesiyle herhangi bir dava açıldığı yönünde de dosyada herhangi bir bilgi veya beyan mevcut değildir....

    Mahkemece, davalının gecikme tazminatı istemi yönünden de zamanaşımı def''inin diğer isteme ilişkin aynı yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiştir. Oysa, kural olarak düzenlemesi 818 sayılı BK'nın 355. vd. maddelerinde yer alan eser sözleşmesinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, inşaatın kararlaştırılan tarihte tesliminin gerçekleştirilememesi durumunda yüklenici borçlu temerrüdüne düşer ve arsa sahibinin anılan yasanın 106/.... maddesince seçimlik hakkı doğar. Arsa sahibi bu seçimlik hakkını, geciken ifayı beklemek ve gecikme tazminatını istemek olarak kullanmış ise sözleşmeyi feshetmeden, ileride olası eksik-ayıplı işlere ilişkin alacağının muacceliyetini fiili teslime erteleyerek, gecikme tazminatı alacağını her ay sonu itibariyle talep veya dava ederek, eserin teslimini bekleyebilir. Başka bir anlatımla, bu alacaklarını talep veya dava etmek için eserin yüklenici tarafından teslimini beklemek zorunda değildir....

      Bu durumda mahkemece davacı teslimi gereken 12.07.2000 tarihinden itibaren 6 aylık dönem için aylık 150 DM her bağımsız bölüm için gecikme tazminatı istemekte haklı olduğundan 16 adet x 6 ay x 150 DM/ay = 14400 DM gecikme tazminatına, 6 aydan sonraki dönem için BK’nın 161/son maddesine göre cezanın tenkisi gerekip gerekmediği tartışılarak tenkis haklı görülürse tenkis sonucu kalan, tenkis gerekmez ise kararlaştırılan cezai şartın tamamı ve ilk 6 aylık dönemden sonra teslim yapılan tarihe kadar tahakkuk edecek gecikme tazminatı toplamının hükmedilecek cezadan fazla olması halinde 159/II. maddesi uyarınca cezayı aşan zarar miktarına hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. Davada talep edilen gecikme tazminatı ve cezai şartın karar tarihindeki TL. karşılığının yasal faiziyle birlikte tahsili talep edilmiştir....

        Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 2.573,01 TL asıl alacak, 1.097,88 TL gecikme faizi, 197,61 TL KDV olmak üzere toplam 3.868,50 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında gecikme zammı ve gecikme zammı üzerinden % 18 oranında KDV uygulanmasına, alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 2.573,01 TL'nin % 20'si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " kararı verilmiştir. Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında "Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

          Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili veya geç ödemeden kaynaklı gecikme faizi ve munzam zarar davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/758 E. - 2017/363 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili veya geç ödemeden kaynaklı gecikme faizi ve munzam zarar istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5....

            Bu savunma mahsup itirazı niteliğinde olup mahkemece re’sen gözetilmesi gerektiğinden mahkemece fazla imalâtın bedeli dava tarihindeki rayiçler dikkate alınarak saptanıp davacı alacağından düşülmeli, ayrıca bu işlerin yapımı inşaatın süresini etkiliyor ise bu süreye tekabül eden gecikme tazminatı istemi reddedilmelidir. Diğer yandan yanlar arasındaki sözleşmede gecikme tazminatına her ayın sonu itibariyle faiz uygulanacağına dair bir hükme yer verilmemiştir. Davalıya 03.09.2003 tarihinde ihtar keşide olunup gecikme tazminatı talep edilmiştir. O halde bu tarihe kadar oluşan gecikme tazminatına ihtarın tebliği ve verilen süre dikkate alınarak belirlenecek tarihten, bundan sonraki gecikme alacakları için ise dava tarihinden başlamak üzere faiz uygulanmalıdır. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür....

              Yüklenicinin edimini süresinde yerine getirmemesi halinde arsa sahibi BK'nın 106/II. maddesindeki seçimlik haklarından olan akdin ifasını talep ve gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini isteyebilir. Yine inşaatın eksik olarak teslimi halinde sözleşme feshedilmiş olmadıkça arsa sahibi eksik işler bedelini de davalı yükleniciden talep edebilir. Somut olayda mahkemenin de kabulünde olduğu gibi sözleşme feshedilmemiş olup gecikme nedeniyle arsa sahiplerinin seçimlik haklarını BK'nın 106/II. maddesinde belirtilen ifayı beklemek ve gecikme tazminatı istemek şeklinde kullandıkları anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihat uygulamalarına göre gecikme tazminatı ile eksik işler bedelinin zamanaşımı süresi içinde talep ve dava edilebilmesi mümkün olup bunlar cezai şart niteliğinde olmadığı ve ayıplı işler bedeli de istenilmediğinden arsa sahiplerinin tesellüm anında ihtirazi kayıt ileri sürmelerine gerek bulunmamaktadır....

                Öte yandan asıl davada gecikme tazminatı ile ilgili 2.550,00 TL talep edilerek hüküm altına alındığı ve 06.09.2002 ile 05.01.2004 arasındaki dönem için davacının istemekte haklı olduğu tazminat miktarı 6.395,00 TL hesaplandığından birleşen davada bu dönemle ilgili 6.395,00-2.550,00=3.845,00 TL gecikme tazminatı ile 01.02.2002'den 06.09.2002 tarihine kadar 3 daire için hesaplanacak gecikme tazminatı (kira alacağı)'nın toplamının davalıdan tahsiline karar verilmesi yerine yine yanlış değerlendirme sonucu birleşen davada, asıl davada talep edilen dışında kira alacağına hükmedilmemesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur. Kararın belirtilen sebeplerle bozulması uygun bulunmuştur....

                  da geçerliliğini koruduğu, 1.seçenek: --- tarihleri arasında --- için hesaplanan --- gecikme tazminatı üzerinden talep edilebilecek gecikme faizinin --- tarihleri arasında--- olduğu, ikinci seçenek: --- tarihleri arasında --- için hesaplanan --- gecikme tazminatı üzerinden talep edilebilecek gecikme faizinin --- tarihleri arasında -----olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir....

                    kullanımın mevcut bulunduğu , davacının asıl alacak olarak 8.940,51 TL alacaklı olduğu perakende satış sözleşmesinden belirtilen gecikme faizi 6183 sayılı kanunun 51....

                      UYAP Entegrasyonu