ın boşanma davasının derdest olduğunu, küçüğün bütün kardeşleri ile birlikte büyümesi gerektiğini, davanın kabulü gerektiğini, kurulan kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu, Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın evlat edinme işlemlerinin iptali talebinin reddi ve kişisel ilişki süresi yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı Bakanlık vekili, çocuğun üstün yararı gereğince kişisel ilişki kararının kaldırılması gerektiğini, Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kişisel ilişki yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 3.Dahili davalılar vekili, çocuğun üstün yararı gereğince kişisel ilişki kararının kaldırılması gerektiğini, Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kişisel ilişki yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 2007 doğumlu çocuğun boşanma tarihi itibarıyla 4 yaşında olduğu ancak Mahkemenin karar tarihi itibarıyla lise çağına gelmiş olduğu, üçlü bilirkişi heyetinden alınan sosyal inceleme raporu ve 13.12.2022 tarihli celsede ortak çocuğun kişisel ilişki hususundaki görüşü ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinden baba ile çocuk arasında kurulan yatılı kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına hizmet etmediği ve bizzat Mahkeme huzurunda beyanı alınan çocuğun babasının evinde yatılı kaldığında rahat edemediğini, ayrı bir odası ve yatağının bulunmadığını, babasının isteklerini önemsemediğini beyan ettiği, baba ve çocuk arasında kurulan yatılı kişisel ilişkinin kaldırılarak gün içinde belli aralıklarla kişisel ilişki kurulmasının çocuğun gelişimine daha uygun olduğu kanaatine varılmakla yatılı kişisel ilişkinin kaldırılmasına ve gün içinde kişisel ilişki kurulmasına, önceki kişisel ilişki...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı babanın,10/06/2012 doğumlu müştererk çocuk ... yönünden, kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davalı anne tarafından, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2....
Mahkemece; davanın kabulü ile davalılar lehine ayrı ayrı hükmedilen 350 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir. 4721 sayılı T.M.K'nun 328/1 maddesine göre; babanın çocuğuna bakma mükellefiyeti onun reşit olmasıyla sona erer. ... olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Davalı ... 10.09.1991 doğumlu, Z. Tuçe ise 21.09.1987 doğumlu olup, dava tarihinde 18 yaşını doldurmuşlardır. Reşit olan çocuk adına velayeten annesi veya kendisi iştirak nafakası isteyemez. Şartları var ise reşit çocuk yardım nafakası talebinde bulunabilir (TMK. md. 364)....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; tazminatların miktarı ile iştirak nafakası yönünden, davalı kadın tarafından ise; kusur belirlemesi, tazminatlar ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin tüm, davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasında; ilk derece mahkemesince, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı erkek lehine 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, tarafların müşterek çocuklarının velayeti anneye verilerek, baba ile kişisel ilişki kurulmuştur....
Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. ./.. -2- Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda, davacı annenin özel bir firmada asgari ücretle çalıştığı, babasına ait evde babası, annesi ve iki çocuğu ile birlikte kaldığı,2012 model Sedan marka otomobili olduğu; davalı babanın da emekli aylığının olduğu ancak aylığının miktarının bilinmediği, kira gelirinin olduğu, annesiyle geçici kaldığı anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesinin 2016/502 esas, 2016/541 karar sayılı ilamı ile davalı babaya bırakılan velayetinin davalıdan alınarak davacı anne T1 verilmesine, Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında şahsi ilişkinin tesis ve devamına, Davacının iştirak nafakası davasının KISMEN KABULÜ ile işbu velayetin değiştirilmesi hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere ortak çocuk Sinem için aylık 400,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; iştirak nafakasının miktarı ve söz konusu nafakanın ödeme tarihinin talepleri doğrultusunda düzeltilmesine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek hükmün; iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması ya da Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, boşanma kararı ile baba ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını ya da kişisel ilişkinin sınırlandırılmasını talep etmiş, mahkemece, davanın kabulü ile boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Karara karşı davalı baba tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu esastan ret kararı verilmiş, karar davalı baba tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile) 2018/539 Esas, 2018/492 Karar sayılı ve 28.12.2018 tarihli boşanma kararı ile hükmedilen iştirak nafakasının irade fesadı nedeniyle kaldırılması talebinin reddine, Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile) 2018/539 Esas, 2018/492 Karar sayılı ve 28.12.2018 tarihli boşanma kararı ile velâyeti davalı anneye verilen tarafların ortak çocuğu ... için hükmedilen nafakanın davacı babanın Türkiye'de veya yurtdışında çalışıp çalışmadığına bakılmaksızın karar tarihinden itibaren aylık 2.000,00 TL'ye indirilmesine ve iştirak nafakası olarak davacı tarafça davalı kadına ödenmesine, ortak çocuk 29.11.2003 doğumlu ... ...'...
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı baba tarafından, kişisel ilişki süresi ile annenin davasının kabulü yönünden, davalı-davacı anne tarafından ise, babanın kabul edilen davası ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı babanın tüm, davalı-davacı annenin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ortak çocuk ile davacı-davalı baba arasında ”her hafta Pazar günü sabah saat 08.00'dan akşam saat 20.00'a kadar" şeklinde kurulan kişisel ilişki davalı-davacı annenin velayet görevini yerine getirmesini engelleyeceği gibi, anneyi her haftasonu Pazar günleri eve bağlı hale getirecektir....