Kişisel ilişkinin kaldırılması davasına ilişkin alınan sosyal inceleme raporu yetersizdir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı anne tarafından açılan kişisel ilişkinin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu hükme karşı davacı anne tarafından tümüne yönelik istinaf başvurusunda bulunulmuş, bölge adliye mahkemesince davacı annenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile hükmün kaldırılmasına, ortak çocuk ile baba arasında her ayın 1. ve 3. cumartesi günü saat 10:00 ile aynı gün18:00 e kadar, her yıl dini bayramların 2. günü saat 10:00 ile aynı gün 18:00 e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, bu hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmiştir. 2-Anne ve babasından veya bunlardan birinden ayrılan çocuğun ana veya babasıyla düzenli kişisel...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ana ve babadan herbiri diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanır veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilir veya kendilerinden alınabilir (TMK. md. 324/1-2). Çocuk İzleme Merkezindeki psikiyatrist tarafından düzenlenen rapordaki bulgu ve tespitler karşısında, mahkemece pedegogtan alınan rapor yetersiz ve hüküm kurmaya elverişli değildir....
Yine, Türk Medeni Kanunu'nun 324. maddesinin ikinci fıkrasında; "Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda yapılan yargılama ve toplanan delillerden özellikle sosyal inceleme raporuna göre çocukla annesi arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını ya da sınırlandırılmasını gerektiren somut bir olgu ispat edilememiştir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması, mümkün olmazsa sınırlandırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların ortak çocuğu ... ile davalı baba arasında mahkeme kararı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılarak çocuk ile davalı baba arasında her yıl haziran ayının ilk cumartesi günü saat 12.00'den 15.00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı baba vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çocukla baba arasında kurulmuş olan kişisel ilişkinin kaldırılması veya kısıtlanmasını gerektirir sebeplerin varlığının ispatlanıp ispatlanmadığı, var olan kişisel ilişki düzenlemesinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 323 üncü, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 6 ncı ve 4 üncü maddesi. 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların boşandıkları ve müşterek çocuğun velâyetinin anneye tevdiine ve baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, baba tarafından çocuğa gösterilen bir kısım davranışlar ve babanın sosyal durumu nedeniyle kişisel ilişkinin devamının çocuğun üstün yararına aykırı olacağı değerlendirilerek baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması talep edilmiş ise de üç ayrı sosyal inceleme raporu alındığı ve davalı babanın küçüğün bireysel ve sosyal gelişiminde onu olumsuz yönde etkileyecek, onun üstün yararına aykırı olacak bir hususun tespit edilememiş olduğu, babanın hakkında yürütülen soruşturma dosyalarının kişisel ilişkinin devamına engel durum teşkil etmeyeceği nedeniyle yerleşik içtihatlar da nazara alınarak çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin tümden kaldırılması talebinin reddine, kişisel ilişkinin kaldırılması istemi ile ikame edilen davada dosya...
Kişisel ilişkinin kaldırılması davasına ilişkin alınan sosyal inceleme raporu yetersizdir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; konusunda uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak (4787 sayılı Kanun m.5) anne ve babanın barınma ve yaşama koşullarını, çocukla anne arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olup olmadığını ve kişisel ilişkinin şekli ve süresini değerlendirir içerikte sosyal inceleme raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirmek suretiyle kişisel ilişki yönünden karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararının müşterek çocuk ile davalı anne arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması davasına ilişkin bölümünün kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davalı T3 istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Antalya 3....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalı babanın süreklilik arz edecek şekilde sergilediği olumsuz tutum ve davranışlarından ötürü küçük ile olan kişisel ilişkisini zedelemiş bulunduğundan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması gerekirken aksi yöndeki kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; gerekçenin dosya kapsamı ile uyumlu olmadığı, hiç bir haklı sebep yokken çocuğun baba ile kurulan kişisel ilişkinin daraltılamayacağı, çocuğu ile yatılı kişisel ilişkini müvekkil için bir hak olduğu, kişisel ilişkinin daraltılmasını gerektiren bir durumun mevcut olmadığı ileri sürülerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davanın kabulünün gerekip gerekmediği, boşanma ilamı ile düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı, kurulan kişisel ilişkinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kısmen kabulü ile, davalı kadının davanın devamı sırasında 12/04/2018 tarihinde evlendiği anlaşıldığından bu tarihten itibaren davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, dava tarihi olan 20/11/2017 ile evlilik tarihi olan 12/04/2018 tarihi arasında ödenmesi gereken yoksulluk nafakasının 200,00 TL düşürülerek aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden evlilik tarihi olan 12/04/2018 tarihine kadar erkekten alınarak kadına verilmesine, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması taleplerinin reddine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir....