Asıl ve birleşen dava, müşterek çocuk ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına karar verilmesi talebine ilişkindir....
Dava; velayetin değiştirilmesi talebi yanında kişisel ilişkinin düzenlenmesi istemini de içerdiğinden, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2019/7351 esas 2019/11518 karar sayılı ilamında belirttiği üzere, basit yargılama usulüne ait işlerden değildir. Kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin davalar yazılı yargılama usulüne tabi davalardır Somut olayda; davacı erkek vekilinin dava dilekçesinin 14.12.2021 tarihinde davalı kadına tebliği üzerine davalı kadın vekili tarafından yasal iki haftalık süre zarfında (16.12.2021 tarihinde) cevap dilekçesi verildiği, ancak davalı kadının cevap dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, bu suretle yazılı yargılama usulüne ilişkin dilekçeler teatisi aşaması tamamlanmadan ön inceleme duruşması ve tahkikat duruşmaları yapılarak karar verildiği anlaşılmıştır. Tarafların savunma hakkını kısıtlayacak ve adil yargılama hakkını etkileyecek şekilde Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun emredici ve açık hükümleri uygulanmadan karar verilmesi doğru olmamıştır....
GEREKÇE; Dava; başlangıçta çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması istemi ile açıldıktan sonra yargılama sırasında davacı talebini kişisel ilişkinin yatısız olarak yeniden düzenlenmesine dönüştürmüştür. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Her şeyden önce kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebi "çoğun içinde azda vardır" prensibi gereği kişisel ilişkinin sınırlandırılmasını da içerir. Bu nedenle davacının daha sonra talebini kişisel ilişkinin yatısız olarak yeniden düzenlenmesine dönüştürmesi iddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi mahiyetinde değildir. Dosyanın incelenmesinden; tarafların Menderes 1....
Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileri ki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden müşterek çocuk ile davacı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m . 438/7)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının yargılama giderlerine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların kişisel ilişki düzenlenmesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Kişisel ilişkiden amaç analık babalık duygularının tatminini sağlamaktır. Velayeti davalı anneye verilen müşterek çocuk Hilal Sena 28.06.2010 doğumludur....
Mahkememizce alınan 16/09/2020 tarihli sosyal inceleme raporunda mevcut kişisel ilişki şeklinin devam ettirilmesinin çocuğun yararına olduğu bildirildiğinden ve anlaşmalı boşanma sırasında belirlenen kişisel ilişkinin genişletilmesini gerektirir bir durum ispat edilemediğinden kişisel ilişkinin yeniden belirlenmesi talebi de reddedilmiştir." gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi- Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve velayetin değiştirilmesine ilişkindir. Bu davalar adli ara vermede görülür. (HUMK.md.176/4) Temyiz edilen karar temyiz eden davalı-davacı ...'ya 16.8.2010 günü tebliğ edilmiş ve fakat söz konusu karar yasada öngörülen (HUMK.md.432) l5 günlük süre geçtikten sonra 1.9.2010 tarihinde verilen dilekçe ile temyiz edilmiştir. Kuşkusuz Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 2494 sayılı kanunla değiştirilen 432.maddesine göre, temyiz kanuni süre geçtikten sonra yapılır ise, temyiz isteminin reddine karar verme yetkisi hükmü veren mahkemeye aittir....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; çocuğun baba ile görüşmesini engellemediğini, haksız dava edildiğini, aleyhine mahkeme masrafları yüklenmesinin hatalı olduğunu, davacıya vasi atanan kişinin boşanma sürecinde davalıya şiddet uyguladığını, böyle bir kişiye çocuğu teslim etmek istemediğini, davacı ile çocuk arasındaki kişisel ilişki süresinin kısaltılarak yeniden belirlenmesi gerektiğini, gerekli görülürse vasinin değiştirilmesine karar verilmesini, çocuğu istediği müddetçe davacı ile görüşebileceği, çocuğu zorlayamayacağını belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava çocukla kişisel ilişkinin değiştirilmesi talebine ilişkindir....
Dava çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. Kişisel ilişkinin kurulması davası, basit yargılama usulüne tabi işlerden değildir (HMK md. 316- 322) Velayet düzenlemesinin yanı sıra kişisel ilişki kurulurken de; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi md. 1; TMK md. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu md. 4/b). Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; ahlâki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Dosyanın incelenmesinde; tarafların İstanbul 14....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.27.10.2011 (Prş)...