GEREKÇE: Dava; velayeti babaya bırakılan müşterek çocuklar ile davalı anne arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş, mahkemece temyiz talebinin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiş bu karar da temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, boşanma ile velayeti davacıya bırakılan müşterek çocuk ile davalı baba arasında tesis edilmiş olan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin olup, basit yargılama usulüne (HMK.md.316-322) tabi işlerden değildir. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin davalar adli tatilde görülemeyeceği gibi (HMK.md.103), süreler de adli tatilde işlemeye devam etmez....
Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)' nin 2017/471 Esas 2017/417 Karar sayılı ilamı ile TMK'nın 166/3 maddesi uyarınca anlaşmalı olarak boşandıkları, işbu boşanma ilamı ile birlikte taraflar arasında düzenlenen anlaşmalı boşanma protokolü uyarınca velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesis edildiği, taraflarca belirlenen kişisel ilişkinin mahkemece uygun bulunarak onaylandığı görülmekle; kişisel ilişkinin detaylı şekilde infaza elverişli, çocuğun üstün menfaatine uygun olduğu, mahkememizce aldırılan 25/05/2019 ve 28/06/2022 tarihli raporlarda yapılan değerlendirmeler ve önerilen kişisel ilişki düzenlemelerinin tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde belirlediği kişisel ilişki tesisi ile örtüştüğü, taraflar arasındaki anlaşmazlıkların velayet hususunda ve kişisel ilişki hususunda belirleyici bir etken olmayıp esas unsurun çocuğun üstün çıkarları olduğu, davacı karşı davalı baba ile kişisel ilişkinin sınırlandırılarak yeniden kişisel ilişki...
Dosya kapsamındaki sosyal inceleme raporları ve idrak çağındaki çocukların görüşleri dikkate alındığında anne ile ortak çocuklar ... ... ve ... arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılması talebinin kabulü doğru ise de, özellikle yaz tatilinde çocukların anne yanında kısa süre de olsa yatılı olarak kalacak şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Dava velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması isteğine ilişkindir. Kişisel ilişki çocukları ilgilendiren konuların en önemlilerindendir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamında baba ile çocuk arasında ki kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir, çocuğun yüksek menfaatine aykırı ve çocuk açısından ciddi tehlike oluşturan esaslı bir neden bulunmadığı, kişisel ilişkinin icrası sırasında taraflar arasında sorun yaşandığı ve bu olayların ceza davasına konu olduğu, salt tarafların birbiri ya da aile bireyleri arasında yaşanan olayların kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirmeyeceği, tarafların boşanmış olmalarına rağmen arasındaki kişisel olayları çocuğa yansıttıkları, tarafların ortak çocuk üzerinden birbirlerini cezalandırmaya çalıştıkları, çocuk ile görüşmenin babanın da hakkı olduğu, kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir esaslı bir neden olmadığı, Ankara Batı 7....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalının gayri ahlaki yaşantısının olduğu, ancak bu durumun çocuğu ile görüşmesine engel nitelikte olmadığı, ancak çocuğun yatılı kalmasının çocuk için uygun olmadığı, uzman raporu doğrultusunda çocuğun yatısız olarak kişisel ilişki kurulmasının çocuğun baba ile düzenli görüşmesi, çocuk ile baba arasındaki ilişkiyi güçlendireceği, tarafların çocuğun gelişimi açısından birbirlerine yönelik olumsuz tutum ve davranışları bir kenara bırakmaları gerektiği, bu aşamada çocuk ile babanın düzenli görüşmesinin çocuk yararına olduğu gerekçesiyle kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddine, daha önce düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ve yatısız olarak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmesine" karar verilmiştir....
Çocuğun menfaatinin zedelenmesinin söz konusu olmaması, çocuğun gelişmesinin engellenmemesi, çocuğun huzurunun bozulmaması nedeniyle kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin yerinde görülmediği, ancak her hafta kişisel ilişki kurulmasının anne-baba-çocuk ilişkisi yönünden doğru görülmemesi nedeniyle kişisel ilişkinin bir miktar kısıtlanmasına ve babalar günü eklemesiyle, baba ve özellikle çocuk yararı gözetilerek karar verildiği" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, Eskişehir 3....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kabulü ile baba ile müşterek çocuk arasında düzenlenen şahsi ilişkinin 12/12/2019 tarihinden geçerli olacak şekilde kalıcı olarak değiştirilerek yeniden kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; kişisel ilişkinin genişletilmesi konusunda talepten fazlaya karar verilemeyeceği ve de tesis edilen kişisel ilişkinin çocuğun yararına olmadığını belirterek, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nun 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkindir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASI Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, davalılardan ...'ın 102 parsel sayılı taşınmazını davacı banka lehine ipotek ettirerek taşıt ve tarım kredileri kullandığını, açılan tapu iptali ve tescil davasında taşınmazın kaydına, 3.kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulduğunu, ancak tapu iptali ve tescil davası ile ihtiyati tedbir kararının haksız olup, ihtiyati tedbirin bankanın mağduriyetine neden olduğunu ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davaya yanıt vermemişlerdir....