WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kişisel ilişki düzenlemesi, yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ortak çocuk ile babası arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun yaşı nazara alınarak baba yanında yatılı olmayacak şekilde bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Ayrıca, çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmin etmeye elverişli ve yeterli değildir....

    Aile Mahkemesinin 2011/715 Esas, 2012/232 Karar sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocukları için hüküm altına alınan aylık 75,00 'er TL’lik iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 50,00'şer TL artırılarak 125,00'er TL'ye yükseltilmesine, bu şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı lehine hükmedilen nafakaya, her yıl Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından Ocak ayında yayınlanan TÜFE oranında her yıl seneyi devriyesinde uygulanmak sureti ile artırım oranı uygulanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır"....

      Şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi hakkında ; Kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir hak olup, bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır. (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). Ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323). Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ; Davalı baba vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma hükmü ve protokole aykırı olarak iştirak nafakasına hükmedilmesinin usul ve hukuka aykırı olduğunu, müşterek çocuklarla baba arasındaki kişisel ilişkinin değiştirilmesinin kişilik haklarının ve temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilmesi sonucunu doğurduğunu, müvekkilinin atılı suç nedeni ile ağır ceza mahkemesinde beraat ettiğini, geçerli ve zaruri bir durum olmadan kişisel ilişkinin kısıtlandığını açıklayarak kararın müvekkili lehine bozulmasını istemiştir. GEREKÇE; Dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakası talebine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; 1- İştirak nafakaları yönünden yapılan incelemede; İştirak nafakası aidiyetleri, nitelikleri itibariyle ayrı nafakalar olup, bu nedenle çocuklar ihtiyari dava ortağıdır. Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir....

      tatilinin 1. günü saat 10:00'dan 7. günü saat 17:00’ye kadar ve yaz tatilinde, Temmuz ayının 1. günü saat 10:00’dan 15. günü saat 17:00’ye kadar kişisel ilişki kurulmasına" şeklinde kişisel ilişkinin düzenlenmesine,tarafların ileride farklı yerleşim yerinde bulunmaları halinde ise, her sene sömestr tatilinde Şubat ayının ilk haftası ilk Pazartesi günü saat 09:00 'dan itibaren pazar günü saat 18:00'e kadar (bir hafta süre ile) ve Temmuz ayının birinci günü saat 09:00 'dan son günü 18.00 'ye kadar (bir ay süre ile) çocukların eğitim ve öğretimine engel olmamak koşulu ile davalı babanın çocuğu yanına alabileceğine ve şahsi ilişkinin bu şekilde düzenlenmesine, müşterek çocuklara sarf edilmek üzere 100,00’er TL olmak üzere toplam 200,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yoksulluk nafakası talebinin reddine" şeklinde karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün...

        Davalı vekili cevap dilekçesinde, boşanma tarihindeki malavarlığı ile işbu dava tarihi arasındaki malvarlığı arasında fark bulunmadığını, müşterek çocuğun Kanada'da okula kaydettirilmesinin davacının kişisel tasarrufu olduğunu, davalının rızasının bulunmadığını, müşterek çocuk için yapılan eğitim, spor, müzik vs. harcamaların evlilik birliği içerisinde yapıldığını savunarak; iştirak nafakasının yasal olarak EFE, TÜFE, TEFE oranlarında artış yapılmasına ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 500,00 TL olan iştirak nafakasının 600,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

          Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, ...1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05/03/2009 tarih ve 2008/161-2009/129 Esas-Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk.... adına takdir edilen 100,00 TL iştirak nafakasının 50,00 TL artırılarak 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....

            iştirak nafakasının kaldırılmasına, yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hüküm davacı baba tarafından, kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.12.2016...

              Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olduğu gibi, baba ile ortak çocuk arasında "Aynı şehir", "Ayrı şehir" ayırımı esas tutularak kişisel ilişki düzenlemesi de doğru bulunmamaktadır. Günümüzdeki ulaşım araçlarının kolaylığı da dikkate alındığında kişisel ilişki tesisinde taraflar ayrıca talep etmedikleri takdirde aynı yer, ayrı yer ayrımı yapılması da doğru değildir. O halde, "Aynı şehir", "Ayrı şehir" ayrımına gidilmeksizin ve kademeli olmayacak şekilde baba ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu