İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde: Davacı Mustafa'nın eşya alacağı davasının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Mustafa vekili, eşya alacağı davasının reddedilmiş olmasını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava eşya alacağı davasına ilişkindir. Dairemizin 2021/1641 Esas sırasına kaydedilen ve taraflar arasında görülmekte olan Boşanma ve Ziynet Alacağı davasının istinaf incelemesi sırasında davalı-davacı T1 işbu Eşya Alacağı talebi tefrik edilip Dairemizin yukarıdaki esas sırasına (2022/1372 Esasına) kaydedilmiştir. Davalı davacı erkek karşı davası ile; oturma odası koltuk takımı, mutfak masası, yatak odası takımına ait gardrop, 1 adet halının aynen olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesini talep etmiş, dosyanın 07.12.2018 tarihli oturumunda kurulan 4 numaralı ara karar uyarınca harç eksikliğinin giderilmesi için davalı davacı vekiline süre verilmiştir....
Mahkemece, “ Davacının davasının kısmen kabulü ile davacının mal rejiminin sona ermesi sebebiyle talep edebileceği katılma tazminat alacak miktarının 31283,00 TL olduğunun tespiti ile talep uyarınca 30000 TL tazminatın karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine; davacının altın takı kişisel eşya alacağı davasının kısmen kabulü ile 25 adet 10’ar gr ağırlığında bir adedi 285,00 TL olmak üzere toplam 7125 TL değerindeki altın bileziklerin davalıdan alınarak davacıya aynen teslimine, altın takı bileziklerin aynen tesliminin mümkün olmaması halinde bedellerinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine; davacının eşya alacağı davasına konu eşyaları yargılama sırasında davalı tarafından davacı tarafa teslim edildiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına;...” karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : TRABZON AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2014 NUMARASI : 2013/585-2014/198 Taraflar arasında görülen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının Trabzon Aile Mahkemesi'nin 2008/124 Esas-2009/149 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalının boşanma davasında sonra müşterek evi sattığını ve eşyaları dağıttığını, bu eşyaların içinde müvekkilinin kişisel eşyaları ile çeyiz eşyalarının da bulunduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.050 TL eşya (çeyiz ve ziynet...
Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-karşı davalı, kadının ziynet ve çeyiz alacağı talebi reddedildiğine göre reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. 4- Davacı-karşı davalı kadın boşanma davası ile birlikte ziynet ve çeyiz eşya alacağı taleplerinde bulunmuş, boşanma davası kabul edilmiş, ziynet ve çeyiz alacağı davası reddedilmiş olduğu halde, ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasına yönelik yapılan yargılama giderleri boşanma davasında yapılan giderlerden ayrılarak davacı-karşı davalı kadın üzerinde bırakılması gerekirken, yazılı şekilde bir bütün olarak değerlendirilip erkeğe yüklenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından eşya alacağı davası yönünden; davalı kadın tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının kaydı ve harcı bulunmayan katılma yoluyla temyiz dilekçesinin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Eşya alacağı talebi boşanmanın fer’isi niteliğinde olmayıp, dava değeri üzerinden ayrıca nispi harca tabidir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarı, ziynet alacağı davasının reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü ve ferileri, kusur belirlemesi, eşya alacağı davasının kabulü ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz...
Taraflar arasındaki ziynet alacağı ve eşya alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 03.04.2023 tarihli ek karar ile; verilen kararın kesin nitelikte olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz talebinin reddine karar verilmiştir....
Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ziynet eşyaların davalıda kaldığı hususun doğru olmadığını, ayrıca talep edilen ziynet eşyalarının cins, nitelik, ayar ve miktarının açıkça belirtilmediğini, müşterek hanede davacıya ait olan mevcut kişisel eşyaların davacıya teslimine hazır olduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davacının ziynet alacaklarına ilişkin talebinin reddine; 2- Davacının çeyiz ve kişisel eşya isteminin kabulü ile; talep edilen 1.000,00 TL’nin dava tarihi olan 10/10/2019’dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; ziynetler yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğundan bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalılardan ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 1- Davacının kişisel eşya taleplerinin feragat nedeniyle REDDİNE, 2- Davacının ziynet eşya alacağı istemlerinin REDDİNE, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kişisel eşya ve ziynet eşyası istemine ilişkindir. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, HMK m. 190/1). Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir. Olağan olan kadına özgü ziynet eşyalarının kadın eşin himayesinde bulunmasıdır....