İcra Hukuk Mahkemesinin 13/12/2018 tarih 2015/402 Esas 2018/1314 Karar sayılı dosyasında borçlunun meskeniyet şikayeti sonucunda taşınmazın satış bedelinden 200.000,00.TL’lik kısmının öncelikli olarak takip borçlusuna ödenmesine karar verilmiş olmasına, satış yapılan dosya farklı bir dosya olsa da satılanın meskeniyet şikayetine konu taşınmaz olduğu ve meskeniyet şikayetinde bulunulan takip dosyasına taşınmaz satış bedelinin artan kısmının gönderilmiş olmasına, dosyaya gelen para miktarının da 200.000,00.TL.nin altında 134.069,25.TL olmasına göre sözkonusu paranın meskeniyet şikayetine ilişkin Bakırköy 7....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı ve mevcut deliller değerlendirildiğinde davacı tarafından mahkememizde açılan davanın İİK 82. maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayeti olduğu ve İİK 16 maddesi gereğince 7 günlük şikayet süresine tabi olduğu, mahkememizce yukarıda incelemesi yapılan icra müdürlüğü dosyası ve kıymet takdirine itiraz dosyalarının yapılan incelemesi ile sabit olduğu üzere dosyamız davacısı en geç mahkememizin 2019/128 esas sayılı dosyasına müracaat tarihi olan 19/07/2019 dava tarihinde kıymet takdiri raporlarını tebliğ almış olup zira dava dilekçesindeki ''..Rize İcra Müdürlüğünün 2018/2738 esas sayılı dosyası ile ........
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2538 KARAR NO : 2022/1169 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/392 ESAS, 2021/157 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 13....
İlk derece mahkemesi kararında belirtildiği gibi davacı/3. kişi takibin tarafı olmadığından haczedilmezlik şikayeti bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Kaldı ki; İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da taşınmaz maliki borçlu bakımından dahi yoktur. İpoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusunun eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, yasal düzenleme uyarınca meskeniyet şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilen 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Somut olayda davacının takipte borçlu olarak taraf olmadığı, takip borçlusunun eşi olduğu anlaşılmakla, şikayetin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı tarafından davacı borçlu-taşınmaz maliki hakkında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinde davacı tarafından ipoteğe konu taşınmazın icra müdürlüğünce belirlenen kıymetine itiraz edildiği aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, mahkemenin 2020/199 Esas sırasına kaydının yapıldığı, davacının eşi olan T1 tarafından da yine kıymet takdirine itiraz ile birlikte meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, mahkemenin 2020/197 Esas sırasına kaydının yapıldığı, 2020/199 esas sayılı dosyanın 2020/197 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği ve yapılan yargılama sonunda asıl davada davacının davasının reddine; birleşen davada kıymet takdirine ilişkin davanın kabulüne karar verildiği, birleşen dava davacısı tarafından kıymet takdirine ilişkin karara karşı ve ayrıca meskeniyet şikayetine ilişkin hüküm kurulmamış olması nedenleri ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
Borçlu İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvurusunda, İcra Müdürlük işleminin iptalini talep ettiği, Mahkemece borçlunun ipotek konulmasına muvafakat etmekle meskeniyet şikayetinden feragat etmiş olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir . İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir "haciz işlemi" de mevcut değildir. Genel kredi sözleşmesinden doğacak borç için verilen ipotekli takipte meskeniyet şikayeti dinlenilemez Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinde görülen meskeniyet şikayetinde ise mahkemenin “...haczedilmezlik şikayetinin reddine evin değerinin 150.000 TL olduğu anlaşıldığından mecurun satışından elde edilecek paradan bu miktarın davacıya verilmesine” karar verildiği, borçlu vekilinin ihale alıcısına 150.000,00 TL bedelin dosyaya yatırılması için muhtıra gönderilmesini talep ettiği, müdürlükçe meskeniyet iddiasına ilişkin kararın ise kesinleşmediği belirtilerek, talebin reddine karar verildiği, borçlunun şikayeti üzerine mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. ...8....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacının hem dava dilekçesinde hem de istinaf başvuru dilekçesinde kabul ettiği üzere şikayete konu taşınmazın haczedildiğine ilişkin 103 davet kağıdının davacı borçluya 16/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun da yapılan hacze 18/09/2020 tarihli dilekçe ile icra müdürlüğüne itiraz ettiği, bu tarihten itibaren meskeniyet şikayeti için öngörülen 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde icra hukuk mahkemesine şikayet yoluna başvurmadığı, bu sebeple davacının şikayetinin hak düşürücü süreden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Bu nedenle mahkemece başvurunun haczedilmezlik şikayeti olarak vasıflandırılması doğru değildir. Ancak şikayetçi borçlunun ileri sürdüğü iddialar cebri satışa engel teşkil etmeyeceğinden satış işleminin iptaline dair şikayeti yerinde değildir. O halde mahkemece, istemin “meskeniyet şikayeti” olarak vasıflandırılması doğru değilse de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibari ile doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....