Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/b maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Olayımıza gelince; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 19.10.2009 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi ile boş tarlanın kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün ) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 362.maddesi gereğince, davalı kiracıya 60 günlük ödeme süresini içeren ödeme emrinin tebliğ ettirilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu husus gözetilmeden tahliye isteminin kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. ./.....

    Ancak olayımıza gelince; takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.09.2009 başlangıç tarihli 5 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile kiralananın sera olarak sebze yetiştiriciliğinde kullanılmak üzere kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 358.maddesi göndermesi ile olayımızda kira sözleşmesine ilişkin genel hükümlerin uygulanacağı açıktır. Davacı dava konusu tarla niteliğindeki taşınmazı 11.03.2013 tarihinde satın alarak kira sözleşmesinin tarafı haline gelmiştir. Davaya dayanak sözleşme 01.09.2009 başlangıç ve 5 yıl süreli olup, sözleşme süresi henüz dolmadığından, 11.10.2013 tarihinde açılan dava süresinde değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

      Ancak olayımıza gelince; takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.12.2006 başlangıç tarihli 15 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile kiralananın sera olarak sebze yetiştiriciliğinde kullanılmak üzere kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 358.maddesi göndermesi ile olayımızda kira sözleşmesine ilişkin genel hükümlerin uygulanacağı açıktır. Davacı dava konusu tarla niteliğindeki taşınmazı 11.03.2013 tarihinde satın alarak kira sözleşmesinin tarafı haline gelmiştir. Davaya dayanak sözleşme 01.12.2006 başlangıç ve 15 yıl süreli olup, sözleşme süresi henüz dolmadığından 11.10.2013 tarihinde açılan dava süresinde değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; icra mahkemesinden kiralananın tahliyesinin istenebilmesi için tahliyesi talep edilen şeyin taşınmaz niteliğine haiz olmasının gerektiği, bu durumun nedeninin tahliye konusu olan malın tahliye sonucunda aynı amaçla kullanımının devam etmesi olduğu, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nin 2018/1472 esas 2018/1334 karar sayılı ilamında bu durumun; "Taşınmaz kirası, örneğin tarla kirası veya konut veya çatılı işyeri kirası söz konusu olduğunda kiralananın tahliyesi halinde taşınmaz yeniden aynı şekilde kiralanabilir halde olup aynı amaçla kullanıma elverişli olduğu halde, eldeki davaya konu olayda söz konusu billboard, megalight reklam panosu vs. mevcut yerinden kaldırıldığı halde artık sözleşmenin konusu da ortadan kalkmaktadır....

        Dolayısıyla, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde 6098 sayılı TBK.nun 357.maddesinde tanımı yapılan hasılat (ürün) kirasına ilişkin hükümler uygulanması gerekmektedir. Taraflar arasındaki kira ilişkisinin hasılat (ürün) kirası olduğu anlaşıldığına göre borçlu kiracıya gönderilen ihtarnamenin TBK.nun 362.maddesine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Anılan yasa maddesine uygun olarak düzenlenmeyen ihtarname hukuki sonuç doğurmayacağından, 60 gün yerine 30 gün ödeme süresi verilen bu ihtarname doğrultusunda temerrüt nedeniyle açılan tahliye davası dinlenmez. İlk derece mahkemesinin bu gerekçeyle davanın reddine karar vermesi doğru olup davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1.maddesi uyarınca esastan reddi gerekmiştir....

        Davalı borçluya, hisse alımı usulüne uygun olarak bildirildiğine ve davacının kiralananın tamamının mülkiyetini kazanmış olmasına göre mahkemece asıl alacağın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına, takip tarihi dikkate alınarak yürürlükteki yasaya göre inkar tazminatına karar verilmesi. gerekirken, yazılı şekilde kısmen itirazın kaldırılmasına karar verilmesi yine hasılat kirası yönünden mahkemece işletme ruhsatının kimin adına olduğu hususu araştırılmadan karar verilmesi de doğru değildir. Karar bu nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda (2) no'lu bentte yazılı nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın alacak yönünden BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine, 04.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Tarla niteliğindeki taşınmazın kiralanması hasılat kirası hükümlerine tabi olup, TBK.nunun hasılat kirasına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre, TBK 362. maddesi uyarınca tahliye ihtarında 60 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken, 30 günlük ödeme süreli ihtara dayanılarak davalının temerrüde düştüğünden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün alacağa ilişkin kısmının ONANMASINA, yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün tahliyeye ilişkin kısmının BOZULMASINA, onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına, 21.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Taraflar arasında görülen davada ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesi ile ... 12.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi uyarınca kira alacağının tahsili ile taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın işletme ruhsatının yenilenmemesi nedeniyle sözleşmenin amacına uygun teslim edilip edilmediğinin belirlenmesi ve sözleşmeden doğan diğer yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilip getirilmeyeceğinin tespiti ile karşı dava yönünden sözleşmenin uygulanamamasından kaynaklanan tazminat ve sözleşmenin feshi isteğine ilişkin olduğu,BK 270 maddesi uyarınca hasılat kirası kapsamında çözülmesi gerektiği, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....

              DAVA : İtirazın İptali (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/12/2022 KARAR TARİHİ : 27/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili... Gıda Sanayi Tic. LTD. ŞTİ ile ... Arasında 01.02.2022 tarihinde hasılat kira sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre müvekkili... Gıda Sanayi Tic. LTD. ŞTİ'ne ait Yeniçağ Mah. Taşkın Sk....

                Taraflar arasındaki kira sözleşmesi, kiralananın vasfı itibari ile hasılat kirasına ilişkindir. TBK'nun 362/2 maddesi gereğince, ihtarnamede hasılat kiralarında en az 60 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken hasılat kirasına konu olan dava konusu taşınmazın kira alacağının tahsili için gönderilen ihtarnamede ödeme süresi verilmediği görülmektedir. Bu haliyle davaya dayanak ihtarname tahliyeye yönelik hukuki sonuç doğurmayacağından tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu