"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delillerin mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalının alacağa yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının tahliyeye ilişkin temyiz itirazına gelince; kiralananın ekilip biçilmek amacıyla kiraya verilen tarla niteliğinde taşınmaz olması nedeniyle hasılat kirası hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, ödenmeyen kira parası nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.03.2005 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın niteliği “sera ve açık arazi” olarak belirlenmiş olup, sera kısmının kira süresinin 2 yıl, açık arazi kısmının süresinin ise 10 yıl olduğu, sera kısmının kirasının peşin, açık arazi kısmının kirasının ise ağaç sökümünde ödeneceği kararlaştırılmıştır....
Taraflar arasında görülen davada ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesi ile ... 12.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi uyarınca kira alacağının tahsili ile taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın işletme ruhsatının yenilenmemesi nedeniyle sözleşmenin amacına uygun teslim edilip edilmediğinin belirlenmesi ve sözleşmeden doğan diğer yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilip getirilmeyeceğinin tespiti ile karşı dava yönünden sözleşmenin uygulanamamasından kaynaklanan tazminat ve sözleşmenin feshi isteğine ilişkin olduğu,BK 270 maddesi uyarınca hasılat kirası kapsamında çözülmesi gerektiği, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece her ne kadar dayanak sözleşmenin hasılat kirası niteliğinde olduğundan bahisle 60 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken 30 günlük süre verilmiş olduğundan temerrüdün oluşmayacağı gerekçesi ile tahliye isteminin reddine karar verilmiş ise de, musakkaf nitelikte olan kiralananın Borçlar Kanunu’nun hasılat kirası hükümlerine tabi olabilmesi için işletme ruhsatnamesi ile kiraya verilmesi gerekir. Taşınmazın vasfının “boş dükkan” olup, “kafeterya” alarak kullanılacak olması tek başına kira ilişkisinin hasılat kirası olduğunu göstermez. Dosyada taşınmazın işletme ruhsatı ile kiralandığına dair herhangi bir beyan ve iddia bulunmamaktadır. Buna göre uyuşmazlığın hasılat kirasında kiracının temerrüdünü düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 288.maddesine göre değil taraflar arasında adi kira ilişkisi bulunduğundan Borçlar Kanunu’nun 260. maddesine göre çözümlenmesi gerekir....
Mahkemece her ne kadar dayanak sözleşmenin hasılat kirası niteliğinde olduğundan bahisle 60 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken 30 günlük süre verilmiş olduğundan temerrüdün oluşmayacağı gerekçesi ile tahliye isteminin reddine karar verilmiş ise de, musakkaf nitelikte olan kiralananın Borçlar Kanunu’nun hasılat kirası hükümlerine tabi olabilmesi için işletme ruhsatnamesi ile kiraya verilmesi gerekir. Taşınmazın vasfının “çay ocağı” olması tek başına kira ilişkisinin hasılat kirası olduğunu göstermez. Dosyada taşınmazın işletme ruhsatı ile kiralandığına dair herhangi bir beyan ve iddia bulunmamaktadır. Buna göre uyuşmazlığın hasılat kirasında kiracının temerrüdünü düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 288.maddesine göre değil taraflar arasında adi kira ilişkisi bulunduğundan Borçlar Kanunu’nun 260. maddesine göre çözümlenmesi gerekir....
Tarafların iddia ve savunmalarına, belediyenin 18.8.1982 günlü tahsis kararı içeriğine ve tüm evrak münderecatına göre sözleşmenin hasılat kirası niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Hasılat kirasına tabi sözleşmelerde, kiralanan musakkaf olsa dahi uyuşmazlığın Borçlar Kanunu hasılat kirasına ilişkin hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Borçlar Kanunun 287. maddesi hükmü süreli hasılat kira sözleşmelerinin feshi hakkındaki süreler hususunda düzenleme getirmiştir. Buna göre taraflar arasındaki akdin feshi ve kiralananın tahliyesine karar verilebilmesi için, feshi ihbarın süresinde yapılması ve davanın süresinde açılması yeterlidir. Başka bir neden aramaya gerek yoktur. Uyuşmazlığın yukarıdaki esaslar gözönünde bulundurularak çözümlenmesi gerekirken, bu yön üzerinde durmadan yazılı şekilde karar verilmesi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir....
Orta yerde Borçlar Kanununun 270 ve devamı maddelerinde düzenlenen hasılat kira ilişkisi var diyebilmek için kiralananın hasılat getiren bir taşınır ya da taşınmaz mal, ticari işletme veya hakkın bulunması, kiralanan demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verilmesi gerekir. Türk Ticaret Kanununun 11.maddesine göre de ticari işletmeden maksat ticarethane ya da fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer müesseselerdir. Somut uyuşmazlıkta, 11.06.2002 günlü kira sözleşmesinde soyut iş makinası kiralandığından, kira ilişkisinin hasılat kirası ilişkisi olarak kabulü olanaksızdır. Tarafların sıfatına ve mahkeme önüne getirilen uyuşmazlığın niteliğine göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Dairemize değil Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. Ancak, anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığına sunulması gerekmiştir....
Mahkemece, kira sözleşmesinin hasılat kirası niteliğinde olmadığı, kira ücretinin hasılata oranla belirlenmesinin de kira sözleşmesini hasılat kirası haline getirmeyeceği, tarafların sözleşmenin hasılat kirası olduğunu kararlaştırıp, ihtilaf halinde TBK’nun örtülü konut ve işyeri kiralarını düzenleyen hükümlerine ilişkin itiraz ve defileri ileri sürmesinin engellenmesinin kamu düzeni niteliği gereği geçerliliği bulunmadığı, sözleşme içeriğine göre kiralananın galip vasfı işyeri olup, kiracıya verilecek sürenin 30 gün olduğu, davalının kira ücretinin mahsup edilerek ödendiği iddiasını İİK 269/c-1.f maddesi gereğince ispat edemediği, tüm bu nedenlerle davalı Star ......
Bu noktada hukuki tavsifin hakime ait olduğu gözetilerek yapılan tavsifte taraflar arasındaki sözleşmenin "Hasılat Kirası" olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 4-a maddesinde, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği yasal düzenlemesi karşısında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hasılat kirası sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Bursa Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
Davaya ve icra takibine konu kira sözleşmesinin incelenmesinde; tahliyesi istenilen taşınmazın niteliğine göre kiralananın taraflar arasında TBK.nun 357. maddesinde tanımı yapılan hasılat (ürün) kirasına ilişkin hükümlere tabi olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki kira ilişkisinin hasılat (ürün) kirası olduğu anlaşıldığına göre borçlu kiracıya gönderilen ödeme emrinin TBK.nun 362. maddesine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Somut olayda, davacı tarafça başlatılan takipte, TBK.'nun 362/2 maddesi gereğince ihtarlı ödeme emrinde hasılat kiralarında en az 60 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken hasılat kirasına konu olan dava konusu taşınmazın kira alacağının tahsili ve tahliye için düzenlenen (UYAP sisteminde kayıtlı) ödeme emrinde 60 gün yerine 30 günlük ödeme süresi verildiği görülmektedir....