WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın Tahliyesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı, 04.12.2014 tarihinde başlatmış olduğu tahliye istemli icra takibine konu edilen kira alacağının davalı tarafça 30 günlük yasal surede ödenmediğinden bahisle kiralanının tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı yargılamayı takip etmemiş mahkemece ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olmasına dayalı olarak tamerrüt hükümlerinin uygulanamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. İcra Mahkemesi ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamaz....

    Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/c maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Olayımıza gelince; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 04/02/2009 başlangıç tarihli 10 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile doğal kaynak suyu ve müştemilatının kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

      B.K.287.maddesi uyarınca hasılat kirasında süresi bittiği halde kiralayanın açık veya zımni muvafakatıyla kiracının kiralananı kullanması veya sözleşmede öngörülen ihbarı iki taraftan birinin yapmaması halinde akit seneden seneye yenilenmiş sayılır. Somut olayda, 15.08.1993 tarihli 3 yıl süreli kira sözleşmesi BK.nun 287 maddesi gereğince seneden seneye yenilenerek devam etmişse de, asıl dava davacısı kiralayan tarafından Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesine kiralananın tahliyesi istemiyle açtığı dava ile akdin yenilenmesine muvafakatı olmadığını beyan etmiş, söz konusu dava dilekçesi de 24.10.2007 tarihinde davalıya tebliğ edilmiştir. Söz konusu dava dilekçesi ile davacı kiralayan akdin yenilenmesine ve kiracının kiralananın kullanmasına muvafakatı olmadığını kiracıya bildirmiş olup, bu durumda kira sözleşmesi 15.08.2008 tarihinde sona ermiştir. Kiracı tarafından da kiralananın yenileme çalışması nedeniyle dava tarihinde ve öncesinde kullanılamadığı da sabittir....

        Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından 01.07.2014 tarihinde tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde 9.000,00 TL kira alacağının tahsili istenmiş, davalı borçlunun süresinde itiraz etmemesi nedeniyle kesinleşen icra takibine dayanarak icra mahkemesinden kiralananın tahliyesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiştir....

          Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince; "...taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, dava 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Açıklanan tüm nedenlerle, HMK'nın 114/1- c maddesinde düzenlenen göreve ilişkin dava şartı bulunmadığından, HMK'nın 115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine" dair hüküm kurulmuştur. Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi arasında karşılıklı verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya dairemize yetkili mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE Dava, hasılat kirası sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, icra inkar tazminatı ve taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan Tazminat ..K. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hasılat kirası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/b maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Olayımıza gelince; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 10/08/2010 başlangıç tarihli 4 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile kiralananın sera olarak sebze yetiştiriciliğinde kullanılmak üzere kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

              Orta yerde Borçlar Kanununun 270 ve devamı maddelerinde düzenlenen hasılat kirası ilişkisi var diyebilmek için kiralananın hasılat getiren bir taşınır ya da taşınmaz mal ticari işletme veya hakkın bulunması, kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verilmesi gerekir. TTK'nun 11.maddesine göre de ticari işletmeden maksat ticarethane, ya da fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer müesseselerdir. Somut uyuşmazlıkta, 23.1.2006 günlü kira sözleşmesinde soyut "malzeme ve personel taşımak" için araç kiralandığından, kira ilişkisinin hasılat kirası ilişkisi olarak kabulü olanaksızdır. Tarafların sıfatlarına ve mahkeme önüne getirilen uyuşmazlığın niteliğine göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.05.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/c maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Somut olayda; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 06.11.2014 başlangıç tarihli 6 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile tapuda 133 ada 77 parselde kayıtlı taşınmazın muz bahçesi olarak kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 362/2. maddesi gereğince, davalı kiracıya 60 günlük ödeme süresini içeren ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerekirken otuz gün ödeme süreli ödeme emri düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş olduğundan bu ödeme emri temerrüde esas teşkil etmez....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/01/2018 NUMARASI : 2016/244 ESAS 2018/15 KARAR DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan)|Sözleşmenin İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili İlk Derece Mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili idare ile davalı kurum arasında imzalanan protokole aykırı davranıldığı, iddiası ile usul ve yasaya aykırı olarak tahliye işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu