Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dolardaki ani yükseliş ve düşüşler tek başına uyarlama koşullarını oluşturmaz. Davacılar dava açarken çevresel gelişme ve kiralanandaki değer artışınıda uyarlama sebebi olarak ileri sürmüş iselerde, sözlşmelerin kurulduğu tarihlerden sonra geçen süre içinde gerek taşınmazın bulunduğu çevrede, gerekse kira bedellerinde çok buyük ve olağanüstü değişimlerin olduğu, çevrenin ticari yönden çok geliştiğini kanıtlıyamamışlardır. Nitekim hükme esas alınan bilirkişi raporundada sadece dövizin TL karşısındaki değişimi, Tefe ve Tüfe oranları esas alnarak hesaplama yapılmış, kiralananların bulunduğu çevrenin olağanüstü geliştiği ve değiştiğine dair bir belirleme yapılmamıştır. Hal böyle olunca dava konusu olayda uyarlama şartlarının bulunmadığı gözetilerek davanın tümüyle reddine kara verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

    Bunun mümkün olmaması hâlinde borçlu, sözleşmeden dönebilir; sürekli edimli sözleşmelerde ise kural olarak, fesih hakkını kullanır.” denilerek uygulama da kabul edilen uyarlama davasının yasa maddesi haline getirildiği belirtilmiştir. Somut olayda; taraflar arasında geçerli kabul edilen kira sözleşmesi 01.09.2007 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli olup davacı, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere değişen hal ve şartlara göre kira bedelinin uyarlanmasını istemiş ve 18.05.2015 tarihinde davayı açmıştır. Uzun süreli kira sözleşmelerinde edimler arasındaki dengenin aşırı bozulması ve sözleşmenin taraflar açısından çekilmez hale gelmesi durumunda kira parasının günün ekonomik koşullarına uyarlanması için her zaman “ uyarlama “ davası açılabilir....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemenin kira miktarının kesinleştiğine dair gerekçesinin hatalı olduğunu, süresinde yapılan itiraz nedeniyle borcun kesinleşmediğini, taraflar arasındaki kira bedeli hususunda uyuşmazlık bulunduğunu, davalının davaya konu ayları da kapsayacak biçimde uyarlama talebinde bulunduğunu, uyarlama davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, uyarlama davası sonucunda tespit edilecek kira bedeline göre kira borcunun ödenip ödenmediğinin ortaya çıkacağını, kira bedellerinin davacıya ödendiğini, 7226 SK hükümleri gereği Mart - Haziran 2020 ayları kiralarının ödenmemesinin fesih ve tahliye nedeni olamayacağını, tahliye için geçerli şartların bulunmadığını, mahkemece, rapora karşı itirazları dikkate alınmadan, hatalı rapor doğrultusunda karar verildiğini, raporda artış oranının hatalı belirlendiğini, kira bedellerini ödemede gecikme olmamasına rağmen faiz hesabı yapıldığını, ödenen kira bedellerinin mahsup edilmediğini, bu hatalara rağmen ek rapor...

        , emsal kira bedellerinin niçin uygun emsal olup olmadığı somut gerekçelerle açıklanmalı, dava konusu taşınmazın yeniden kiraya verilmesi (boş olarak) halinde getirebileceği kira parası belirlenmeli, hakimce bu kira parası dikkate alınmak suretiyle hak ve nesafete; özellikle tarafların kira sözleşmesinden bekledikleri amaçlarına uygun makul bir kira parasına hükmedilmelidir....

          dan 1.12.1997 başlangıç tarihli 6 yıl süreli diğer davalı ... ... ile de 1.12.1998 başlangıç tarihli 2 yıl süreli aylık 500'er DM'den kira akdi ile kiraladığını, 18.12.1997 tarihinde yapılan imar uygulaması sonucu taşınmazın imar yolunda kaldığını, 1.11.1999 tarihli yoklama fişi ile işgalinin tesbit edildiğini , belediyeye işgaliye bedeli de ödemek zorunda kaldığını, akdin geçersiz olduğunu ileri sürerek, taraflar arasındaki akdin feshine, kira bedelinin uyarlanmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, kesin hüküm nedeni ile davanın reddini savunmuştur....

            Mahkemece 15.3.2002 tarihli kararla yıllık kira bedelinin 24.8.1999 tarihi itibarıyla 601.812 Amerikan Doları olarak uyarlanmasına,18.maddedeki toplantı salonunun kullanılması ile ilgili olarak ,20 toplantıya kadar bedelsiz kullanma,sonrası için %50 indirimli olarak kullanılması olarak uyarlanmasına karar verilmiş,kararın taraflarca temyizi üzerine dairenin 2002/7972-1225 esas ve karar sayılı ve 15.11.2002 tarihli bozma ilamında özetle;davacının tüm davalının sair temyiz itirazlarının reddine, uyarlama davası ile kira parasının günün ekonomik koşullarına intibak ettirilmesi sağlanmış olup,sözleşmenin kira parası dışındaki diğer maddelerinde değişiklik yapılmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle kararın bu yönüyle bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece kesinleşen bozma ilamına uyularak verilen 30.5.2005 tarihli kararla kira parasının uyarlanmasına ve sözleşmenin kiralayanın tesisten faydalanmasına ilişkin 15. ve 16. maddeleri ili ilgili evvelce verilen karar bozma ilamına...

              Buna göre, yukarıda açıklanan sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin kural ve yöntemlerin ışığı altında mahkemece; yerinde uygulama yapılıp, uzman bilirkişiler düşüncesinden de yararlanmak suretiyle, kiralananın niteliği, kullanma alanı, konumu, bölgede kira parasını da etkileyecek normalin üstündeki imar ve ticari gelişmeler gibi değişiklikler, emsal kira paraları, vergi ve amortisman giderlerindeki artışlar araştırılıp, değerlendirilerek, sonuçta işlem temelinin çöktüğü, sözleşmedeki çıkar dengesinin katlanılamayacak derecede davacı aleyhine bozulduğunun benimsenmesi halinde kiracının ne miktar kira parasından sorumlu olacağının, taraflarca sunulan veya bilirkişilerce resen tespit edilen emsal kira sözleşmeleri dikkate alınarak ve emsallerde de keşif yapılarak belirlenmesi, böylece sözleşmedeki kira parasını, tarafların amacına uygun objektif iyiniyet, hak ve nesafet (TMK 2/1, 4. md) kurallarının elverdiği ölçü ve düzeyde, brüt kira bedeline uyarlanması, aksi halde ise davanın reddine...

                SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2021 NUMARASI : 2020/753 ESAS 2021/558 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından Bursa İli, Nilüfer İlçesi, Konak Mah., Şenocak Cad. 282 Ada, 1 Parselde kayıtlı taşınmazın restoran olarak 01.01.2020 başlangıç tarihli, 8 yıl süreli, aylık 23.000,00 TL bedelli kira sözleşmesi ile müvekkili şirkete kiralandığını, Ülke ve dünya genelindeki Covid-19 salgın hastalığı ve oluşan pandemi süreci nedeniyle birçok işyerinin kapandığını, ticari faaliyetinin bitme noktasına geldiğini, aylık kira paralarının ödenmediğini, Devlet tarafından işçilere işsizlik ödeneği veya esnek çalışma ödeneği ödendiği, dava konusu mecurun, restoran olarak faaliyet gösterdiğini, İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan genelge kapsamında lokanta, restoran, kafe, kıraathane vb. yerlerin kapatılması ve çalışma saatlerinin kısıtlanması nedeniyle hiçbir hizmet verilemediğini...

                O halde mahkemece yukarıda geniş şekilde açıklanan uyarlama yöntem ve kurallarının ışığı altında, sözleşmedeki özel intibak hükümleri, kira bedelinin Dolar üzerinden kararlaştırılmış olması, kiralananın niteliği, kullanma alanı, konumu, bölgede kira parasını da etkileyecek normalin üstündeki imar ve ticari gelişmeler gibi değişiklikler, emsal kira paraları, vergi ve amortisman giderlerindeki artışlar araştırılıp, değerlendirilerek, sonuçta işlem temelinin çöktüğü, sözleşmedeki çıkar dengesinin katlanılamayacak derecede davacı aleyhine bozulduğunun benimsenmesi halinde kira bedelinin uyarlanmasına karar verilmesi gerekirken, mahkemece; yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                  SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10.11.2021 NUMARASI : 2021/1615 ESAS DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Konya 2....

                  UYAP Entegrasyonu