Davalı Necati Taştan'ın 25/04/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın sadece kendi adına açıldığını, davada T1 kiracı olduğunu, davacının sadece tarafına dava açmasının usul açısından doğru olmadığını, davanın sadece bir kişiye açılmasından dolayı reddedilmesinin gerektiğini, kira sözleşmesinin kira başlangıç tarihinin 01/01/2014 olup, bitim tarihinin ise 01/01/2024 olduğunu, kira sözleşmesinin 6. maddesi gereğince kira artış oranı yıllık TEFE-TÜFE oranı olduğunu, 2014, 2015 ve 2016 yılları kira bedellerinin ocak ayı içerisinde Vakıflar Bankası İskenderun Şubesi'ne yatırıldığını, bankaya ocak 2016 yılında yatırılan 4.206,00 TL'nin 2016 yılı yıllık kira bedeli olduğunu, davacı tarafından açılan uyarlama davasının şartlarının mevcut olmadığını, davanın süresinde açılmadığını, uyarlama davalarının taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesinin sonradan değişen hal ve şartlara uydurulması talebi ile açılan davalardan olduğunu, uyarlama davasının sözleşmenin imzalanmasından sonra meydana...
Her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmesi zorunlu olup, bu bağlamda dava tarihinden önceki dönem için uyarlama talebinin kabul edilmesi olanaksızdır. Dairemizin ve Yargıtayın öteden beri uygulamasıda bu yöndedir. Davalı taraf davaya konu olan icra takibinde 1.10.2005 tarihi ile 31.12.2007 tarihleri arasındaki süreye tekabül eden kira bedelinin tahsili talebinde bulunmuş, davacılar ise ldeki davayı 8.2.2008 tarihinde açmışlardır. Davacıların davadaki taleplerinden bir tanesi de, 1.10.2005 ile 31.12.2007 arasındaki dönem için kira bedelinden sorumlu tutulmayarak uyarlama isteğine ilişkin olup, uyarlama istenilen kira parası ve dönemi davadan önceki bir tarihi taşıdığı için 1.10.2005 ile 31.12.2007 arasındaki döneme tekabül eden zamanda kira paralarından sorumlu olmadıklarına dair uyarlama talebinin kabul edilmesi olanaksızdır....
Uyarlama davalarında amaç taraflar arasındaki sözleşmenin ayakta tutulması ile gerçekleşen olağanüstü durumlar karşısında başlangıçta var olan edimler arasındaki adaletin yeniden tesis edilmesidir. Uyarlama talepli olarak açılan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmediğinde, dava sonuna kadar kira sözleşmesinin ayakta tutulması bazı hallerde mümkün olmayabilir. Uyarlama davasından beklenen, sözleşmenin gerçekleşen olağanüstü duruma rağmen koşulların değiştirilmesi ile ayakta tutulmasıdır. Açılan davada esas hakkındaki hükme kadar taraflar açısından davanın uzamasından kaynaklanan sakıncaları gidermek ve geçici hukuki koruma sağlamak, böylelikle davacının açmış olduğu davayı kazanması halinde dava konusu olan şeye kavuşmasını daha dava sırasında güvence altına almak mağduriyetin önüne geçmek amacıyla tedbir kararı verilebilir....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna karşı yapmış oldukları itirazlarının değerlendirilmediğini, bilirkişi raporundaki "kira sözleşmesinde kira bedelinin her ayın 4'ünde ödeneceği" tespitinin hatalı olduğunu, kira sözleşmesinde kira ödeme günü ile ilgili olarak herhangi bir gün belirlenmediğini, bu nedenle müvekkilinin kira ödemesinin son gününün TBK madde 314 gereğince ay sonu olduğunu, yeni dönem kirası olarak taraflarca yeni bir kira bedeli belirlenmemiş olup, davacının da herhangi bir ihtarda bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin yapmış olduğu kira ödemesini ihtirazi kayıt sunmadan ihtarname dahi göndermeyen davacının aylar sonra kira miktarını zamlı olarak istemesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, derdest kira uyarlama davası gereği davanın reddi veya bekletici mesele yapılması gerektiğini, dava konusu kira bedeli uyarlama davasındaki kesin nitelikli istinaf kararı nedeniyle ihtilaflı hale dönüştüğünden kira sözleşmesinin aylık kira...
Davacı tarafından açılan uyarlama davasında mahkemece yapılan yargılama sonucunda kira bedelinin 4.500,00 YTL’ye uyarlanmasına karar verilmiştir.Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi protokoldeki 3 ... önceden yazılı başvuruda bulunulmamış olması halinde sözleşmenin aynı şartlarla ve aynı süre için yenilenmiş olması şartı kira bedelini kapsamamakta olup, şartlarının oluşması halinde davacı tarafından uyarlama istenmesine engel değildir. Hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ve sözleşme serbestliği ilkeleri kabul edilmekle birlikte, bu ilke ... hukukun diğer ilkeleriyle sınırlandırılmakta ve sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması ilkesi uyarınca taraflara, edimler arası bozulan dengenin dürüstlük ve hakkaniyete uygun duruma getirilmesini isteme olanağı tanınmaktadır....
Davalı vekili asıl ve birleşen dosyaya verdiği cevap dilekçelerinde, müvekkilinin uyarlama kararı ile belirlenen kira bedelini her ay düzenli ödediğini ve ödemekte olduğunu, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde, kira müddeti boyunca her yıl ödenmesi gereken aylık kira bedeline ilişkin hüküm ve düzenlemenin uyarlama kararı ile ortadan kalktığını, kira bedeline ilişkin düzenlemenin yerini uyarlama kararı ile belirlenen aylık kira bedellerinin aldığını, davacı tarafın takiplerde talep ettiği kira farkı alacaklarının yasal dayanağı bulunmadığını savunarak asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesini istemiştir....
Davalı vekili asıl ve birleşen dosyaya verdiği cevap dilekçelerinde, müvekkilinin uyarlama kararı ile belirlenen kira bedelini her ay düzenli ödediğini ve ödemekte olduğunu, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde, kira müddeti boyunca her yıl ödenmesi gereken aylık kira bedeline ilişkin hüküm ve düzenlemenin uyarlama kararı ile ortadan kalktığını, kira bedeline ilişkin düzenlemenin yerini uyarlama kararı ile belirlenen aylık kira bedellerinin aldığını, davacı tarafın takiplerde talep ettiği kira farkı alacaklarının yasal dayanağı bulunmadığını savunarak asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira hukukuna ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ve 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, iki yıl süreli kira sözleşmesi sonunda sözleşmenin uzaması nedeniyle açılan kira tespit davasıdır. H.Y.U.Y.'nın 8. maddesi gereğince kira tespit davaları Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülür. Dava Sulh Hukuk Mahkemesinde kira tespit davası olarak açılmış, davacı vekilinin duruşmadaki beyanı nazara alınarak davanın uyarlama davası olduğu gerekçesi ile Sulh Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, kira sözleşmesi sonunda sözleşmenin uzaması sonucu kira bedelinin belirlenmesi için açılan davanın uyarlama davası olarak nitelendirilemeyeceği, kira tespit davası olduğu anlaşıldığından davanın Sulh Hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir....
Davacı dava dilekçesinde uyarlama/ tespit isteminde bulunmuş, 21.11.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında kira bedelinin tespitini talep ettiğini, 27.10.2015 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanında ise dava dilekçesindeki talebinin kira bedelinin uyarlanması olduğunu açıklamış Mahkemece talep uyarlama olarak kabul edilerek karar verilmiştir. Yapılan keşif sonucu alınan 31.07.2015 tarihli bilirkişi raporunun, hüküm kurmaya yeterli araştırmayı içermediği anlaşılmaktadır....
Yargıtay denetiminin yapılması bakımından da yerel mahkemenin, kararında gerekçesini açıkça göstermesi zorunludur.Somut olayda mahkemece verilen hükmün yukarıda açıklanan yasal düzenleme karşısında gerekçesiz olduğu anlaşılmaktadır.Bundan ayrı, taraflar arasındaki kira ilişkisi 20.01.2003 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli kira sözleşmesi ile kurulmuş olup 6570 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince her yıl yenilenmek suretiyle devam etmiştir. Dava dilekçesinde ise; sözleşmenin kurulduğu tarihten itibaren aynı kalan kira parasının yeni dönemde hak ve nesafete uygun olarak artırılmak suretiyle tespiti istenilmiştir. Buna göre davadaki istem; kira parasının artırılarak tesbiti olup, mahkemece davanın uyarlama davası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir....