DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE Dava, davacının, davalı kooperatife üyeliği nedeniyle teslim edilmeyen konutlardaki kira kaybı talebine ilişkindir. Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Gebze 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın taşınmazların zamanında teslim edilmemesinden kaynaklı mahrum kalınan kira kaybı alacağı olduğundan ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Gülşehir Asliye Hukuk Mahkemesince; açılan davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davası olduğu, 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini düzenleyen 4. maddesi 1/a bendi gereğince, kiralanan taşınmazların 2004 Sayılı İİK'a göre, ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davalarıda dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile, bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girdiğini, mülga 1086 sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayrımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh hukuk Mahkemesi olarak gösterildiğinden, HMK'nın 1.maddesi ve 4. maddesi 1/a bendi uyarınca mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili Gülşehir Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine dair karar verildiği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle taraflar arasındaki sözleşmenin peşin ödemeli taşınır kira sözleşmesi olarak düzenlendiğinin anlaşılmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 15,20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davacı, davaya ve takibe konu bononun kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini, kira sözleşmesinden kaynaklı dolayısıyla bonodan kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını iddia ederek menfi tespit isteminde bulunmuş, davalı ise teminat iddialarının doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf; davaya ve takibe konu bononun kira sözleşmesinin teminatı olarak verilip verilmediği, teminat olarak verilmiş ise davacının kira sözleşmesine istinaden davalıya borçlu olup olmadığı, bononun teminat fonksiyonunun devam edip etmediği ve sonuç itibariyle bono nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı hususlarından ibarettir. Davaya ve takibe konu 15/10/2017 keşide tarihli, 01/07/2018 vade tarihli, 9.000,00 TL bedelli bononun keşidecisinin davacı ..., lehtarının ise davalı ... olduğu, bono üzerinde kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiğine dair bir kaydın bulunmadığı tespit edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, kardeşi olan davalı ile aralarında geçerli kira sözleşmesine ilişkin davalı kiracının bugüne kadar herhangi bir ödeme yapmadığını belirtmiş, dava tarihinden itibaren geriye dönük 5 yıllık kira bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, söz konusu kira sözleşmesi uyarınca tüm kira borçlarının ödendiğini belirtmiş ve davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında sözlü kira sözleşmesinin varlığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Maddesinde Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanının düzenlendiği, söz konusu maddenin 4/1-a maddesinde "...Kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,..." şeklinde düzenlemenin bulunduğu, söz konusu düzenlemeden de anlaşılacağı gibi kira ilişkisinden kaynaklı tüm davalara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine verildiği, mevcut dosyada uyuşmazlığın araç kira ilişkisinden kaynaklı olduğu, bundan dolayı mevcut davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde olduğu anlaşılmış ve davanın görev yönünden usulden reddine dair, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... geldi. Hazır bulunanın sözlü beyanı dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK.'nun 114/c maddesi gereğince mahkemelerin görevi dava şartı olup, yasanın 115.maddesi gereğince mahkeme dava şartının bulunup bulunmadığını re'sen araştırmakla yükümlüdür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 6100 Sayılı HMK.'...
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olduğu, 6100 sayılı HMK'nın 4/a. maddesi uyarınca davaya bakmakla görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiş, yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. Somut olayda; Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesince her ne kadar taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesine dayanılarak davaya bakmakla görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu değerlendirilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de, asıl uyuşmazlık davacının hukuka aykırı eylemleri nedeniyle ticari itibari ile kişilik haklarının zedelendiğinden bahisle davalıdan manevi tazminat istemine ilişkindir....
Davanın açıldığı İzmir 1.Sulh Hukuk Mahkemesince, kambiyo senetlerinin araç kira sözleşmesinden kaynaklı verildiğini, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde yazılı kira sözleşmesi ibraz edilemediğini, iptal edilen kambiyo senedinde de bu senedin açıkça kira ilişkisinden kaynaklandığı belirtilmediği gibi davalı tarafa ait ad ve soyad bilgileri de belirtilmediğinden iptal edilen bononun kira sözleşmesi ilişkisi nedeniyle verildiğine ilişkin davacı tarafça yazılı belge ile ispatlanamadığından menfi tespite konu icra takibinde kambiyo senedinden bahsedilmiş olması nedenleriyle uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasında bulunan kira ilişkisi konusunda ihtilafın bulunmadığını, kira ilişkinden kaynaklanan uyuşmazlıklara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğunu belirterek karşı görevsizlik kararı verilmiştir....
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı davacı-kiracının,davalı-kiralayandan kira sözleşmesine konu taşınmaz üzerine davacı tarafından yapıldığı belirtilen imalat bedeli ile kira sözleşmesinin öngörülen bitim tarihinden önce fiilen ve hukuken kullanılamaması nedeni ile maruz kaldığını ileri sürdüğü kar mahrumiyetinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara yönelik tüm uyuşmazlıkları konu alan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanında olduğu belirtilmiştir. Somut olayda dava, kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır....