Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasında Asliye Hukuk Mahkemesi ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü; - K A R A R - Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine tabi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın kira ilişkisine değil haksız fiile dayalı tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

    İNCELEME VE GEREKÇE Dava, bonoya dayalı başlatılan icra takibi kapsamında İİK 72/3 maddesi uyarınca davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama soncunda görevsizlik kararı verilmiş; bu karara karşı davalılar vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı, davalı şirket ile araç kiralama ilişkisi bulunduğunu, dava ve takip konusu bonoların araç kiralama ilişkisi kapsamında kendisine kira sözleşmesi ile birlikte imzalatılan müşteri bilgisi ve kredi kartı ile ödeme talimat formunun alt kısmında yer alıp imzalatılan ve koparılan bonolar olduğunu, bonolardan ötürü davacılara borcu olmadığını ileri sürerek borçlu olunmadığının tespitini ve maddi manevi tazminat talep etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Asliye Ticaret Mahkemesi ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, kira sözleşmesine aykırılık nedneiyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesi, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, taraflar arasındaki sözleşmenin kira sözleşmesi değil taş nakliyat sözleşmesi olduğu ve kira sözleşmesi hükümlerinin uygulamayacağı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK.'...

      ihtarname gönderildikten sonra kira sözleşmesinin süresinin uzatılmasına ilişkin herhangi bir sözleşme/protokol akdedilmediğini belirterek, taraflar arasındaki kira sözleşmesi usulüne uygun olarak feshedildiğinden 31/10/2021 tarihi itibariyle 01/01/2018 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin yürürlükten kalktığını, davacı tarafça fesih tarihi sonrası döneme ilişkin gönderilen kira bedeli, aidat, tazminat, cezai şart, tazminat vs....

        ihtarname gönderildikten sonra kira sözleşmesinin süresinin uzatılmasına ilişkin herhangi bir sözleşme/protokol akdedilmediğini belirterek, taraflar arasındaki kira sözleşmesi usulüne uygun olarak feshedildiğinden 31/10/2021 tarihi itibariyle 01/01/2018 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin yürürlükten kalktığını, davacı tarafça fesih tarihi sonrası döneme ilişkin gönderilen kira bedeli, aidat, tazminat, cezai şart, tazminat vs....

          Davalı savunmasında davacının Aralarındaki vekalet ilişkisini kötüye kullanması nedeniyle kira sözleşmesinin feshedildiğini savunmuş olup,mahkemeninde kabulünde olduğu üzere vekalet ilişkisindeki olguların kira sözleşmesinin feshine gerekçe olamayacağı ve davalı kiralayanın kira akdini feshinin haklı bir sebebe dayanmadığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında davaya konu taşınmazlara ilişkin 05.07.2006 başlangıç tarihli 4 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığı,taşınmazların davacı kiracının kullanımında iken davalı kiralayan tarafından kira süresi bitmeden 21.08.2007 tarihinde 3. bir kişiye kira sözleşmesi yapılarak aynı tarihte devredildiği anlaşılmış olup bu husus taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir....

            nun 8/2 maddesinde yalnızca kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye akdin feshi yahut tespit (kira tespiti) davalarına, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara, dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı düzenlenmiştir. Açıklanan niteliği ve dayanağı itibariyle eldeki dava ve talep ise,anılan fıkra kapsamına girmemektedir. Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında 01.11.2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin devam ettiğinin tespiti istenmiştir.Dava konusu kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmayıp, talep sözleşmenin devam edip etmediğinin tespitine ilişkindir. Buna göre taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesi kapsamında değerlendirilecek olmasına göre uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

              İNCELEME VE GEREKÇE Dava, bonoya dayalı başlatılan icra takibi kapsamında İİK 72/3 maddesi uyarınca davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama soncunda görevsizlik kararı verilmiş; bu karara karşı davalılar vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı, davalı şirket ile araç kiralama ilişkisi bulunduğunu, dava ve takip konusu bonoların araç kiralama ilişkisi kapsamında kendisine kira sözleşmesi ile birlikte imzalatılan müşteri bilgisi ve kredi kartı ile ödeme talimat formunun alt kısmında yer alıp imzalatılan ve koparılan bonolar olduğunu, bonolardan ötürü davacılara borcu olmadığını ileri sürerek borçlu olunmadığının tespitini ve maddi manevi tazminat talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.02.2006 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi, eski hale iade, ecrimisil ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, intifa hakkına dayalı haksız elatmanın kal suretiyle önlenmesi ve ecrimisil tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalı, taraflar arasında kira ilişkisi bulunduğunu, davacının üzerinde çekişme yarattığı bölümün de kira sözleşmesi kapsamında kaldığını, açılan davanın reddini savunmuştur....

                  Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 2826 ada 7, 8 ve 9 nolu parsel sayılı taşınmazlarda davacının kayden malik olduğu, davacı ile davalı arasında 22.02.2008 tarihli kira sözleşmesi yapıldığı, kira sözleşmesinde kiralanan yerin ada ve parsel numarası gösterilmeden “... Mahallesi, ...Yolu Caddesi, No:23” olarak belirtilmesine rağmen davacı asilin yemin beyanı, taraflarca dosyaya ibraz edilen bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre 25.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda yeşil renk ile taralı kısmın kira sözleşmesine konu edildiği anlaşılmaktadır. Bu şekilde aynı raporda kırmızı renk ile işaretlenen kısmında kira sözleşmesi kapsamında olmadığı görülmektedir. Bilindiği üzere her dava açıldığı tarihdeki koşullara göre değerlendirilir. Öte yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190. maddesine göre; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir....

                    UYAP Entegrasyonu