Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, menfi tespit talebine ilişkindir. 2004 s.İİK.nun 72.m.sinde menfi tespit ve istirdat davası ile menfi tespit davasında ihtiyati tedbir;" Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988- 3494/6 md.)...

Somut olayda davacı dava dilekçesi ile, satış sözleşmesinin feshi davasında, satış bedeli olarak davalıya verilen ve ödenmeyen bonoların ödenmesinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir. İİK’nun 72/2 maddesi, “İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” hükmünü içermektedir. Talep sahibinin isteği bonoların ödenmemesine ve icra takibine konu edilmemesine ilişkin olup ,bu talebin açıkça yazılı olmasa da ,İİK 72/2 maddesi kapsamında değerlendirilmesi uygun bulunmuştur....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; İİK'nun 72.maddesi kapsamında açılan menfi tespit davasında satışın durdurulmasına ilişkin tedbir öngörülmediğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir talep eden davacılar istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbirin reddi ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2015/3531 Esas sayılı dosyasında borca ilişkin olarak yapılan ödemelerin dosyaya yansıtılmadığını, bu dosya kapsamında borcun bulunmadığı halde tedbire konu taşınmazın Ankara Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin 2021/2554 Esas sayılı takip dosyasından satışa çıkartıldığını, söz konusu taşınmazın satışı halinde açılan menfi tespit davasının konusu ve anlamıyla bağdaşmayacağını, verilen ret kararının gerekçesinin bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....

      Dava dilekçesinin ekinde yer alan Kira Sözleşmesinin tarafları ile eldeki davanın ve yine davaya konu ve takibe dayanak senet ile eldeki davanın taraflarının aynı olduğu, bununla birlikte taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesinde kiranın başlangıç tarihi ile senedin düzenleme tarihinin aynı olduğu bu nedenle uyuşmazlık konusunun yukarıdaki açıklamalar da nazara alındığında kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dava, 27/09/2021 tarihinde 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. HMK nun 1.maddesi hükmüne göre; göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK'nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır....

        yapılan icra takibi dosyalarında borçlu olmadıklarının tespitine, bu talebin reddi halinde söz konusu ek protokolün kira sözleşmesi olmadığını ve bu sözleşmeden kaynaklanan borcu kira borcu veya yan gider borcu olmadığının tespitine, İstanbul 6....

        yapılan icra takibi dosyalarında borçlu olmadıklarının tespitine, bu talebin reddi halinde söz konusu ek protokolün kira sözleşmesi olmadığını ve bu sözleşmeden kaynaklanan borcu kira borcu veya yan gider borcu olmadığının tespitine, İstanbul 6....

        İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir. 2004 Sayılı İİK'nın 72. madde menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir ile ilgili özel düzenleme olup davanın takipten önce veya sonra açılması, verilecek tedbirin şekli yönünden değişikliğe yol açmaktadır. 2004 Sayılı İİK'nın 72. maddenin 3. fıkrasında "....İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İhtiyati tedbir Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasında verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine itirazın reddine dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ihtiyaç nedeniyle tahliye ve alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, dava dışı Özel ... ... Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine ait İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde bulunan alacak üzerine bloke konulmasına karar verilmiş, verilen ihtiyati tedbir kararına davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine, açılan duruşmada itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından, davalının Özel ... ......

          Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut olayda, davanın alacağa ilişkin olarak başlatılan ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın iptali talebine ilişki olduğu, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebine konu ettiği davalıya ait banka hesabının ise eldeki davada tam olarak uyuşmazlık konusu olmadığı, kanunun emredici hükmü gereği davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının tedbir talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Bu kapsamda somut olayda HMK'nun 389.maddesinde öngörülen ihtiyati tedbir şartları oluşmadığından davacının taleplerinin reddi kararının HMK. 390/2 ve HMK 391/1- 3 maddi olay ve hukuka uygun olduğundan davacının istinaf kanun yoluna başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut olayda, davanın alacağa ilişkin olarak başlatılan ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın iptali talebine ilişki olduğu, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebine konu ettiği davalıya ait banka hesabının ise eldeki davada tam olarak uyuşmazlık konusu olmadığı, kanunun emredici hükmü gereği davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının tedbir talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Bu kapsamda somut olayda HMK'nun 389.maddesinde öngörülen ihtiyati tedbir şartları oluşmadığından davacının taleplerinin reddi kararının HMK. 390/2 ve HMK 391/1- 3 maddi olay ve hukuka uygun olduğundan davacının istinaf kanun yoluna başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu