Sayılı karar ile kira bedelinin Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarına ilişkin olarak %50 indirilmesine, salgının devam ettiği müteakip aylarda ise %30 oranında indirilmesine karar verildiğini, hal böyle olunca pandemi süresi boyunca aylık 10.985,50 TL olarak belirlenmiş kira bedelinin üzerinde kalan kira bedeli talebinin yasal dayanağının bulunmadığını, bu nedenlerle de uyarlama davası sonucunda salgının devam ettiği müteakip aylar için belirlenen kira bedeli olan 10.985,50 TL bedelin üzerinde talep edilen Temmuz, Ağustos ve Eylül ayı kira bedellerinin her biri için ayrı ayrı 6.925,50TL'lik kısmı ile Haziran ayından kalan kira bedeli olarak ifade edilen 6.925,50 TL olmak üzere toplam 27.702,00 TL'lik dosya borcuna açıkça ve ayrıca itiraz edildiğini, söz konusu nedenlerle itirazlarının kaldırılması talebiyle ikame edilmiş huzurdaki mesnetsiz davanın reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte Mahkeme aksi kanaatte ise söz konusu uyarlama davasının bekletici mesele yapılması...
Türk Borçlar Kanunu Genel Hükümlere tabi olan yerlerde ise akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumun da kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz etme olanağı yoktur....
sonucunda yapılan kira artırımlarının son derece düşük kaldığını, dava konusu yer için ödenmekte olan kira bedelinin mecurun bulunduğu çevredeki emsal kira bedelleri, yüzölçümü ve özellikleri itibariyle fevkalade az olup davalı tarafın, dava konusu taşınmaza ödemiş olduğu son kira bedelinin 33.018,52 TL olduğunu, dava konusu olayda sözleşme yapıldığında karşılıklı edimler arasında mevcut olan dengenin sonradan şartların olağanüstü değişmesiyle büyük ölçüde tarafları aleyhine katlanılamayacak derecede bozulduğunu, sözleşmeye bağlılık ve sözleşme adalet ilkeleri arasında bir çelişki hasıl olduğunu belirterek kira parasının tarafların amacına uygun, objektif iyi niyet, hak ve nesafet kuralları elverdiği ölçüde ve düzeyde bir seviyeye getirebilmesi için uyarlama talebinin kabulü ile aylık net 33.018,52 TL olan kira bedelinin 01.05.2013 tarihinde başlayan yeni kira dönemi itibariyle geçerli olmak üzere aylık net 80.000.00 TL'ye uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
SOMUT OLAYDA; Davaya konu yere ilişkin davacı vakıf ile davalı arasında 01/01/2014 tarihinde kira sözleşmesinin düzenlendiği, bir aylık kira karşılığının 300,00 TL olduğu anlaşılmıştır....
hâle gelmesi nedeniyle kira sözleşme koşullarının (bedelinin) değişen koşullara uyarlanması talep edildiği, pandemi döneminde davacının faaliyet gösterdiği büfelere yönelik tamamen kapanmasına dair bir kararın alınmaması, kira sözleşmesinin ihale sonucu imzalanmış olması, davacının pandemi döneminde bu ihaleye girerek kira sözleşmesini imzalamış olması hususları hep birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece yapılan inceleme ve araştırma sonucunda uyarlama koşullarının oluşmadığının saptandığı, edimler arasındaki dengenin bozulmamış olmasına, kira parasının uyarlanmasını gerektirecek işlem temelinin çökmesi hususunun ve uyarlama koşullarının mevcut olmamasına ve özellikle kısıtlamaların tamamen kaldırıldığı dönemden sonrasını da kapsayacak şekilde uyarlama ve sözleşme süresinin uzatılması koşullarının da bulunmamasına nazaran mahkemece davanın reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353 (1)b-1 maddesi gereği esastan reddi...
TBK'nun 310. maddesine göre sözleşmenin kurulmasından sonra kiralanan her hangi bir sebeple el değiştirirse yeni malik kira sözleşmesinin tarafı olur. Sözleşmenin ise dosya kapsamına göre 01.05.2018 tarihinde sona ereceği anlaşılmaktadır. Sözleşme süresi sona ermeden kira bedelinin tespiti istenemez. İstense dahi açılan dava tespit ilkelerine göre yürütülüp sonuçlandırılamaz. Davadaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki on yıllık sözleşmede kararlaştırılan kira bedelinin sözleşme süresinin dördüncü yılında günün koşullarına uygun hale getirilmesi isteminden ibarettir. Nitekim davacıda davada uyarlama isteminde bulunmuştur. Sözleşme hukukuna egemen olan sözleşmeye bağlılık (Ahde Vefa) ilkesi, hukukumuzda da kabul edilmiştir. Bu ilkeye göre, sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalıdır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2022 NUMARASI : 2021/1751 ESAS - 2022/1872 KARAR DAVA KONUSU : Kira-Menfi Tespit KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve davalıların murisi müteveffa Recai Ersan arasında imzalanan 10/03/2011 tarihli sözleşme uyarınca müvekkili şirketin Gaziosmanpaşa Mah. Çayhane Sokak No:4'te bulunan binayı aylık 8.500 TL bedelle kiraladığını, kiraya veren müteveffanın vefatından sonra kira ilişkisinin davalılar ile devam ettiğini, uyarlama talep edilen sürecin öncesinde müvekkilinin ödediği aylık kira bedelinin ise 15.000 TL olduğunu, işbu davada taraflarınca hem ihtirazı kayıtla ödenen kira dönemlerine ilişkin uyarlama talebi, hem de davalıların hukuka aykırı olarak tesis ettikleri Ankara 22....
Davalı, davada uyarlama koşullarının bulunmadığını ve daha önceki uyarlamanın Amerikan Doları olarak yapılması nedeniyle YTL olarak uyarlama talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu gereğince aylık kira bedelinin 01.06.2008 tarihinden başlamak üzere aylık 750,00-YTL olarak uyarlanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dolar değer kaybettiği için kira bedelinin günün rayiçlerine göre düşük kaldığını ileri sürerek, 01.06.2005 tarihinde taraflarca 225 Amerikan Doları olarak kararlaştırılan kira bedelinin 750,00-YTL olarak uyarlanmasını istemiştir. Hukukumuzda sözleşmeye bağlılık (Ahde Vefa-Pacta Sund Servanda) ve sözleşme serbestliği ilkeleri kabul edilmiştir. Bu ilkelere göre, sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalıdır....
Davacı alacaklı T1 vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davalının istinaf başvurusunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalının derdest olduğunu iddia ettiği dava 2018 yılına ait kira bedeline ilişkin bir uyarlama davası olduğunu, talep ettikleri kira bedelinin ise 01.09.2019- 30.08.2020 tarihlerini kapsayan 1 yıllık kira bedeli olan 14.100,00 € kira alacağı ve davalının taşınmazdan tahliyesine ilişkin bir dava olduğunu, uyarlama davaları her kira dönemi için bağımsız açılabilen bir dava olup davalının 2019 yılına ait uyarlama davası açmadığını, bu sebeple 2018 kira dönemine yönelik açılan bir uyarlama davasının, 2019 kira dönemine ait kira alacağı ve tahliye davasında bekletici mesele yapılmasının hukuki bir yararı olmadığını, kira sözleşmesinde kira bedelinin ne şekilde ödeneceğinin açıkça belirtildiğini, davalının hiç bir şekilde ödemede bulunmadığını, istinaf başvurusundaki amacın zaman kazanmaya çalışmak olduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu belirterek, istinaf başvurusunun...
CEVAP Davalı Büyükşehir Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle: 02/08/2013 tarihli sözleşmeye göre davalı Belediyeye ait olan Park Orman içindeki Dicle Kafeterya'nın kiralanması konusunda davacı ile 5 yıllık kira sözleşmesi yapıldığını, 2886 Devlet İhale Kanununa göre yapılan kira ihalesi sonrasında muhammen bedelin 3 farklı resmi kurumdan gelen bedeller üzerinden Kira ve İşgal Tespit Komisyonunca belirlendiğini, Kanunun 35/1a maddesince kapalı teklif usuli ile yapıldığını, ihalenin Encümen kararı ile de davacıya verildiğini, ancak kira sözleşmesi imzalanmasına rağmen kira borcunu ödemediğinden kira sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğini, esasa girilmeden usulen dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, zira 3 aylık kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle kira sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğini ve Diyarbakır 1....