"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, Mala zarar verme HÜKÜM : Temyiz isteminin reddi Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5271 sayılı CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında; eski hale getirme istemi ile birlikte temyiz isteminde de bulunulması nedeniyle eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin 17.04.2014 tarih ve 371-71 sayılı ek kararının hukuken geçersiz olduğu, yokluğunda verilen hükmün sanığın mahkemedeki sorgusu sırasında bildirdiği ve aynı zamanda mernis adresi olan adresinde annesine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, sanığın annesinin okuma yazma bilmediğini ve aralarının bozuk olması nedeniyle ayrı olduğuna ilişkin mazeretinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura kullanmak HÜKÜM : Asıl karar: Mahkumiyet Ek karar: Eski hale getirme talebinin reddi 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 311. maddesine göre, eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde inceleme merci Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğundan; Mahkemenin 21/09/2016 tarihli “eski hale getirme talebinin reddine” ilişkin ek kararı ile sanık müdafii tarafından bu karara itiraz edilmesi üzerine “itirazın reddine” yönelik İstanbul 1....
Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 20/05/2013 NUMARASI : 2012/1176 (E) ve 2013/365 (K) SUÇ : Karşılıksız yararlanma Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5271 sayılı CMK’nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında; eski hale getirme istemi ile birlikte temyiz isteminde de bulunulması nedeniyle eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine ilişkin 31.12.2013 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu, yokluğunda verilen hükmün sanığın 23.03.2013 tarihinde yakalama kararı üzerine ifadesi alınırken bildirdiği işyeri adresine tebliğe çıkartıldığı ancak taşınması nedeniyle tebliğ edilemediği, bu kez Tebligat Kanun'unun 21. maddesi uyarınca mernis adresine 12/07/2013 tarihinde usulüne uygun şekilde...
Mahkemece bu kez işin esasına girerek toplanan deliller doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.Eski hale getirme, elde olmayan sebeplerle süresinde yapılamayan bir işlemi sonradan yapma imkanı verebilmek için getirilmiş bir müessesedir. Eski hale getirme talebinin kabul edilebilmesi için sürenin arzu ve ihtiyar dışında elde olmayan bir sebeple kaçırılması (6100 sayılı HMK. md. 95/1), süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca başka bir hukuki yoldan ulaşılamaması (md.95/2), eski hale getirme talebinin engelin kalkmasından itibaren 2 hafta içinde yapılması (md.96/1), en geç nihai karar verilinceye kadar eski hale getirme talebinde bulunulması (md.96/2) gerekir.Somut olaya bakıldığında; Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar nihai bir karardır. Nihai kararlara karşı temyiz yolu açık olup eski hale getirme talebinde bulunulduğu tarih itibariyle henüz temyiz süresi dolmamıştır....
Bu itibarla, davacının meraya müdahale ettiği sabit olduğundan Mera Kanunu'na göre merayı eski hale getirme amacıyla bir bedel istenilmesi gerektiği açıktır. Öte yandan, dava konusu meralara yapılan müdahalenin ne kadarlık bir alanı kapsadığı ve bu alanda kimlerin müdahalesinin olduğu ayrı ayrı tespit edilmekle birlikte, her bir dekar için hesaplanan eski hale getirme bedelinin müdahale edilen toplam alan ile çarpılması sonucu bulunan dava konusu bedelin tamamının davacı ve müdahalede bulunan dava dışı diğer şahıslardan talep edildiği anlaşılmaktadır....
Bu itibarla, davacının meraya müdahale ettiği sabit olduğundan Mera Kanunu'na göre merayı eski hale getirme amacıyla bir bedel istenilmesi gerektiği açıktır. Öte yandan, dava konusu meralara yapılan müdahalenin ne kadarlık bir alanı kapsadığı ve bu alanda kimlerin müdahalesinin olduğu ayrı ayrı tespit edilmekle birlikte, her bir dekar için hesaplanan eski hale getirme bedelinin müdahale edilen toplam alan ile çarpılması sonucu bulunan dava konusu bedelin tamamının davacı ve müdahalede bulunan dava dışı diğer şahıslardan talep edildiği anlaşılmaktadır....
Bu itibarla, davacının meraya müdahale ettiği sabit olduğundan Mera Kanunu'na göre merayı eski hale getirme amacıyla bir bedel istenilmesi gerektiği açıktır. Öte yandan, dava konusu meralara yapılan müdahalenin ne kadarlık bir alanı kapsadığı ve bu alanda kimlerin müdahalesinin olduğu ayrı ayrı tespit edilmekle birlikte, her bir dekar için hesaplanan eski hale getirme bedelinin müdahale edilen toplam alan ile çarpılması sonucu bulunan dava konusu bedelin tamamının davacı ve müdahalede bulunan dava dışı diğer şahıslardan talep edildiği anlaşılmaktadır....
Sonuç: Buna göre; mahkemece öncelikle, onaylı mimari proje ile vaziyet planına aykırılıkların tespiti, bunların binanın ilk inşası sırasında yapılmış olup olmadığı, nasıl projeye uygun hale getirileceği ve eski hale getirme işleminin anataşınmazın statik yapısına zarar verip vermeyeceği hususlarında yeniden uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınarak onaylı mimari proje ve ekleri yerinde uygulanmak suretiyle projeye aykırılıklar tek tek belirlenip, eski hale getirme işleminin statik yapıya zarar verip vermeyeceği de saptanıp, statiğe zararı olmadığı takdirde projeye uygun hale getirilmesi için yapılması gerekenler denetlemeye ve infaza elverişli olacak şekilde krokiye bağlanması, müdahale edilen bölümler hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan verilmeden belirlenmesi ve sonucuna göre müdahalenin önlenmesine ve projeye uygun eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken, davalının müdahale ettiği iddia edilen bölümlerin nerelerde olduğu tek tek açıklanmadan ve...
Şöyle ki; Bir taşınmaza kamulaştırma yapılmadan el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme istemi de varsa, öncelikle taşınmazın müdahaleye konu kısmının bedelinin belirlenmesi, sonrasında taşınmazın eski hale getirme bedelinin tespit edilmesi; el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme bedelinden az ise müdahalenin önlenmesi ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine, şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerekir....
eski hale getirilmesi, eski hale getirilmediği takdirde eski hale getirme masraflarının tahsili ve üzerindeki binanın yıkımına ilişkin olduğunu beyan etmiştir....