"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ESKİ HALE GETİRME Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalı tarafın taşınmazın, harita mühendisi bilirkişilerin rapor ve krokisinde belirtilen bölümünden yol geçirerek kullanmak ve yol yapımı için parselin kuzey sınırındaki dere yatağını değiştirmek suretiyle yapmış olduğu müdahalenin haklı nedene dayanmadığı belirlenmek suretiyle davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar, 899 ve 900 parsel sayılı taşınmazlarda fiili kullanma biçiminin oluştuğunu ve kullanımlarına bırakılan alana davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve tazminat istemişlerdir. Mahkemece intifadan men koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 413. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri ile talep edilen eski hale getirme bedeli toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK). Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın, hükmedilmesi istenen eski hale getirme bedeli üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı, el atmanın önlenmesi yönünden harç yatırılmadığı gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.2005 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, 2863 parsel numaralı mera parseline elatan davalının müdahalesinin önlenmesi ve 11.967.80.YTL. eski hale getirme bedelinin tahsili isteğinde bulunmuştur. Davalı, taşınmazı kullanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili isteğine ilişkindir....
Bu durumda, mahkemece, davacı tarafından dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı da anlaşıldığından taraflara bu hususta delillerini sunmak üzere kesin süre verilip, delilleri toplanıp, tanık gösterilmesi halinde, gerekirse yeniden yapılacak keşifte taşınmaz başında tanıklar da dinlenmek suretiyle taşınmaza, davalı idarece el atılıp atılmadığı tespit edildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi düşünülmeden eksik araştırma sonucunda karar verilmesi, 2) Kabule göre de; Dava konusu taşınmazın eski hale getirme bedelinin hesaplanıp, taşınmaz bedeli ile karşılaştırıldığında hangi bedel düşük çıkarsa bu bedel üzerinden hüküm kurulması, eski hale getirme bedelinin düşük çıkması halinde sadece bu bedelin tahsiline karar verilip, tescile ilişkin karar verilmemesi gerekirtiği nazara alınmadan hüküm kurulması, Doğru olmadığı gibi; 3) Dava konusu taşınmazın eski hale getirme bedeli hesaplanırken, nakliye, işçilik vb gibi hangi kalem giderlerin yapılması gerektiği ve tutarları ayrı ayrı belirtilip...
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına yönelik olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 120/1. (1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 413.) ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil ve eski hale getirme bedelleri toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK)....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : Eski hale getirme talebi Taksirle öldürme suçundan sanık hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz ve eski hale getirme isteminin reddine ilişkin 04.02.2016 gün ve 2007/154-2013/132 sayılı ek karar, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın yokluğunda 20.12.2013 tarihinde verilen ve sanığın savunmasında gösterdiği aynı zamanda mernis adresi olan adrese mernis adresi olduğuna ilişkin şerh de düşülmek suretiyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince usulüne uygun olarak 06.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın 29.01.2016 tarihinde vekalet verdiği müdafiinin 01.06.2016 ve 05.06.2014 tarihli dilekçeleri ile sanığın yokluğunda verilen hükmün usulüne uygun tebliğ edilmediğini, zira tebligatı yapan posta memurunun tebligat parçasında "Daire ll'in beyanından muhatabın tanınmadığı anlaşıldığından 6099 sayılı Kanunun 21/2 maddesi...
ın 09.11.2017 tarihli dilekçesi ile tekrar eski hale getirme ve temyiz isteminde bulunduğu, bu kez Karşıyaka 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 23.01.2018 gün 2016/1 esas ve 2016/59 karar sayılı ek kararı ile hükümlünün dilekçesinin içeriği itibari ile temyizle birlikte eski hale getirme niteliğinde olduğu, eski hale getirme istemi hakkında karar verme yetkisinin CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca temyiz merciine ait olması nedeniyle dosyanın Yargıtay ilgili Ceza Dairesine gönderilmesine karar verildiği; Sanık ...'ın 28.12.2017 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme ve temyiz isteminde bulunduğu, Karşıyaka 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5271 sayılı CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında; eski hale getirme istemi ile birlikte temyiz isteminde de bulunulması nedeniyle eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine ilişkin 30.07.2012 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu, sanığın uyuşturucu kullandığı ve psikolojisi bozuk olduğu için yargılamanın mahiyetini anlayamadığı ve maddi durumu iyi olmadığı için zamanında temyiz edemediğine ilişkin mazeretlerinin yasal olmadığı, yokluğunda verilen hükmün de sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmakla, eski hale getirme isteminin...
Davalı vekili, davanın yokluklarında yapıldığını, dava dilekçesinin ve kararın Tebligat Kanunu hükümlerine aykırı yapıldığını, HMK.’un 95 ve devamı maddeleri uyarınca eksik hale getirme talebinde bulunmuştur. Mahkemece evrak üzerinde tebliğlerin usulüne uygun olduğu, eski hale getirme koşullarının bulunmadığı gerekçesi ile eski hale getirme isteminin reddine karar verilmiştir. Eski hale getirme isteminin reddi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup dosya incelendiğinde eski hale getirmenin temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesinden sonra yapılması nedeni ile istemin Yargıtay tarafından incelenmesi gerektiği, yerel mahkemenin bu aşamada karar verme görev ve yetkisinin olmadığı anlaşılmakla, yerel mahkemenin 27.02.2014 gün ve 749-485 sayılı eski hale getirme isteminin reddine dair kararının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi. Gereği konuşulup düşünüldü....